ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : / EDEBİYAT
Okunma Sayısı: 1051
Yazar: Prof. Dr. Nesrin Karaca
‘Tarihi-Biyografik’ Niteleme Işığında Çağdaş Dönem Yunus Emre Romanları-3

‘Tarihi-Biyografik’ Niteleme Işığında Çağdaş Dönem Yunus Emre Romanları-3Genel olarak değerlendirdiğimizde;

Yunus Emre’nin hayatını işleyen biyografik romanlarda menkıbevi malzemenin hep öne çıktığı, roman kahramanı Yunus Emre’nin küçük yaşlardan itibaren arayış içinde olduğu, huzursuz ama meraklı, varlık-yokluk üzerine düşünen bir kişilik sergilediği görülmektedir. Yunus; ne aradığını bilmeyen, özlem, yalnızlık, ölüm korkusu, taşkınlık ve sevgi ekseninde yaşayan bir karakterdedir. Bu özelliklerinden dolayı öz itibariyle insanın adeta bir özetini kimliğinde taşımakta, söz konusu edilen bütün romanlar ana izlek olan aşk etrafında birleşerek bu ortaklığı belirginleştirmektedir.

Yunus Emre’yi merkez kahraman olarak yansıtan romanların akışında, onun farklı kurgular içinde geçirdiği tekâmülün anlatımı esas alınmıştır.

Yunus Emre, bazı romanlarda medrese tahsili yapmış fakat dervişlik konusunda herhangi bir isteği bulunmayan bir tip, “Hünkâr Menkıbesi”nden beslenen eserlerde çiftçilik yaparak hayatını idame ettiren sıradan bir köylüdür. Toprakla uğraşan, ekin, bağ, bahçe yetiştiren insan, hayvan gibi canlı ve hareketli değil, duran bir varlık karşısındadır. Nebatlar üzerinde kuvvet ve cesaretin hiçbir tesiri yoktur; çünkü nebatlar, insan iradesinden ziyade tabiatın kanunlarına tâbidirler. İçinde bulunduğu durum, onu kolaylıkla gözle görülmez manevî kuvvetlerin mevcudiyeti fikrine götürür. Dolayısıyla, Yunus Emre’nin eserlerinde nebat sembolizmi söz konusudur. Yine, kendisinin böyle bir talebi olmadığı halde Yunus’a müritlik yolu açılmıştır. Bu durum mürit-mürşit ilişkisi açısından düşünüldüğünde Yunus Emre konulu eserlerdeki romansal deha ortaya çıkmaktadır. Dervişlik, Yunus Emre’nin içinde mevcuttur fakat bunun açığa çıkabilmesi için bir elin ona dokunması gerekir. Bu el de Tabduk Emre’nin elidir. Tapduk dergâhına girmeden önce tabiatın rehberlik ettiği görülen, Yunus Emre’nin eserinde ve söyleminde yer alan en temel lirik imge Allah, Allah aşkı ile dolan peygamberler, evliyalar, erenler ve bir de bu dünyayı güzelleştiren ‘aşk ehli’ insanlardır.

Rüya, romanlarda ağırlıklı olarak özel bir anlatım aracıdır ve bazen aşkın güçlerin habercisi bazen arzuların sözcüsü olmuş ve eserlere de bu paralelde yansımıştır.

Şiir de güçlü bir dil olarak aktarılmıştır. Türkçe söylemek ve Türkçenin işlenmesi noktası kahraman Yunus Emre’ye mal edilmiş bir duyarlılık olarak romanlarda kendine yer bulmuştur.

Bu romanların hemen hepsinin temelinde aynı menkıbelerin kullanılması, onları birbirine yaklaştırıp benzeştirerek romanların çözümlenmesini olumsuz etkilese de kurgusal zemin üzerinde Yunus’u günümüze taşıyarak özellikle gençlere tanıtma ve tanıştırma amacıyla yazılmış olmaları, genel anlamda bu eserleri başarılı kılmıştır.

Yunus Emre romanlarında göze çarpan önemli bir eksiklik ise; Yunus’un şiirlerindeki dille konuşturma veya o dönemin dilini kullanma çabaları olurken, bu yaklaşım biçimi Yunus Emre’yi roman kişisi olarak somutlaştıramamalarına neden olmuştur.

