ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : / KÜLTÜR ve MEDENİYET
Okunma Sayısı: 4019
Yazar: Mustafa Nezihi Pesen
YUSUF KAPLAN'DAN 5 CİLT ESER!

FÜTÛHÂT-I MEDENİYYE

Yolcu dergisine konuşan Yusuf Kaplan, bizi sarsmaya ve bildiklerimizi yeniden gözden geçirmeye devam ediyor. Yakında yayımlayacağı beş ciltlik külliyatının müjdesini de veriyor.


Yusuf Kaplan, yıllardır medeniyet üzerine büyük bir heyecanla konuşuyor ve yazıyor. Bu temelsiz bir heyecan değil elbette. Çokça ve derinlemesine okumanın ve düşünmenin oluşturduğu bir soylu heyecan bu. Yepyeni kavramlarla çağı İslam’ın idrakiyle söyleyebilmek, konuşabilmek, telaffuz edebilmek, tarif edebilmek için büyük ve samimi bir uğraş veriyor.


'RAĞMEN tavrı' ne demek?

Kalkış ve varış noktamızın buluşmasının ancak ümmileşmekle mümkün olabileceğini dile getiriyor. Ümmileşmek ise ona göre tam hayatın ortasında durarak, kendi merkezimizi hayatın ortasına inşâ ederek, kendimizi her şeyin anası (ümmet) kılarak gerçekleşebilir. Burada, ‘La’ ve ‘illa’ tavırlarının bileşkesi olan “RAĞMEN” tavrının en doğru tavır olduğunu ifade eden Kaplan, tek başına ‘la’ tavrının bir “KARŞI” tavır olduğunu ve bizi reddettiğimiz söylemin içinden konuşturacağı tehlikesine karşı uyarır. “GÖRE” tavrında da seküler Batıyı arzumuzun nesnesi haline getiririz. Bu iki tavırda da doğrudan ve/ya dolaylı olarak hâkim söylemi yeniden üretmiş, özneleştirmiş, kendimizi de tüketmiş, nesneleştirmiş oluruz.

Hakikat yitirilmiştir. Hatta...

Fakat RAĞMEN tavrı bu çağda çok zordur. Çünkü şu anda bütün dünyada bir tek egemen zeitgeist/zamanın ruhu var. Tarihin başka hiçbir döneminde böyle tek bir seküler zeitgeist başka medeniyetlerin algılama ve kavrama biçimlerini böyle asimile edip elemine edemedi. Bu yüzden durum vahimdir ve hatta hakikatin yitirildiği hakikati bile yitirilmiştir.

Semantik intiharı aşmak mümkün mü?

Hal böyleyken farklı medeniyetlerin çocuklarının kendi kurucu kaynaklarıyla DOĞRUDAN irtibat kurabilmelerini imkânsız gören Kaplan, bir semantik intiharla karşı karşıya olduğumuzu belirtir. Bunu aşabilmek ümmileşmekle olur. Yani bütün anlayışların, çağların çağrısını temellük ederek kendimizi çağdan, çağlardan ve çağların çağrılarından arındırmak ve özgürleştirmekle olur.

‘Medeniyetimizin Kurucu İradesi'ni anlamadan ‘asl'a ulaşamayız

İslam medeniyetini anlayabilmek ve Kur’an’a (asl’a) ulaşabilmek ancak tekvini ayet olan Efendimiz’i (asl’ı hayata geçiren) bir ‘usul’ olarak, bize bunun usulünü sunan bir timsal olarak idrak edebilmekten geçiyor. Çünkü bütün medeniyetlerin iki temel ekseni var. İslam medeniyetinin teori ve pratiği veya ruh ve bedeninin karşılığı ise Yaratıcı Ruh olan Vahiy ile Kurucu İradesi olan Rasul’dür. Bundan ötürü Peygamberimizi bütün yönleriyle anlamaya çalışmadan doğrudan Kur’an’ı anlayabileceğimizi söylemek protestanize bir tavırdır ve yanlıştır.

Medeniyetin üç safhası nedir?

Medeniyet projesindeki üç safhayı çeşitli şekillerde isimlendiren Kaplan, “Mekke döneminde mümin bir mesele sahibi olacak” diyor. Medine sürecinde bir meseleyle donanıyor. Medeniyet sürecinde ise sual sorma kabiliyetleri gelişen bir şahsiyet haline geliyor. Diğer bir kavramsallaştırma biçimi ise ilim, irfan ve hikmet süreçleridir. Mekke döneminde İslam hayat buluyor, Medine sürecinde hayat oluyor, medeniyet sürecinde ise kürevî muhsin şahsiyet teşekkül ediyor ve İslam herkese hayat sunuyor.

Fütuhat-ı Medeniyye: 5 ciltlik külliyat

Burada çok kısa bir biçimde söyleşinin bazı noktalarından sizi haberdar etmek istedik. Yolcu dergisinin dört büyük sayfasında sizi bekleyen bu ufuk açıcı söyleşinin sonunda ise Yusuf Kaplan bize sevindirici bir müjde veriyor. Kaplan, kendi gökkubbemizi yeniden inşâ etmek için Fütuhat-ı Medeniyye başlığıyla 5 ciltlik bir eser yayımlayacak. Bu kitaplarda öncelikli olarak yepyeni bir ilimler tasnifi yaptığını belirten yazar, nasıl bir eğitim modelinin hayata geçirilmesi gerektiğini de kısa kısa anlatıyor. Genelden özele doğru ve yetkin kişilerin rehberliğinde her şehirde ve yerleşim biriminde bu okuma, araştırma, münazara programı hayata geçirilmeli. Ayrıca yazı çalışmalarıyla okullaşma, ekolleşme de gerçekleşmelidir.

Yazının kaynağına ulaşmak için tıklayınız.



Mustafa Nezihi Pesen, “bu dergi 'dört sayfa'dan fazla” dedi

Yazar: Mustafa Nezihi Pesen
08-10-10
E mail: dünyabizim.com
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
YUSUF KAPLAN'DAN 5 CİLT ESER!
Online Kişi: 10
Bu Gün: 255 || Bu Ay: 1.638 || Toplam Ziyaretçi: 2.228.579 || Toplam Tıklanma: 52.239.575