ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : / AKTÜALİTE
Okunma Sayısı: 2265
Yazar: Ömer Lekesiz
HEPİMİZ CEMAATÇİYİZ!

Yazımın başlığını, Salih Tuna'nın dünkü yazısından aldım.

Salih Tuna, 'Cemaat de çok gıcıklık yapıyor ama!' başlıklı o yazısında Taksim eşkıya kalkışması sırasında Hizmet'in yayın organındaki kimi yazarların ecelerle, ezgilerle nasıl eşitlendiklerini, fitne ateşine nasıl benzin taşıdıklarını tekrar vurgulamayı gerektirmeyecek şekilde yazmakla kalmadı, benim de tereddütsüz katıldığım şu sonucu, taşı gediğine ustaca yerleştirircesine net bir şekilde yerleştirdi: 'Başörtüsüne saygısızlık yaptığınız her yerde hepimiz 'cemaatçiyiz.'

Elbette ilgili yazarlar, demokratik hakları gereğince bundan sonra da benzeri konularda aynı telden çalabilirler, 'gazete politikası gereğince' eşkıyanın arkasında durarak, karşı faaliyetlere katılmaktan da şiddetle kaçınabilirler. Bunlara kimse itiraz edemez.

Hatta ileriki zamanlarda perde gerisinde gerçekleştirilebilecek muhtemel ittifaklar gereğince yine Başbakanı yıpratma konusunda Bremen mızıkacılarına katılmalarına da itiraz edilemez; politikaları, ahitleri bunu gerektiriyorsa yine yapabilirler. Nasılsa olanlar halkın önünde oluyor ve nasılsa mızrak çuvala sığmıyor.

Ancak burada unutulmaması gereken önemli bir nokta var.

Aynen ODTÜ'de olduğu gibi, Taksim Darbe Komitası'nın kendilerinden olmayanlara karşı yürüttükleri kin hareketi, ona maruz kalanların şahsiyetleriyle birlikte asıl onların temsil ettikleri değerleri hedef alıyor.

Dolayısıyla hem o şahsiyetlere hem de temsil ettikleri değerlere yapılan saldırılarda 'bir taşla iki kuş'un vurulması hedeflenmiş oluyor. Onlara destek olanlar da bunlardan sadece ilkine destek veriyormuş görünmekle birlikte aslında bu çifte sonuca destek vermiş oluyorlar.

Tıpkı MİT kalkışmasında olduğu gibi Hizmet'in hemen aynı nedenle Taksim eşkıya kalkışmasında kurşunu ikinci kez yine kendi ayağına sıkıp sıkmadığını tartışmanın yeri burası değil. Hizmetin yayın organı da düşünce ve ifade özgürlüğüne engel olamayacağı için burada ferdi bir durum ortaya çıkmakta, bizim de zorunlu olarak sadece bunun üzerinden konuşmamız gerekmektedir.

Örneğin Başbakan'ı sevmeyebilir ve onu sevmeyenlerin iftiralarını çoğaltmayı, itirazlarını belirginleştirmeyi tercih edebilirsiniz.

Bunda bir problem yok; sevgisizlikteki dozlar uyuşmuş olabilir hatta şu ya da bu nedenle oluşmuş muhtemel bir kuyruk acınızı eşkıyanın nefretiyle nişanlayarak azaltmayı düşünmüş olabilirsiniz. Bu sizin dokunulması mümkün olmayan ferdi seçiminizdir.

Ancak Başbakan'ın partisine 'dinci' olduğu için sövülmesi, Başbakan'ın namaz takkesiyle, mümince göz yaşıyla alay edilmesi, Başbakan'ın içki karşıtlığıyla, nesli koruma kaygısıyla dalga geçilmesi... birinci durumdaki aşırı şartlanmanız nedeniyle tüylerinizi diken diken etmiyorsa burada ciddi bir problem var demektir.

Bu noktada sizi kendilerinden bilmiş, yazılarınızı, kitaplarınızı okumuş, sizi dinlemek için zamanlarını harcamış insanlara bir şey söylemek zorunda olmanın ötesinde siz kendi temsil ettiğiniz değerlerin saldırıya uğramasına, aşındırılmasına, kötülenmesine karşı çıkmayan fert olma niteliğini hak edersiniz. İşte problem budur ve böylece bu satın aldığınız durum nedeniyle söz konusu çifte sonuca da bağlanmış olursunuz.

Salih Tuna'nın 'Başörtüsüne saygısızlık yaptığınız her yerde hepimiz 'cemaatçiyiz.' diye yazmasını bu manada ciddi bir hatırlatma olarak okudum.

Çünkü, muhtemel bir fayda hesabıyla kurulan ittifakların, müttefiklerin karaktersizliği sabitse hiçbir garantisi olamaz.

Nitekim onların karakterleri ODTÜ'de ifşa olmuş, asıl düşmanlıklarının kendilerinden olmayan herkesi kapsadığı apaçık bir şekilde ortaya çıkmıştır.

Umarız ki, ilgili yazarlar bari bundan sonra doğru düşünürler.

Hoş, düşünmezlerse de bizler buradayız ve hepimiz 'herşeye rağmen' 'cemaatçiyiz'.

Yazının kaynağına ulaşmak için tıklayınız.

Yazar: Ömer Lekesiz
12-09-13
E mail: yenisafak.com
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
HEPİMİZ CEMAATÇİYİZ!
Online Kişi: 21
Bu Gün: 108 || Bu Ay: 7.151 || Toplam Ziyaretçi: 2.238.920 || Toplam Tıklanma: 52.331.135