ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : TASAVVUF / TASAVVUFA DÂİR
Okunma Sayısı: 5236
Yazar: Ömer Lekesiz
'AŞK VE HİKMET YOLU TASAVVUF' (Hakîkîyi sahteden ayırmak)

"İlahi aşk" tanımlı niteliksiz, ancak telefon ve sosyal medya mesajlarında kullanılabilecek kadar basitleştirilmiş vecizeler, söyleyişler içeren sıradan metinlerin hızla kitaba dönüşmesine, patates-soğan satışlarıyla yarışacak kadar çok satılmasına bakarak, susuzluktan çatlamış yalak dipleri gibi aşksızlıktan çatlamış dudaklara sahip bir halk olduğumuzu sanmamalıyız.

Bu manada aşkın ayağa düşmesi, onu kalitesizlik kalitesinin tipik örneklerinden olan romanlarına malzmeye yapmakla kalmayıp, o romanlarını bohçacı kadınların haklı tepkisini çekecek kadar televizyon ekranlarında, gazetelerde, dergilerde çocukluğunun, ailesinin, mevcut hayatının mahremiyet bohçasını açarak, üçüncü sınıf oryantal yüzsüzlüğüyle ucuz aşk söylevleri eşliğinde pazarlamaya çalışan tiplerin üretikleri bir problemdir.

Adlarını vermemin bile tersinden reklam olacağı bu tiplerin söz konusu gayreti, döndü dolaştı asıl kendilerini vurdu. Dedi ki mesela bir genç kızımız "Ben de saçlarımla yüzümün yarısını kapatıp, görünen kısmına hüzün asarak, ağlayamasam bile dinleyenlerimi ağlatacak özel dramlar yumurtlamakla çok satabileceğim aşk romanları üretebilirim". Sadece bir kızımız değil elbette, ilim irfan öğretsin diye çocuklarımızı emanet ettiğimiz kimi profesörlerimiz de böyle düşündüler ve ektiler elbirliğiyle ucuz aşkın rüzgarını. Şimdi üçüncü ve dördüncü sınıf taklitçiler olarak "fırtına biçme zorunluluğumuz da nereden çıktı" diye soruyorlar birbirlerine.

Benim asıl söylemek istediğim bunlar değil ama. Bunlar olacak, çünkü hayat iyi ya da kötü olana göre akmıyor, sadece akıyor; iyi olan da onun içinde, kötü olan da. Hem kötü olacak ki, iyi olanın farkı anlaşılsın; hem istismar edenler olacak ki, gerçek ilim, onur ve kanaat sahiplerinin kıymeti bilinsin.

Benim söylemek istediğim yukarıda zikrettiğim türden on bin tane aşk romanını birer adi paçavraya çevirebilecek güçte kitapların da yayınlanıyor olmasıdır. Bu kitaplar gerek ilahi aşk merkezli tasavvuf bilgisinin öğrenilmesi, gerekse kirlenmiş hayati bilgilerin tashihi açısından da büyük değer taşıyorlar.

Yaşayan yazarlarımızdan, çevirmenlerimizden Mustafa Tahralı, Süleyman Uludağ, Mahmut Erol Kılıç, Turan Koç, Ekrem Demirli, Mahmut Kanık, Mustafa Kara, İsmail Kara, İhsan Fazlıoğlu, Necdet Tosun, Dilaver Selvi, Adnan Karaismailoğlu, Mehmet Bayraktar, Abdullah Kartal, Necip Fazıl Duru, Sait Okumuş, Dilaver Gürer, Ercan Alkan, Osman Sacid Arı, Tahir Uluç, Tahir Hafızoğlu, İhsan Kara, Siraceddin Önlüer ve Mehmet Çetinkaya'nın (ki, hemen aklıma gelen isimleri yazdım, hatırlayamadıklarım beni bağışlasınlar) kitapları bu tarz kitaplardır ve onlara ait ne bulunursa okunmalıdır.

Sessiz, ciddi ve derinden çalışan bir isim daha var kitaplarını okumanızı önereceğim: Nurullah Koltaş.

İngilizce'den Türkçe'ye, Türkçe'den İngilizceye yaptığı çevirilerle biliniyor daha çok ama aslında o bir akademisyen. Kelam Bilim Dalı'ndaki doktorasını bile Réne Guénon ve Frithjof Schuon'un Gelenekselci (traditionalist) anlayışları üstünden yapacak kadar da Gelenekselci Ekol'le bütünleşmiş biri. Hatta (Mahmut Kanık ve Turan Koç ağabeylerimin hoşgörülerine sığınarak) Nurullah Koltaş'ı Gelenekselci Ekol'ün Türkiye şubesi bile sayabiliriz.

Tasavvuf bilgisinin öğrenilmesi ve onunla ilgili yanlış bilgilerin tashihi bağlamında yeni bir çevirisi daha çıktı Koltaş'ın: Aşk ve Hikmet Yolu Tasavvuf, Hazırlayanlar: Jean-Louis Michon, Roger Gaetani (İnsan Yayınları, İstanbul 2012).

Adındaki "aşk" kelimesini, kitap üretim şirketlerinin yaptığı türden bir istimar vesilesi olarak algılamayalım hemen, çünkü, aşk, kitabın orjinal adında var: "Sufizm: Love and wisdom".

Önsözünü Seyyid Hüseyin Nasr'ın yazdığı Aşk ve Hikmet Yolu Tasavvuf'ta Roger Gaetani, Jean-Lois Michon, Seyyid Hüseyin Nasr, Titus Burckhardt, William Chittick, Michel Chodkiewicz, Eric Geoffroy, Denis Gril, Réne Guénon, Martin Lings, Angus Macnab, Maria Massi Dakake, Leo Schaya, Reza Shah-Kazemi, William Stoddart ve Frithjof Schuon'un konuyla doğrudan ilgili metinleri yer alıyor.

Bu isimleri şu nedenle zikrettim: Bunların çoğunluğu tarikatlar aracılığıyla İslam'la tanışmış ve intisabi yolla Müslüman olmuş isimler. Bilgileri asıl kaynaklarından alınmış tertemiz bilgiler.

Bizler anadan doğma Müslüman olmakla "Ey iman edenler..... iman edin" (Nisa: 136) emrinin muhatabı olmadığımızı sanma gafleti içine düşebiliyoruz zaman zaman ve ancak "yeni" Müslümanların ikazlarıyla bu emrin bizi de kapsadığını yeniden ve yeniden düşünebilme imkanına sahip olabiliyoruz.

O halde buyurun okumaya. Yapan yapsın aşk geyiklerini. Biz has, diriltici, kanatlandırıcı ve idrakimizi onarıcı aşk bilgisinin izinde yürüyelim.

Yazının kaynağına ulaşmak için tıklayınız.

Yazar: Ömer Lekesiz
17-05-12
E mail: yenisafak.com.tr
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
'AŞK VE HİKMET YOLU TASAVVUF' (Hakîkîyi sahteden ayırmak)
Online Kişi: 22
Bu Gün: 358 || Bu Ay: 8.894 || Toplam Ziyaretçi: 2.220.174 || Toplam Tıklanma: 52.158.361