Kategori : / DARBE İZLERİ | Okunma Sayısı: 2476 |
28 Şubat'ın medya ayağına 'dokunulmayacak!'
28 Şubat bir darbeydi. Darbe için gerekli şartlar hazırlanmıştı. Piyondan başka bir şey olmayan Fadime Şahin'ler, Müslüm Gündüz'ler, Ali Kalkancı'lar Genelkurmay içindeki bir klik tarafından çoktan piyasaya sürülmüşlerdi. Sisi lakaplı kişinin kimlerin kontrolünde olduğu ortaya çıktı.
...
Peki bundan sonra savcılar 28 Şubat'ın medya ayağıyla ilgili ne yapabilirler? Edindiğim izlenim şu: 28 Şubat'ta şu ana kadar özellikle Batı Çalışma Grubu'yla (BÇG) ilgili komutanlar tutuklandı. Galiba BÇG'yle bağlantılı olduğu düşünülen ya da oradan haber aparıp bunu gazete-televizyonlarında yayınlayanlar soruşturulacak. Bu da o dönemin Ankara temsilcisi bazı gazetecilerinin mahkeme önüne çıkacakları anlamına geliyor. Onlar da muhtemelen tutuksuz yargılanır ve çok küçük cezalarla bu meseleyi atlatırlar.
Kimse Özkök'lerin, Altaylı'ların, Mutlu'ların, Dündar'ların savcı karşısına çıkacaklarını sanmasın. Çünkü bu isimlere dokundunuz mu, Aydın Doğan'a da dokunmanız gerekecek. Aydın Doğan'a dokundunuz mu büyük patronları da sorgulamanız gerekir. Uluslararası sistem belirli holdinglere dokunmaya asla müsaade etmez. TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu'nda bulunan ve bir dönem Başbakan Tayyip Erdoğan'ın konuşma metinlerini yazan Mustafa Şahin, 'Darbeci bildiklerimiz meğer 'taşeronmuş'. Parça başı iş yapan taşeron. Baronlar geri plandaymış. Bunu teorik olarak biliyorduk ama yüzleşmek çok başka bir şey. Taşerona bakarken baronu görmemişiz. Darbeleri Araştırma Komisyonu gösterdi ki, darbe süreçlerindeki rollerinden dolayı taşeronlar pişman, baronlar değil.' Darbeleri yapanlar büyük baronlardır. Onlara dokunulamaz. Onların istemediklerine de dokunulamaz. O yüzden 28 Şubat'ın medya ayağından çok fazla şey beklemeyin. Bu ülkede her şey yapanın yanına kârdır.
Yazar: Cem Küçük |
21-02-13 |
||
E mail: haber7.com | Tweet | ||