ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : TÂRİH / DÜNDEN BUGÜNE
Okunma Sayısı: 2335
Yazar: Ahmet Anapalı
EY TÜRK, İSLÂM'I BIRAK, KENDİ DİNİNİ YARAT (1)

EY TÜRK, İSLÂM'I BIRAK, KENDİ DİNİNİ YARAT (1)Bazı kitaplar vardır, insanı insanlığından uzaklaştırıp bilinmeyen bir cisim haline getirir. İşte o kitaplardan biri şu an elimde. Adı; Milli Din Duygusu ve Öz Türk Dini. Yazarı; A.İbrahim. Basım tarihi; 1934. Yani Türk Devrimleri’nin tüm hızıyla toplum katmanlarını etkileyip kitlesel kabuk değişiminin yaşandığı zamanlardır.

Kitabın yazarı olan kişi, ülke olarak içinde bulunduğumuz kötü ve murdar hali, diğer devletlere nazaran geri kalmışlığı ve çaresizliği maalesef İslam Dinine bağlamakta ve;

“Eğer İslam tehlikesinden kurtulabilirsek ve kendi öz dinimizi yani ÖZ TÜRK DİNİ’ni oluşturabilirsek kurtuluruz” demek istiyor.

Bu kitap, yazıldığı tarih olan 1934 senesinden itibaren raflarda yer almış ama halk içerisinde fazla tepki çekmesinden korkulduğu için sümen altı edilmiştir. İsterseniz ben sözü fazla uzatmadan doğrudan bu “rezil” kitabın sahibine ve kitaba bırakayım. Bu kitabın sayfalarında gezerken ve gördüğüm basitlikleri sizinle paylaşırken tahammüllerinizi ve affınızı istirham ediyorum.

Kitabın hemen başındayız. Sayfa 7 ve konu başlığı “Milli Din”. Evet yanlış okumadınız. Konu başlığı; Milli Din. Diyor ki bu başlığın altındaki yazı;

“Biz henüz Arap kültüründen kurtulamadığımız için, halâ Arap kültürü altında bulunduğumuzdan İslamiyet dinini hiç olmazsa asri “çağdaş” bir din haline sokamadık gitti. Ufak bir reform ile İslamiyet dinini ilkellikten kurtararak medeni bir şekle sokmak; yani benimseyerek millileştirmek, “Türkleştirmek” her halde şu medeniyet asrında çok kolay olacaktır.”

“Şimdilik Tanrı diye bir yaratıcının varlığını kabul etmemekle beraber insanların ihtiyacına uygun bir din şekli bulunması zaruridir. Bununla birlikte olmayan Tanrı yerine tabiatı yaratıcı olarak kabul eden modern bir dinin lüzumuna iman etmek gerekmektedir.” (1)

Modern Avrupa’nın cins ve anarşist kafası Jean Paul Sartre diyor ki (haşa); “Ben olamasaydım Tanrı da olmazdı. Zira Tanrı tanınmaya muhtaçtır. Onu da ben tanıyorum. Yani, Tanrı beni değil ben tanrıyı yarattım.”

Bu azgın ve soysuz düşünce sadece Avrupa’nın içinde mi türedi elbette hayır. Zira, bizim azgınlar da böyle düşünmektedir. İncelediğimiz kitabın 9. sayfasında bizim azgın da aynı şeyleri söylemektedir. Şöyle ki;

“Tanrıları, mabudları yaratanlar insanlardır. İnsanlar için caniyane olan ne kadar şeyler varsa hepsini yine mabudlara isnat etmişlerdir.”

Bu satırları okuduktan sonra dişlerinizi sıktığınızı, beddua etmemek için kendinizi zor tuttuğunuzu “lâ havle” çektiğinizi görür gibiyim. Ama sabır… Lütfen sabır. Bu cümleleri ve bu tür soysuz kitapları sizlerin takdirine sunmamdaki maksat, bu Müslüman ülkede bir vakitler nasıl insan gibi görünen “Belhum Adâl”lar yaşamış onu size göstermektir.

Kitabın 12. sayfasına geldik. Fesubhanallah, tövbe estağfurullah diyerek sizlerle dehşet bir cümle paylaşmak istiyorum;

“İslamiyet dini bugünkü şekliyle en büyük bir hakikat olsa bile onu millileştirmeden “Türkleştirmeden” benimsemeye mecbur muyuz? BUGÜN İSLAM BİZİM İÇİN YABANCIDIR. ÇÜNKÜ MİLLİ DEĞİLDİR. TÜRK DEĞİLDİR.

Bu yüzden İslamiyet dini hiç şüphesiz eski gücünü, hararetini kaybetmeye başlayacaktır. Bunun üzerine yeni bir cereyan başlayacak, yeni bir varlık meydana çıkacaktır. İşte bu varlık milliyet cereyanıdır. Din de milli olmak mecburiyetindedir.

Şaştım kaldım ne demeli? Nasıl ah-u figan etmeli? Bu manzara karşısında Allah’ın, Allahımın “Rahman’ür rahim” ism-i celilesine mi sığınmalı yoksa, “Kahhar” ve “Celal” isimlerine mi?

1- A.İbrahim, Milli Din Duygusu ve Öz Türk Dini, Türkiye Matbaası, 1934, s. 7-8

Bu zihin ve fikir budalası cumhuriyet yazarı, kitap paçavrasının 20. sayfasında aynen şöyle söylüyor;

“Dünyada pek çok din vardır ve bunların her biri kendine göre haktır. Ama böyle bir şey doğru olmaz. Veya en doğrusu hiçbir dinin hükmü yoktur. BİNAENALEYH HAK DİN DİYE BİR ŞEY YOKTUR.”

Zırvalamaya son sürat devam eden bu yazar müsveddesi şarlatan, 27. sayfada yine içindeki çamuru, pisliği olanca netliği ile kusmuş ve demiş ki;

“İslamiyet dini Araplar için millî bir dindir. Fakat bizim için asla! Türklüğün ateşli cereyanı karşısında gayri milli bir din er geç sönmeğe mahkûmdur.”

Bu çok bilmiş ukala yazar kader mevzusunu da çözmüşçesine hareket eder ve 29. sayfada kader ve yaratılış hakkındaki düşüncelerini yazar:

“Allah’ın sadece imtihan için denemek için insanları dünyaya getirmesi Allah’ın büyüklüğünü doğrulamaz, bilakis yalanlar. Çünkü Halik madem ki her şeye kâdirdir ve her şeyi daha önceden bilir. O halde insanları dünyaya göndererek neden tecrübe eder? Bu hal sadece eğlence kabilinden görülmekle birlikte bilinmeyen bir şeylerin merakı demektir ki bu da insanlara mahsus bir harekettir. Mademki Allah her şeyi biliyor neden deniyor?”

Cumhuriyet tarihimizin bu saçma sapan kısmına haftaya devam edelim inşallah. Akıl ve ruh sağlığınızı korumanız dileği ile.

Yazının kaynağına ulaşmak için tıklayınız.

Yazar: Ahmet Anapalı
07-09-15
E mail: yeniakit.com.tr
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
EY TÜRK, İSLÂM'I BIRAK, KENDİ DİNİNİ YARAT (1)
Online Kişi: 17
Bu Gün: 89 || Bu Ay: 6.601 || Toplam Ziyaretçi: 2.216.116 || Toplam Tıklanma: 52.123.462