Eserlerde; biyografiye bağlanan unsurlar ana hatlarıyla hatırlatılırken kurgu kimlik ve kişiliklerin nasıl biçimlendirildiği ve iki Yunus arasında farkların nerelerde yoğunlaştığı anlatılmaya çalışılmış, bunların takdimi üzerinde durulmuş her anlatımın bir yorum olduğu kabulü ekseninde değerlendirilmiştir.

Kurgu dışı ifadelerin kurgusal olanlardan çok daha fazla olduğu bu eserlerin kurmaca olarak adlandırılmayacağı düşünüldüğünden Yunus’un Velâyetnâmelerde geçen anlatılarının dikkate alındığı gözlenmiştir. Gerçekliği tartışılsa da aynı anlatı üzerinden bir Yunus hikayesinin gerçekleştirilmesi, ele alınan eserlerin biyografik romanlar olduğunu göstermektedir. Oran açısından bakıldığında verileri çok sınırlı böyle bir hayatın edebî eser üreticisine çok daha geniş bir alan bıraktığı söylenebilir

Biyografik roman yazımında temel iki amaçtan söz edilir: Biri, yeterince tanınmayan birini ve temsil ettiği değeri tanıtmak; diğeri ise tanınmış birini anlatırken onun temsil ettiği değerleri hatırlatıp “güncelleştirmek…”[37] Yunus Emre’yi konu alan çağdaş romanlar için bunlardan ikincisinin geçerli olduğu açıktır. Onun yeniden üretilmesi, unutulduğu düşünülen değerinin hatırlatılması ve bazı değerlerin ona atfedilerek anlatılması söz konusu olup, ele alınan eserlerde pek çok farklı değerin farklı bağlamlarda ele alınmış olmasına rağmen “Yunus”, ana karakter ve anlatıcı olarak romanların akışında en önemli rolü üstlenendir. Merkezi kahraman olan Yunus Emre, dramatik aksiyon ve kimlik-kişilik tespiti noktasında örneklenen romanlarda oldukça farklı çehrelerle takdim edilmiştir.

Romanlar teknik yönden çok karmaşık olmayıp, kronolojik bir akış esas olmakla beraber hikâye, zaman zaman geriye dönüşlerle aktarılmıştır. Bunlar arasında İskender Pala’nın Od, farklı bir teknikle anlatım ve kurguyu belirlemiş, bakış açısı ve aktarım Molla Kasım’ın anlatımıyla başlamış ve onunla son bulmuştur. Ara bölümlerde ise Yunus ve İsmail’in anlatıcılığında paralel zaman anlatımlarıyla çoğunlukla kronolojik ilerleyen, Yunus’un ve oğlunun dönüşümü şeklinde aktarılmıştır.

Romanların hemen hepsinde velâyetnamelerde anlatılan Yunus’un Hacı Bektaş Veli’yle karşılaşması ve Taptuk Emre’ye yönlendirilmesi süreci baz alınmıştır. Yunus Emre’nin Anadolu’yu dolaşan bir derviş olarak çizilmesi, şiirlerindeki ipuçlarından alınan biyografik bir malumat olarak düşünülebileceği gibi, eserin düşünce boyutu olarak da öne çıkarılmıştır.

Yazarlar, Yunus Emre’nin bir derviş olduğunu, Osmanlı devletinin dervişlerle gazilerin ortaklaşa gayretlerinin sonucu ortaya çıktığını, bu dönemde Türklerin yerleşik hayata geçtiklerini, Mevlana’nın, Yunus Emre’nin ve Hacı Bektaşı Veli’nin ortak bir çizgide olması gibi romanların düşünce öğelerini farklı dozlarda yer vermişler, ancak bunlar romanların akışında yeni ve etkileyici bir tarz ortaya koyamamışlardır.

Romanlarda kahramana ait özellikler toplu verilmemiş, bütüne yayılmıştır. Hemen hepsi kahramanın konumu Moğol İstilâsı zamanında ve toplumsal anlamda büyük bir değişim yaşanan bir çevrede kurgulanmıştır. Biyografik roman kabulü bu sosyal gerçekliği kabullenmeyi zorunlu kılmış, bu sürecin eserlerde değerlendirilişi genel kabuller noktasında benzer olmasına rağmen bunlardan Emine Işınsu, istilâ sürecini Yunus’un çocukluğuna denk düşürürken, İskender Pala Yunus’un etrafında yaşananlarla, aile kaybına bağlayarak anlatmıştır.

