ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : / DÜNYADA NELER OLUYOR
Okunma Sayısı: 2050
Yazar: İbrahim Karataş
TÜRK SINIRI VE KAYIP NATO

VE RUSLAR WİKİLEAKS'İ DE ELE GEÇİRDİTerminolojik bağlamda Türk sınırı, yakında Meksika Sınırı’ndan daha fazla üne sahip olacak. 2,7 milyon Suriyeli hiçbir karşılık beklenmeden, vicdan ve merhametin gereği olarak Türkiye sınırları içinde huzur buluyor. Bu sınırlardan girenler iş, aş ve güven buluyor. Çıkanlarsa parmaklarındaki yüzüklerden bile olabiliyor. Artık biliyoruz ki Batılı devletler ölümden kaçan biçareleri sadece birer yük olarak görüyor ve bombalar altında ölmeleri ya da denizde boğulmaları Avrupa sokaklarında gezmelerine tercih ediliyor. Bu yüzden Türkiye’den Suriye sınırını açıp batıdaki sınırları kapatmalarını istiyorlar ki, her savaş mağduru Türkiye’ye hapsolsun. Bu uğurda 3 milyar Euro rüşvet vermeye ve Türk vatandaşlarına vizeleri kaldırmaya bile razılar. Oysa batıdaki sınırlarımızdan devlete karşı suç işleyenler geçtiğinde Avrupa hiç sesini çıkarmayıp, üstüne sığınma hakkı bile verdiği ve bunları Türkiye’ye iade etmediği defalarca vaki olmuştur (Acaba hükümet para ve vize serbestisinin yanısıra suçluların iadesini de pazarlık konusu yapabilir mi?)

Bu meselede en yüz kızartıcı karar herhalde NATO’nun Ege denizine savaş gemileri göndermesi olacak. ABD’sinden AB’sine kadar herkes Suriye’de IŞİD ve Türkiye bahanesiyle gücünü arttıran Rusya’nın aslında NATO’ya meydan okuduğunu biliyor. Rusya’yı kendi sınırlarına hapsetmek isteyen, Ukrayna’yı karıştıran, hatta eski satranççı Kasparov üzerinden ayaklanma bile planlayan NATO değil miydi? Düşürülen uçaktan sonra Türkiye’yi agresif olmakla suçlayıp, Rusya’ya sesini çıkarmayan NATO apar topar operasyonlara son verip, Türkiye’yi Rusya’ya karşı yalnız bırakmıştı. Hatta sözde Türkiye’yi korumak için konuşlandırdıkları Patriot füzelerini çok önceden geri çekmişlerdi.

Ruslar S-400 füzelerini yerleştirdikten sonra NATO’nun cepheyi terk etmesi müttefikliğe yakışmadığı gibi aynı zamanda korkaklıktır. Hem Rusların S-400’leri yerleştirip, yerleştirmediği de bir muamma. Rus uzman Igor Sutyagin ısrarla Suriye’de S-400 füzeleri olmadığını iddia ediyor. Sutyagin’in iddiasına göre, sadece Rus TV’lerinin yayınladığı görüntülerde füze fırlatıcıları ve ikincil radar varken ana radar görünmüyor. 92N6 Grave Stone Radar isimli bu radar olmadan füzelerin hedefi vurma imkanı bulunmuyor. Sutyagin görüntülerin Rus kamuoyunu rahatlatmak ve Batıyı korkutmak için yayınlandığını, Rusların İsrail’e Suriye’de uzun menzilli füze sistemi bulundurmayacağına dair söz verdiğini (ki bu sayede İsrail Hizbullah’ı vurabilsin), dolayısıyla Rusya’nın kara propaganda ile NATO’yu korkuttuğunu savunuyor. Hem S-400’ler varsa neden Rusya havada iyi savaşan S-35 uçaklarını gönderiyor ki? S-400’ler varsa S-35’leri F-16’ların peşine takmaya gerek olur mu?

Rusları görür görmez arkasına bakmadan kaçan NATO’nun Türkiye’nin güvenliğini kaale almadığını söylemeye gerek yok sanırım.  NATO samimi olsaydı kendi füze rampalarını Türkiye’ye yerleştirip, Ruslara gözdağı verebilirdi. Fakat muhtemel yeni krizlerde savaşın önündeki tek caydırıcı güç olan NATO, Suriye cephesinde değil batı kıyılarımızda ortaya çıkıyor. Ege denizine geliş sebebi de tabii ki Türkiye’yi korumak değil. Tam tersi Türkiye’ye karşı Avrupa’yı (mültecilerden) korumak.  

NATO birlikleri yaşamak için botlara binen mültecileri yakalamak için devriye atarken, bunca insanı yerinden eden Esed rejimine ve destekçilerine, yani sorunun kaynağına seyirci kalıyor. Eğer Rusya bir Avrupa ülkesine girseydi durum çok farklı olurdu. Her kararın bilinçaltında dini, etnik veya kişisel sebepler vardır. NATO genel sekreteri “Müslümanlar için ölmeyeceklerini” söylerken, ABD’nin Yahudi başkan adayı Sanders, “Suriye’de hesapta olmayan sonuçlar yerine Sünni Arap soykırımı meşrudur” diyor. Diğer politikacılar da farklı şeyler söylemiyor. Müttefiklerimiz mültecilerin ölmesini yaşamasına tercih ettiklerini açıkça beyan ediyorlar. Batının merhamet duygusu yok. Doğu ise kendini kurnaz zannediyor. Bölge ülkeleri hayretengiz bir şekilde sorunlarını çözmek için ABD ve Rusya gibi güçlere vekalet (proxy) savaşları yaptırıyorlar. Büyük güçler bu numaraları yer mi? Birileri bunlara kurttan çoban köpeği olmayacağını hatırlatmalı. 

Yazının kaynağına ulaşmak için tıklayınız.

Yazar: İbrahim Karataş
14-02-16
E mail: yeniakit.com.tr
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
TÜRK SINIRI VE KAYIP NATO
Online Kişi: 27
Bu Gün: 100 || Bu Ay: 9.323 || Toplam Ziyaretçi: 2.200.980 || Toplam Tıklanma: 51.941.265