ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : İKTİBAS / ÇARPIK VAZİYETLER
Okunma Sayısı: 2965
Yazar: Kerime Yıldız
Sema Ramazanoğlu, Mehmet Görmez ve Şenol Göka’ya Sesleniyorum

Sema Ramazanoğlu, Mehmet Görmez ve Şenol Göka’ya SesleniyorumBaba Candır dizisini eleştirmeye devam etmek zorundayım.

Önce 33. bölümden bir sahne aktarayım. Hasan Bey, Avustralyalı damat adayı Michael’la şakır şakır İngilizce konuşunca Salih Bey, “Vay be! Hasan Bey içinde bir tane Winston Churchill saklıyormuş da haberimiz yok.” dedi.

Hasan Bey, pek bir hoş oldu ve bir ekleme yaparak tekrar etti: “Sir Winston Churchill”

Bizim üst düzey bürokratlardan birisi vaktiyle Söğüt’e gitmiş. Yaşlı bir Karakeçili’nin konuşmasını beğenince “Maşallah, Amca da Churchill gibi.” demiş. Amca, kızmış: “Bana bak Ben Osmanlı’yım. Beni elin İngiliz gavuruna niye benzettin?”

Devam edelim.

“Başka ülkelerin dizilerinden uyarlanan dizilere çok sıcak bakan bir oyuncu değilim. Çünkü bu uyarlamalar ne kadar uyarlansa da çeviri kokuyor. Ben, yönetmenimiz Yusuf Pirhasan’ın, ‘Biz tamamen bizleştireceğiz bu projeyi’ sözüyle ikna oldum.”

Bu sözler, Baba Candır dizisinin Yufkacı Salih’i Settar Tanrıöğen’e âit.

Âile Bakanı Sema Ramazanoğlu, “âile ve çocuk dostu ekran” konusuna dikkat çekmek için Baba Candır dizisine misâfir olmuştu.

Sema Hanım, âilecek televizyon izlerken bir sahnenin “çocukta ya da genç bir kızda ne gibi bir travma yaratır” endişesine kapılmadan izlenebilir olmasının önemine de değinmişti:

“İçerisinde şiddet olmayacak, insanlık dışı şiddeti öğretecek sahneler olmayacak. İnsanlık vahşetinin sergilendiği görüntüler olmayacak. Bizim değerlerimize, iyiliklerimize vurgu yapan, ileriye doğru vizyon oluşturan, mesaj veren, aynı zamanda geçmişteki kültürel değerlerimizi günümüze taşıyan filmler olmasını istiyoruz. Hepsinin harmanlandığı, belli bir vizyon çerçevesinde belli amaçlarla, belli bir temayla o temanın gündeme getirildiği filmler olmasını istiyoruz.”

Eyvallah, hepimiz bunu istiyoruz. Sema Hanım’ın misâfir olduğu Baba Candır dizisiyle ilgili iki yazı yazdım. Subliminal mesajlardan bahsettim. Ses sedâ yok.

33. bölümde, Nermin Hala’nın kızı Damla’nın peşinden Avustralyalı sevgilisi Michael geldi. Nermin Hala bayıldı. Meğerse kızımız, Michael’ı nikâh masasında bırakıp kaçmış.

Daha evvel bahsettiğim “Memleketim” filminde Leyla, bir Hıristiyanla evlenecekken sırtında gelinlikle kiliseyi terk etmişti. Başka dinden biriyle evlenemeyeceğini idrâk etmişti. Baba Candır’da sebep farklı. Kızımız evliliğe hazır değilmiş. Din farklılığı diye bir kaygısı yok. Böyle bir durumda annenin, kızına, “İyi yapmışsın.” demesini falan beklersiniz değil mi? Nihâyetinde Nermin Hala, bildik bir mahallenin ağzı besmeleli kadını.

Nermin Hala, kızının nikâhtan kaçmasına kahroldu. “Çocuk oyunu mu bu? Bu çocuk sana evlenme teklif ederken, sen ona evet derken aklın neredeydi?” diye kızdı. Kızdı ama din farklılığı sebebiyle değil.

Neticede Michael, ülkesine döndü. Nermin Hala, “Belki geri gelir” diyerek arkasından su döktü. Yetmedi, telefon edip geri çağırdı. Ne demiştim hatırlayın:

“Önce bayılırsınız; sonra bayıla bayıla verirsiniz.”

Bu dizi, devletin televizyonunda bizden bir dizi olarak yayınlanıyor. Âile Bakanı’na sormak istiyorum:

Anlattığım sahnelerde, çocuklar veya genç kızlar için bir travma tehlikesi yok mu? Bu mu kültürel değerlerimizi bugüne taşıyan dizi?

Diyânet İşleri Başkanı Mehmet Görmez ne düşünüyor? Müslüman bir kızla Müslüman olmayan erkeğin evlenmesini normal gösteren bu dizi hakkında, daha doğrusu İslam’da nikâh hakkında bir açıklaması olmayacak mı?

Son olarak TRT Genel Müdürü Şenol Göka’ya sormak istiyorum:

Yusuf Pirhasan’ın söylediği, “tamamen bizleştirmek” bu mu?

Çanakkale Savaşı’nda Türklerin hayvan olduğunu söyleyecek kadar Türk düşmanı olan Churchill’e saygıda kusur etmeyen; ince ince Anzak empatisi yapan ve Hıristiyanlarla evliliği teşvik eden bu dizi hakkında ne düşünüyorsunuz?

Memleketim filminde Leyla’nın Hıristiyanlara yaptığı kabalığı(!), Baba Candır dizisiyle telâfi mi ediyoruz?

Yoksa bu soruları sizlere değil de bu konularda uzman olan ünlü Türk büyüğü (!) Tuğçe Kazaz’a mı soralım?

Yazının kaynağına ulaşmak için tıklayınız.

Yazar: Kerime Yıldız
20-04-16
E mail: gazetevahdet.com
 
 
Yorumlar: 1
öMER
Ayrıntı Detayda Gizlidir
Tarih : 20-04-16

Teşhis ve tesbit güzel...

 
Sema Ramazanoğlu, Mehmet Görmez ve Şenol Göka’ya Sesleniyorum
Online Kişi: 17
Bu Gün: 378 || Bu Ay: 9.601 || Toplam Ziyaretçi: 2.201.316 || Toplam Tıklanma: 51.943.331