ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : İKTİBAS / ÂKİF EMRE
Okunma Sayısı: 2448
Yazar: Akif Emre
SON MORİSKOYA VEDA

İslam medeniyetinin en görkemli başkentlerinden biri, Kurtuba yakınlarındaki köyü uzaktan gördüğümde içimde müthiş bir duygu patlaması yaşamıştım. Nehrin kenarında, ovaya hakim yüksekçe bir tepede kurulmuş bir ortaçag kalesi ufku dolduruyordu. Hayır, bir Endülüs kalesiydi. Surları, burçlarıyla Endülüs kelsi vardı karşımda. Kimi yerleri deforme edilerek İspanyol ortaçağından unsurlar eklense de bir Müslüman Endülüs eseri olduğu ilk bakışta fark ediliyordu. Köyün içinden geçip kalenin hemen altında Haşim'le buluştuğumda ikinci bir şaşkınlık anı yaşamıştım. Bahçesinden yeni gelmiş görünümdeki Haşim bir sanatçı ve entelektüel olarak sanki Endülüs'ten bugüne kalmış bir emanet gibiydi. Atölyesine gidip tablolarını, yayınlanmış sanat ve İslam sanatına dair teorik kitaplarını gördüğüm sanatçı kişiliğiyle dış görünümü o kadar tezat teşkil ediyordu ki.

Haşim'le birkaç dakikalık mesafede, köyün dışında ağaçlar arasındaki, her gün o muhteşem Endülüs geçmişi hatırlatan kaleye bakan Mansur Escudero'nun evine vardığımızda modern İspanya, Endülüs gibi kavramlar farklı anlamlar kazanmıştı.

Doktor Mansur Escudero'nun geçtiğimiz Pazar günü sabah namazını kılarken vefat ettiğini duyduğumda başladığım yazıyı yarım bırakıp, vefa borcu olarak Endülüs'ün mirasçılarından bahsetmekten daha anlamlı bir şey olamazdı benim için. Yeşillikler arasındaki evi bir cemaat merkezi gibiydi. Evinin bir kısmı mescit olarak düzenlemiş, etrafındaki İspanyol Müslümanlarla hem ulusal düzeyde hem uluslar arası düzeyde çalışmalar yapıyor.

İspanyol Endülüs mirasını, İspanyol Müslümanların durumu ve tabii ki Moriskoları konuştuk. Daha sonraki gidişimde uzun roportaj yapma imkanı oldu. Sanatçı ve entelektüel birikimi olan Müslüman İspanyollardan oluşan grubu hayli faal, hem İslam dünyasıyla ilgileniyor hem İspanyol toplumuna yönelik mesajlar veriyor, gelişmelere müdahil oluyorlar....

Mansur Escudero'yu, Endülüs mirası ve Moriskolara dair görüşlerinin bir kısmını paylaşarak yad etmeliyim.

"Hıristiyanların reconquista dedikleri olay başladığı zaman Katolik ordularının Müslümanlara karşı kazandığı topraklarda, Müslümanları ya din değiştirmeye yahut İspanya yı terk etmeye zorladılar. İşte bu Müslümanlara Morisko dendi, ancak onlar zorla Katolikliği kabul etmelerine rağmen gizliden İslam'dan gelen göreneklerini korumaya çalıştılar.

İspanya tarihinde çok acı verici bir konudur. Yüzyıllarca İspanya'da baskı altında yaşadılar. Gerçek bir soykırım yaşandı.. Belki Avrupa tarihinin en feci soykırımı denebilir, çünkü bir halkın inançlarını , göreneklerini, dillerini, mallarını, terk etmek ve bir dönem boyunca Katolikmiş gibi davranmak veya yurtlarından sürülmek zorunda kaldılar. Bütün dünyaya dağıldılar hatta Amerika'ya gidenler de oldu. Avrupa'ya da gittiler, Sarayevo şehri Endülüslüler, Endülüs Moriskoları tarafindan kurulmuştur.

Bu nefretin gerekçesi salt kültürel değildir; dinsel, politik ve ekonomik bir sorundur. Şu husus çok önemli: İspanyada İslam'la ilgili olan imaj Müslümanların dışarıdan geldiği algısı işlenir, onlar yabancıydı, Araptı, Burada oldukları 8 yüzyıldan sonra geldikleri yere sürüldükleri fikri işlenir. İspanyol halkının toplumsal algısında, Müslümanın yabancı olduğu fikri korunmaktadır. Bu, o zamandan gelir. Onlar yabancı değil, Endülüslülerdi... Benim gibi. Ben Malaga da doğdum. Haşim ve Müslüman arkadaşlarımızın hepsi buralılar. Simdi bize siz Arapsınız diyerek sürmelerine benzer. Biz Arap değil, Endülüslüyüz... Çok benzer bir durum olarak onlar İslami kabul etmiş İspanyollardı.

Yazının devamını okumak için tıklayınız.

 

Bir kelime:

morisko: Endülüs, Katolik Hıristiyanların eline geçince Hıristiyanlar müslümanlara büyük zulümler yaptılar; onları ya Hıristiyan olmak ya da İspanya'yı terk etmek zorunda bıraktılar. Bazı Müslümanlar Hıristiyan görünüp Müslümanlıklarını gizlice sürdürdüler. Bunlara "morisko" denildi.

Yazar: Akif Emre
09-10-10
E mail: yenisafak.com
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
SON MORİSKOYA VEDA
Online Kişi: 20
Bu Gün: 276 || Bu Ay: 10.172 || Toplam Ziyaretçi: 2.223.130 || Toplam Tıklanma: 52.187.513