ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : / DİL KALESİ
Okunma Sayısı: 2964
Yazar: C.Yakup Şimşek
TDK'NİN HAREKETLERİ - 2

(TDK'den Bir Düzine Hata - 27)

TDK’nin Atletik Hataları

Güncel Türkçe Sözlük ve Büyük Türkçe Sözlükte İfade ve Açıklama Hatası

TDK’nin “atletizm” hataları daha tarifinden başlıyor. Türkçeye Fransızcadan gelen “athlétisme > atletizm” kelimesi, TDK’nin Güncel Türkçe Sözlük ve Büyük Türkçe Sözlük’ünde şu ifadeyle açıklanmış:
Beden gücünü, çevikliği, yetenekleri geliştirmeye yarayan koşu, atlama, ağırlık kaldırma, atma vb. tek başına yapılan bireysel sporların genel adı.”
Bu tariften anlaşılıyor ki
“atletizm” kelimesi “tek başına yapılan bireysel sporlar” ın adıymış. Yani hem “tek başına” yapılırmış hem de “bireysel” imiş…
Bu iki söz (tek başına – bireysel) birbirinden farklı şeyleri anlatmıyor: Biri mana olarak diğerinde zaten mevcut.
İsterseniz Türkçede bu mefhum dairesinde bulunan kelimelere bir bakalım:
birey:
Kendine özgü nitelikleri yitirmeden bölünemeyen tek varlık, fert.
bireysel: Bireyle ilgili olan, bireye özgü olan, ferdî.
ferdî: 1. Tek olan şey. 2. Bireysel, kişisel, fertle ilgili, şahsî
(TDK buradaki “şahsî” kelimesini de kendi kaidelerine göre yanlış yazmış).
münferit:
Tek, ayrı, kendi başına olan.
tek başına: Kendi kendine, yalnız olarak, münferiden
münferiden: Tek başına.
Bu tariflerin tamamı TDK’den… Görüldüğü gibi “birey, bireysel, ferdî, münferit, münferiden” kelimelerinin hepsinde “tek” olma keyfiyeti var.

***

Güncel Türkçe Sözlük ve Büyük Türkçe Sözlükte Açıklama ve İfade Kusuru

Güncel Türkçe Sözlük
bir jimnastik tabiri olan tersbeşik” sözünü şu ifadeyle tarif etmiş:
“Sırtüstü yatışta kollarla, bükülü durumdaki dizleri kavrayarak sırt üzerinde baş ve ayak yönünde sallanma, yuvarlanma.”
İfadeyi meydana getiren unsurlar isabetsiz dizilmiş ve bu, iki kusura yol açmış:
1.
Aynı manaya gelen iki adet söz kullanma ihtiyacı duyulmuş: sırtüstü – sırt üzeri
2.
“Sırtüstü yatışta kollarla” ifadesinden sonra (“kollarla bükülü” şeklinde bir kelime grubu teşekkül etmesin diye) virgül (,) koyma zarureti duyulmuş.
Unsurları isabetli dizilmediği zaman cümleler böyle özürlerle malul olabilir.
Hâlbuki ibare aşağıdaki gibi kurulsaydı bu iki kusurdan da kurtulurdu:
“Bükülü durumdaki dizleri kollarla kavrayarak sırt üzerinde baş ve ayak yönünde sallanma, yuvarlanma.”

***

Güncel Türkçe Sözlük
ve Büyük Türkçe Sözlükte İfade ve Açıklama Hatası


Bu lügatlerde “gelişme koşusu” tabiri şöyle açıklanmış:
“Atma veya atlamalardan önce en iyi aşamayı elde edebilmek amacıyla yarışçının hız kazanmak için yaptığı koşu.”
1. Yarışçılar
“en iyi aşama” yı ne zaman kazanmak istiyorlarmış; “atma veya atlamalardan önce” mi? Gerçekten öyleyse tarifte kusur yok… Fakat eğer o dereceyi “atma veya atlamalarda” kazanmak istiyorlarsa ifade yanlıştır ve doğrusu şudur:
“Atma veya atlamalarda en iyi aşamayı elde edebilmek amacıyla yarışçının hız kazanmak için yarışmadan önce yaptığı koşu.”
2. Tarifte kullanılan
“aşama” kelimesi “atletizm veya diğer spor yarışlarında elde edilen derece” manasına gelir mi? TDK’nin lügatlerinde bu manaya geldiğine dair bir kayıt yok… Güncel Türkçe Sözlük ve Büyük Türkçe Sözlük’te bu kelimenin spor tabiri olarak “Bir yarışın belirli uzaklığı kapsayan bölümlerinden her biri, etap.” demek olduğu kayıtlıdır.
Belki daha önceki yıllarda “aşama” ya böyle bir mana verilmiştir diyerek TDK’nin 1976 tarihli Atletizm Terimleri Sözlüğü’ne baktım. O kitapta “aşama” için yapılan tarif şu:
“1. Bayrak yarışlarına katılan takımların her bir koşucusuna düşen uzaklık. 2. Yarışın belirli uzaklığı kapsayan bölümlerinden her biri.”
Görüldüğü gibi, orada verilen mana da “
derece” falan değil…
Bütün bunlardan sonra doğru tarifi yapalım:
“Atma veya atlamalarda en iyi dereceyi elde edebilmek amacıyla yarışçının hız kazanmak için yarışmadan önce yaptığı koşu.”

