ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : / ÎMAN VE İSLÂM
Okunma Sayısı: 3469
Yazar: Ali Tekelioğlu
ALLAH(C.C)’I ÖZLEDİNİZ Mİ?

ALLAH(C.C)’I ÖZLEDİNİZ Mİ?Allah(c.c) özlenir mi?

Elbette özlenir.

Çünkü O, gerçek sevgilidir.

Çünkü O, sevmeyi sevdirendir.

Sevdiğinizi özlediğinizde ne yapıyorsunuz?

Mümkünse ziyaret ederek onunla görüşüp konuşuyorsunuz.

Mümkün değilse telefon, mesaj, internet gibi yollara başvuruyorsunuz.

Peki, Allah(c.c)’a olan özlem nasıl giderilir?

O’nun da evi var. Tertemiz elbiselerle girersin O’nun evine. “Allahü Ekber” diyerek huzuruna çıkarsın. Ellerini kaldırırken aslında şöyle düşünürsün:” Ey Allah’ım! Senin dışında sevdiğim ve de sevmediğim her şeyi elimin tersiyle arkama attım, sana geldim.”

İşte sen, Yaratanın karşısındasın. “Namaz, mü’minin miracıdır.” buyurmadı mı Efendimiz? 

Konuşmaya başlıyorsun. Çünkü O’nun kelamını okuyorsun. O’nu görmüyorsun ama O’nu görür gibi kılıyorsun namazını. Biliyorsun ki O, seni görüyor.

Sonunda da selam ile yani O’ndan izin alarak çıkıyorsun huzurundan. Ellerini kaldırıp dileklerini sunuyorsun. Kimseye diyemediklerini O’na söylüyorsun.

Çünkü zaten biliyor. Dışın temiz olarak girdiğin ilahi huzurdan, içini de temizlemiş olarak çıkıyorsun.

Ama daha ayrılırken hasret başlıyor. 

Çünkü Yaradan’ı seviyorsun.

Ne var ki O’nsuz geçen yılların için üzülüyorsun.

Bir Cuma günü “İman edenlerin kalplerinin Allah’ı ve Cenab-ı Hak tarafından inen hakikatleri hatırlayarak yumuşayıp saygı ile dirilme vakti gelmedi mi?” (Hadid, 16) âyetini cami girişinde okuyunca kafanda şimşekler çakmıştı.

“Günde üç öğün yemekten taviz vermeyen ben, neden sadece cumaları kılıyorum?” diye sordun kendine.

Bedenimin gıdasını hiç ihmal etmezken, ruhumun gıdasını neden vermiyorum?” dedin.

İşte o gün bugün Sevgili ile olan beş randevuya aksatmadan devam ediyorsun.

Yine bir Cuma günü hoca kürsüde sohbet ediyor. İmamın okuduğu bir hadis-i şerif sana tanıdık geliyor:

“Kim Kur'an'ı okur, öğrenir ve onunla amel ederse, Kıyamet Günü, anne ve babasına nurdan bir taç giydirilir. Onun ışığı, güneş ışığı gibidir. Onun ana-babasına iki elbise giydirilir ki dünya onlarla boy ölçülemez.

Ana-baba: "Ne karşılığında bunlar bize giydirildi?" derler.

"Çocuğunuzun Kur'an tutması sebebiyle" denilir."

Evet, bu hadisi yıllar önce rahmetli baban sana okumuştu. Ama sen haylazlık etmiş Kur’an Kursuna gitmemiştin. 

“Öğrenmenin zamanı yoktur.” diyerek, hemen Kur’an- ı Kerim’e başlamıştın. Gün geçtikçe kalbindeki dirilişi hissediyordun.

Artık hayatın bir anlamı vardı.

Çünkü sadece yemek-içmek için yaratılmadığını fark ettin.

Şimdi yıllarca Allah’tan ve Kitap’tan uzak olmanın acısıyla haykırıyorsun:

Çocuklar! Haydi Kur’an öğrenmeye ! Ana-babanıza altın taç girdiren Allah(c.c) size neler verecek kim bilir?

Böyle haykırıyorsun. Çünkü O’nsuz bir hayatın anlamsızlığını biliyorsun.

Böyle haykırıyorsun. Çünkü çocukların geçmişleri Kur’an ve namaz dolu olsun istiyorsun.

Kendin gibi geç kalmalarını istemiyorsun.

 

Selam ve dua ile

Yazar: Ali Tekelioğlu
31-03-15
E mail: ateko09@hotmail.com
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
ALLAH(C.C)’I ÖZLEDİNİZ Mİ?
Online Kişi: 21
Bu Gün: 222 || Bu Ay: 6.212 || Toplam Ziyaretçi: 2.215.191 || Toplam Tıklanma: 52.117.138