Bu farklı romanlarda gözlenen bir diğer husus; farklı kimlikler kazanmış Yunus özelinde, kültür tarihinin çok da net olmayan mutasavvıf şair algısına iki farklı imge eklenmiş olmasıdır; Anadolu’nun Türkmen çocuğu Yunus ve manevi iklimin Yunus Emre’si…

Romanlarda, mutasavvıf şair konu alınmasına rağmen hayatı ve hikayesi ile ilgili kabullerinin dikkat çekici oranda farklılaştığı görülür. Bu Yunus’u “okuma biçimi”ndeki farklılık kadar, bunu anlatanların farklılığına da işaret etmekte, eserleri de buna örneklik teşkil etmektedir.

Romanların genelinde; Hacı Bektaşı Veli, Sarı Saltuk, Ahî Evran, Mevlânâ, Taptuk Emre Geyikli Baba, Kumral Abdal, Âşık Paşa, Hüsamettin Çelebi, Sultan Veled, Hayme Ana gibi devrin önemli mutasavvıfları Yunus’un kısa süreli fikir alışverişinde bulunduğu kişilerdir. Yazarlar Yunus’u anlatmaktan çok devri anlatmak kaygısıyla, bunları anakronik olarak kullanmış, dönemin maneviyat mimarlarının kabullerine ve inanç dünyasına katkılarına dair bilgiler aktarmaya çalışmışlardır.

Binlerce yıllık sufi kültürüne dayanarak roman kurgusu ve anlatımı içinden, hemen bütün eserlerde menkıbevi malzemenin öne çıktığı görülürken, anlatının merkez kişilik Yunus Emre’nin küçük yaşlardan itibaren koyulduğu bir arayış yolculuğu olduğudur. Onun bu tekâmül sürecinde huzursuz, varlık-yokluk üzerine düşünen, soran, sorgulayan bir kişilik sergilediği görülmektedir.

Yunus Emre’yi konu edinen eserlerde; içlenip güzel şiirler söyleyen profilin yanında zamandan ve mekândan soyutlanmış, mistik ya da pastoral bir atmosferde çizilen bir roman kahramanı olarak belli bir coğrafyada yaşayan, insani duyarlılıklarla dolu, sıkıntıları, pişmanlıkları olan ve pek çok mücadeleden hem bireysel hem manevi olgunluğa ulaşarak çıkan bir tip olarak ortaya koyulmaya çalışılmış, bazıları bunda daha başarılı olmuşlardır.

Yunus’un konu ve başkahraman olarak işlendiği bu eserlerden, başarılı bir biyografik bir roman sayılabilecek Bir Ben Vardır Bende Benden İçeri’de, tarihî gerçekliklerle menkıbeler arasındaki dengeyi çok iyi sağlayabilen Emine Işınsu, şahıs kadrosunu bir araya getirirken çok titiz davranmış, Yunus Emre’yi merkez kahramanı olarak ele almıştır. Beşir Ayvazoğlu eser için; “Allah yolundaki tekamülünün safhalarını anlattığı Yunus’un menkabevi hayatının genel çerçevesini korumakla birlikte olağanüstülüklere pek itibar etmez, menkıbe dilini roman diline tercüme etmeye çalışır. Olayları bir kıssahan gibi değil, bir romancı gibi insanların iç dünyasına girerek anlatır ve olay örgüsünün gerektirdiği yeni karakterler ve olaylar yaratır. Yunus romanın sonuna kadar herkes gibi bir insandır. Sadece romanın sonunda, Tapduk Emre’nin dergahına dönüp kabul edildikten sonra (“Bizim Yunus mu?” menkıbesi) o geceyi geçirmek için girdiği eski hücresi birden aydınlanmaya başlar…” demektedir.[38]

Eserlerin genelinde; menkıbevi malzemenin öne çıktığı, merkez kişilik Yunus Emre’nin küçük yaşlardan itibaren bir arayış yolculuğu içinde olduğu, huzursuz, varlık-yokluk üzerine düşünen ve tekâmül sürecindeki bir kişilik sergilenirken özellikle Bir Ben Vardır Bende Benden İçeri ve Od’da de karakterler ve onlara yüklenen fonksiyonların tespiti başarılı bir şekilde gerçekleştirilmiştir. Böylece; eserlerinde tasavvuf ve buna bağlı menkıbelerin güzel bir kurgu içerisinde işlenebileceğini de kanıtlayan yazarlardan özellikle Emine Işınsu ve İskender Pala ‘Yunus’ olarak seçilen özel bir derviş tipinin karaktere dönüşmesini daha başarılı bir şekilde sağlamışlardır, demek mümkündür.