***

Güncel Türkçe Sözlük
ve Büyük Türkçe Sözlükte İfade ve Açıklama Hatası


"Savurma”
sözünün spordaki manası şu ibareyle açıklanmış:
“Kol, bacak vb. vücut bölümlerinin ağırlıklarından yararlanarak omuz ve uyluk eklemleri çevresinde türlü yönlere doğru hızla çevirme.”
“Çevirmek”
fiili nesne alan, yani ismin –i hâli (akuzatif / mef’ûlün bih) ile kullanılan bir fiildir. TDK de bunu belirtmek için lügatlerinde bu fiilin açıklamasından önce (-i) kısaltması koymuştur. Gelgelelim “savurma” nın tarifindeki ifade buna uymamıştır. “Savurma” denen şey “neyi çevirme” demektir? Çevrilen şey nedir? Kol ve bacaklar mı? İbare bunun cevabını vermediği için eksik ve muğlaktır.
Eğer çevrilen şey “kol ve bacaklar” ise “bölümlerinin” kelimesinin sonundaki “n” yi atarak tarifi sağlığına kavuşturabiliriz:
“Kol, bacak vb. vücut bölümlerini, ağırlıklarından yararlanarak omuz ve uyluk eklemleri çevresinde türlü yönlere doğru hızla çevirme.”

***

Güncel Türkçe Sözlük
ve Büyük Türkçe Sözlükte İfade ve Açıklama Hatası


Sıçrama tahtası”
adı verilen alet şöyle tarif edilmiş:
Araçtan atlamalarda, üzerine hızla basarak yükselme hızı kazanılan yaylı veya esnek tahtadan eğik yüzeyli araç.”
Tarif değil muamma… Tarifte iki “araç” var: Biri cümlenin başına, diğeri sonuna park edilmiş. Sonda olanı sıçrama tahtası” nın kendisi, onu anladık. Peki, baştaki “araç” neyin nesi, o “araçtan atlamalar” ne demek oluyor? “Araç” ile kastedilen, yine bu sıçrama tahtası” mı? Öyleyse sıçrama tahtası” nın üstüne çıkıp oradan başka bir yere mi atlıyorlar? Öyle değilse nerden atlanıyor? Bir atlama var ama muallakta: Nerden atlanıp nereye düşülecek?
Bu “lügaz” başka bir “lügat” ile çözülebilirdi belki. (Not: Şu “lügaz” kelimesi yoksa “lugaz” diye mi yazılacaktı, diye baktım. Heyhat, bu kelime TDK’nin hiçbir lügatinde – velev ki “eskimiş kelime” kaydıyla olsun –  yok… TDK’nin dikkatine…)
Açtım, Kubbealtı Misalli Büyük Türkçe Sözlük’te sıçrama tahtası” nın tarifine baktım. Aynen şöyleydi:
“Atlamalarda üzerine basılarak atlama hızı kazanılan yaylı tahta...”
Oh be!.. Ne zorlandım ne darlandım… Ne
“araç” derdi var ne park…

***

Yazar: C.Yakup Şimşek
05-04-11
E mail: c.yakup_simsek@dogrulus.com
Yazar Hakkında Bilgi ve Diğer Yazıları
 
 
Yorumlar: 2
AHMET HAYRİ BAHADIR
TEBRİKLER
Tarih : 05-04-11

YAKUP BEY BİR KURUM ANCAK BU KADAR YAPICI ELEŞTİRİLEBİLİR. SİZİ TEBRİK EDİYORUM. BİR MİLLETİ AYAKTA TUTAN İKİ TUTKAL VARDIR. BİRİ DİN BİRİ DE DİL. facebook.com/ahmethayribahadir

 
AHMET
ÜÇ YORUM YERİNE
Tarih : 05-04-11

Yakup Hocam, TDK'ye hareket etmeyi bırak, kımıldayacak alan bırakmamışsın. İyidir. TDK de zengin Türkçemize alan bırakmamıştı. "Seni de sigaya çeken bir Molla Kasım gelir" TDK'nin Molla Kasım'ı oldunuz. Teşekkürler.

 
TDK'NİN HAREKETLERİ - 2
Online Kişi: 25
Bu Gün: 307 || Bu Ay: 10.203 || Toplam Ziyaretçi: 2.223.216 || Toplam Tıklanma: 52.189.013