Kategori : / MUHTELİF ŞÂİRLER VE ŞİİRLER | Okunma Sayısı: 4745 |
Hayretle öğrendim
Rehber edindiğim aklın
Bana ait olmadığını.
Akıl, alıştığım düzenmiş meğer.
Eğer...
Etrafımdaki şeylerse düzen,
Ben akla değil,
Çevreme de mahkûmum.
Çevrem:
Taş, toprak, solucan...
Bildiklerimi, bana,
Taş, ateş ve su öğrettiyse
Yazık bana!
Yazık insana!
Ne oldu bana?
Ben bu asrın adamı;
Ben, laboratuvardaki canavar.
Önce Allahımı.
Sonra da kendimi çıkaracağım elimden.
İçimdeki feryadı duymuyorum.
Kulaklarım atom tarrakalanna takılı,
Beynim perçinlenmiş makinelere,
Çelik silindirler kalbime çakılı.
Öldürmemeliyim aklı,
Lâkin gönle yol gerek.
Gerçek,
Sadece eşyanın dedikleri ise,
Ben neredeyim?
Nerede söylediklerim?
Nerede ümitlerim, inandıklarım?
Göz yaşlarım gerçek değil mi benim?
O halde,
Neden inkâr ediyorum kendimi? Neden?
Eşya inanmaz, eşya ümitlenmez,
Eşya gözyaşı dökmez de ondan mı?
Eşya, insanın derisi, deri gönül.
Eşyada iman şevkini bulamazsın.
Bu şevki taşların bağrına ben oyacağım,
Ecdadım gibi...
İnsan isem, yaşayacağım kendim gibi,
Adım gibi.
(Kendini Arayan İnsan'dan)
Yazar: S. Ahmet Arvasî |
10-04-15 |
||
E mail: Mail Adresi Yok | Tweet | ||
Cihat Erdem | |||
anlamak |
Tarih : 11-04-15 | ||
Su misralari anlamayi Allah nasip etsin hepimize: Bu şevki taşların bağrına ben oyacağım, Ecdadım gibi... İnsan isem, yaşayacağım kendim gibi, Adım gibi. |
|||