Gerçeklik ve kurgunun iç içe işlendiği bu tarz eserlere, edebi değeri kadar genç kuşaklara insan sıcaklığıyla yoğrulmuş kültürel derinliği anlatmak isteyen toplumların ihtiyacı olduğu durumu önemlidir. İncelenen romanlarda Yunus Emre’nin biyografisi esas alınarak Türk dervişlerinde ortaya koyulan misyona yüklenen bir Yunus Emre portresi sunulmuştur. Yunus Emre ile ilgili menkıbelerin roman/biyografi adı altında yeniden sunulmasıyla oluşturulan bu ve başka çalışmalarda asıl kahraman odur.

Yunus Emre hakkında azımsanmayacak biyografik roman diyebileceğimiz pek çok çalışma bulunmaktadır ama Yunus’un, kabına sığmayan, zengin, eşsiz ve evrenselliğe açılan yönü bunlara pek çoklarının daha eklemlenmesini gerektirmektedir.

Seçilmiş Kaynakça

A. İncelenen Eserler

Akgün, Mustafa. Yunus Emre Gel Gör Beni Aşk Neyledi?, Akgün Grup Yayıncılık, Ankara 2012.

Altay Devrim. Yunus Emre, Alter Yayınları, Ankara 2010.

Araz Nezihe. Dertli Dolap, Atlas Kitabevi, İstanbul 1969.

Efe Ahmet, Yunus, Nur yayınları, Ankara 1981.

Işınsu Emine. Bir Ben Vardır Bende Benden İçeri, Ötüken Neşriyat, İstanbul 2002.

Keskin Özgen. Yunus Emre Var Yar’ına, Babıali Kültür Yayıncılığı, İstanbul 2009.

Önal Mehmet, Hak Çalabım, Türkiye Diyanet Vakfı Yayın Matbaacılık ve Ticaret İşletmesi, Ankara 2010.

Pala İskender, Od- Bizim Yunus, Kapı Yayınları, İstanbul 2011.

Sepetcioğlu Mustafa Necati, Benim Adım Yunus Emre, İrfan Yayımcılık, İstanbul 1980.

Ulu Mahmut, Aşka Ağlayan Derviş, Karatay Akademi Yayınları, Konya 2012.

B. Diğer

Aktaş Şerif. Roman Sanatı ve Roman İncelemesine Giriş, Akçağ Yayınları, Ankara 2005.

Andaç Feridun. “Romancılığımıza Romanesk Bakışlar”, Varlık, 1995.

Apaydın Mustafa. “Biyografik Roman Türünün Türk Edebiyatındaki Gelişimi Üzerine Bazı Dikkatler”, Hece Türk Romanı Özel Sayısı, S: 65-66-67, 2002.

Araz Nezihe. “Yunus Emre- O Emre’den Bu Emre’ye”, Hoşgörü Ustaları, Dünya Yayımcılık, İstanbul 1996.

Aytaç Gürsel. Çağdaş Türk Romanları Üzerine İncelemeler, Gündoğan Yayınları, Ankara 1990.

Başgöz İlhan. Yunus Emre, Pan Yayıncılık, İstanbul 2004.

Başkal, Zekeriya. “İki Tarihi Romanın Alışkanlıkları Kırma Kuramı (Ilefamiliarization) Çerçevesinde İncelenmesi: Benim Adım Yunus Emre ve Bir Ben Vardır Bende Benden İçeri”, İlmi araştırmalar, S. 20, 2005, ss. 57-66.

Benazus, Hanri. Yunus Emre, Bizim Kitaplar Yayınevi, İstanbul 2011.

Çetin, Mahmut. Biyografi Kitabı, Biyografi Net Yayınları, İstanbul 2012.

Çetindaş, Dilek. Türk Edebiyatında Biyografik Anlatı ve Romanlar, Kesit Yayınları, İstanbul 2016.

Eagleton, Terry, Edebiyat Kuramı, Çev. Esen Tarım, Ayrıntı Yayınları, İstanbul 1990.

Erkmen, Aytekin. Yunus Emre’nin Hayatını Konu Alan Biyografik Romanlar, Basılmamış, YL Tezi, Ahi Evran Üniversitesi, Kırşehir 2014.

Gölpınarlı, Abdülbaki. Yunus Emre ve Tasavvuf, Remzi Kitabevi, İstanbul 1961

Arslanoğlu, İbrahim. “Yûnusları Ayırmak”, II. Uluslararası Türk Halk Edebiyatı Semineri, Ankara 1987

Kaplan. Mehmet. “Yunus Emre’ye göre Zaman-Hayat ve Varoluşun Manası”, Yunus Emre ile İlgili Makalelerden Seçmeler, Der. Hüseyin Özbay-Mustafa Tatçı, Ankara, Kültür Bakanlığı Yayını, 1991.

Karaburgu, Oğuzhan. “Bir Yunus Romanı”, Türk Yurdu, C.32, S. 297, ss.121-125.

Karakoç, Sezai. Yunus Emre, Diriliş Yayınları, İstanbul 1999.

Köprülü, Fuat. Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar, Ankara 1976.

Narlı, Mehmet. Roman Neyi Anlatır, Akçağ Yay., Ankara 2007, 1988.

Noyan, Bedri. Bütün Yönleriyle Bektaşîlik ve Alevîlik, Ardıç Yayınları, Ankara 1998.

Ocak, Ahmet Yaşar. (Ed.), Yunus Emre, Kültür Bakanlığı, Ankara 2012.

Oğuz, M. Öcal. “Çok Mezarlı ve/veya Çok Mekânlı Anlatı Kahramanları: Yunus Emre”, Millî Folklor, 2011, S. 91. ss. 5-11.

Özdemir, Emin. Yazınsal Türler, Bilgi Yayınları, Ankara 2002.

Sağlık, Şaban. “Eve Döndüren Adam: Beşir Ayvazoğlu”, Beşir Ayvazoğlu Kitabı, Nehir Yayınları, İstanbul 2004.

Sakaoğlu, Saim, “Yunus Emre’nin İki Dünyası Sevgi ve Bilim” Yunus Emre Özel Sayısı, Türk Dili Dergisi, Ankara 1991.

Tatcı, Mustafa. İşitin Ey Yârenler: Yunus Emre Yorumları, H Yayınları, İstanbul 2008.

Tekin, Mehmet. Roman Sanatı, Ötüken Neşriyat, İstanbul 2010.

Topçu, Ümmühan BİLGİN. “Yunus Örneğinde Kahramanı Ete Kemiğe Büründürmek, Turkısh Studies, S. 8/1, 2013, ss.2617-2631.

Yetiş, Kazım. “Türk Romanında Yunus Emre”, Uluslararası Yunus Emre Sempozyumu Bildirileri (7-10 Ekim 1991), Atatürk Kültür Yayınları, S. 69, Ankara 1995.

https://www.dunyabizim.com/kitap/yunus-humanist-degil-muslumandi-h7953.html

..................................................................................

[1] Mahmut Çetin, Biyografi Kitabı, Biyografi Net Yayınları, İstanbul 2012, s.15.

[2] Dilek Çetindaş, Türk Edebiyatında Biyografik Anlatı ve Romanlar, Kesit Yayınları, İstanbul 2016, s.21.

[3] Mahmut Çetin, a.g.e., s.53.

[4] Mehmet Tekin, Roman Sanatı, Ötüken Neşriyat, İstanbul 2010, s.7.

[5] Emin Özdemir, Yazınsal Türler, Bilgi Yayınları, Ankara 2002, s.284.

[6] Emin Özdemir, a.g.e., s.284.

[7] Emin Özdemir, a.g.e., s.285.

[8] Şaban Sağlık, “Eve Döndüren Adam: Beşir Ayvazoğlu”, Beşir Ayvazoğlu Kitabı, Nehir Yayınları, İstanbul 2004, s.160.

[9] Dilek Çetindaş, a.g.e., s.102.

[10] Mehmet Narlı, Roman Ne Anlatır, Akçağ Yay., Ankara 2007, s.209.

[11] Eagleton Terry, Edebiyat Kuramı, Çev. Esen Tarım, Ayrıntı Yayınları, İstanbul 2012, s.123.

[12] Dilek Çetindaş, a.g.e., bir tasnif denemesi yaparak bu türü, örneklemeler eşliğinde değerlendirmiştir. (Bkz. s. 126-334).

[13] Mustafa Tatcı, İşitin Ey Yârenler: Yunus Emre Yorumları, H Yayınları, İstanbul 1990, s. 66.

[14] Abdülbaki Gölpınarlı, Yunus Emre ve Tasavvuf, Remzi Kitabevi, İstanbul 1961, s.193.

[15] M. Öcal Oğuz, “Çok Mezarlı ve/veya Çok Mekânlı Anlatı Kahramanları: Yunus Emre”, Millî Folklor, S. 91, 2011, s.5.

[16] İbrahim Arslanoğlu, “Yûnusları Ayırmak”, II. Uluslararası Türk Halk Edebiyatı Semineri, Ankara 1987, ss.27-33.

[17] Bedri Noyan, Bütün Yönleriyle Bektaşîlik ve Alevîlik, Ardıç Yayınları, Ankara 1998, s.19.

[18] Fuat Köprülü, Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar, Ankara 1976, s.257.

[19] Kâzım Yetiş, “Türk Romanında Yunus Emre”, Uluslararası Yunus Emre Sempozyumu Bildirileri, Atatürk Kültür Yayınları, Ankara 1995, s.504.

[20] Dilek Çetindaş, bunu “Tasavvufî Oluşum Romanları ve Yunus Emre Öznesi” alt başlığında işlemektedir.

[21] Nezihe Araz, Dertli Dolap, Atlas Kitabevi, İstanbul 1969.

[22] Kâzım Yetiş, a.g.m., s.503.

[23] Mustafa Necati Sepetcioğlu, Benim Adım Yunus Emre, İrfan Yayımcılık, İstanbul 1980.

[24] Emine Işınsu, Bir Ben Vardır Bende Benden İçeri, Bilge Sanat Yayınları, İstanbul 2002.

[25] Kur’an ve ayetlerle ilgili denemelerin yer aldığı “Dost Diye Diye” Hacı Bayram Veli’yi anlattığı; “Bayram” Niyazi Mısrî’yi anlattığı; “Bukağı” Yunus Emre’yi anlattığı “Bir Ben Vardır Bende Benden İçeri.”

[26] Kâzım Yetiş, a.g.m., s.529.

[27] İskender Pala, Od - Bizim Yunus, Kapı Yayınları, İstanbul 2011.

[28] https://www.dunyabizim.com/kitap/yunus-humanist-degil-muslumandi-h7953.html

[29] Oğuzhan Karaburgu, “Bir Yunus Romanı”, Türk Yurdu, C.32, S. 297, ss.121-125.

[30] Özgen Keskin, Yunus Emre Var Yar’ına, Babıali Kültür Yayıncılığı, İstanbul 2009.

[31] Mehmet Önal, Hak Çalabım, TDVY, Ankara 2010.

[32] Devrim Altay, Yunus Emre, Alter Yayınları, Ankara 2010.

[33] Mustafa Akgün, Yunus Emre Gel Gör Beni Aşk Neyledi?, Akgün Grup Yayıncılık, Ankara 2012.

[34] Mahmut Ulu, Aşka Ağlayan Derviş, Karatay Akademi Yayınları, Konya 2012.

[35] Şehyini Arayan Derviş Yunus Emre.

[36] Tuz, Altınbilek Yayınları, İstanbul-2014.

[37] Mustafa Apaydın, “Biyografik Roman Türünün Türk Edebiyatındaki Gelişimi Üzerine Bazı Dikkatler”, Hece Türk Romanı Özel Sayısı, 2002, ss. 65-66-67.

[38] Ahmet Yaşar Ocak, Yunus Emre, Kültür Bakanlığı, Ankara 2012, s.426.

Yazının kaynağına ulaşmak için tıklayınız.

Yazar: Prof. Dr. Nesrin Karaca
15-04-20
E mail: tyb.org.tr
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
‘Tarihi-Biyografik’ Niteleme Işığında Çağdaş Dönem Yunus Emre Romanları-3
Online Kişi: 22
Bu Gün: 132 || Bu Ay: 9.355 || Toplam Ziyaretçi: 2.201.019 || Toplam Tıklanma: 51.941.475