ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : / DİL KALESİ
Okunma Sayısı: 3148
Yazar: C.Yakup Şimşek
YAZIN EDEBİYAT OLMAZ - 1

Türkçeleşmiş binlerce kelimeye TDK savaş açtı. Hedef, onları hafızalardan silmekti.

Hâlbuki bu kelimelerin çoğu Türkçenin boş bir sahasına adım atmış, bir açığını kapatmış, dile yepyeni bir mefhum katmıştı.

Böylece herkes tarafından benimsenip sevilerek asırlarca kullanılmış; dilden dile geçmiş, nesilden nesile zenginleşip miras kalmıştı.

Ne yazık ki bu sözleri feci bir sürpriz bekliyordu: TDK tarafından “Arapça, Farsça, Osmanlıca, yabancı kelime” gibi sıfatlarla yaftalanmak ve mezarlığa postalanmak...

Bu kelimelerimizden biri de “edebiyat”tı.

Üç çeyrek asırdır “edebiyat”ın başına ge(tiri)lenleri bir hatırlayalım:


“Edebiyat”ın Başına Ge(tiri)lenler

Türkçedeki mazisi dört yüz yıla yaklaşan “edebiyat” kelimesine TDK 1935 senesinde “Osmanlıca” damgasını vurdu. Sonra onun yerini tutması için “yazın” diye bir kelime uydurdu. 1948’de çıkardığı Edebiyat ve Söz Sanatı Terimleri Sözlüğü’nde de “edebiyat” kelimesi hakkında aynen şunları diyordu:

“Edebiyat kelimesi yabancı bir kelime olduktan başka anlam bakımından konusu ile de hiç bir ilgisi olmadığından, Türkçe karşılığının bulunması gereken terimlerden biridir. Bunu için şimdiye kadar Betikler, Yazınlar, Yazna gibi karşılıklar ileri sürülmüştür.”

(Bu cümlelerde gördüğünüz imla ve ifade kusurları bana ait değil; TDK ya Edebiyat ve Söz Sanatı Terimleri Sözlüğü’nde bu şekilde yazmış veya İnternet sitesine böyle aktarmış.)

“Kurum”umuz “edebiyat”a Osmanlıca muamelesi yapmaya devam etti. 1974’te çıkardığı Yazın Terimleri Sözlüğü’nde “edebiyat” için yine “Osmanlıca” dedi. 1978’de hazırladığı Özleştirme Kılavuzu’na göre de “edebiyat” kelimesi “Osmanlıca artığı yabancı sözcükler”den biriydi; hâlâ kullanan varsa derhâl bundan vazgeçmeli, yerine “yazın”ı tercih etmeliydi.


“Edebiyat”ı Terk Ettik mi?

Milletimiz “edebiyat”ı bir türlü terk etmedi, bildiğinden çark etmedi; TDK’li “yazını”ı da neredeyse fark etmedi. TDK de aklına gelen bütün alternatiflere (yazın, gökçe yazın, betikler, yazınlar, yazna…) rağmen “edebiyat”ı lügatinden çıkar(a)madı.

Ama “yazın” ve benzeri tuhaf icatlarından da henüz vazgeçmedi.


Bu Israr Niçin?

Bu ısrar niye? Durup dururken niçin kelime imalatı yapıldı?..

Türkçedeki “yazın”la alakası olmayan bu “yazın” türedisi hangi maksatla lügatimize, dilimize ve kafamıza zorla sokuluyor?

Asırların “edebiyat”ından ne istiyorlar? Onunla ne alıp veremedikleri var?

Bunlardan da vazgeçtik, şunu cevaplasınlar:

Edebiyat”tan nefretinizin; onun yerine “yazın”ı getirme niyet, hareket, gayret ve asabiyetinizin zırnık bir faydası oldu mu?

Olduysa kime, neye, nasıl?..

Mesela Osmanlı devrine göre daha güçlü bir edebiyat mı başladı, edebiyat dersleri daha mı çok sevilir oldu?..

Bunlar olmadıysa daha ne diye "yazın" diyorsunuz, bu kelimeye lügatlerinizde hâlâ yer veriyorsunuz?

Bunları bırakın, dönüp geriye bakın:

Edebiyatımız neymiş, şimdi ne hâle gelmiş?

Ve niçin?..

Yazar: C.Yakup Şimşek
18-05-12
E mail: c.yakup_simsek@dogrulus.com
Yazar Hakkında Bilgi ve Diğer Yazıları
 
 
Yorumlar: 1
H.İbrahim SAKARYA
Türedi kelimeler
Tarih : 18-05-12

"Edebiyat" dilimize yerleşmiş bir kelimedir ve güzeldir. Yazın kelimesi asla onun güzel yerini tutmaz. Herkesçe bilinen ve kullanılagelen cevap kalksın yerine "yanıt" diye güya Türkçe uyduruk kelime konulsun. Güzelim "şehir" kalksın yerine sankritçeden gelen ne idiği belirsiz "kent" sözcüğü kullanılsın. Olmaz olsun böyle TDK

 
YAZIN EDEBİYAT OLMAZ - 1
Online Kişi: 15
Bu Gün: 198 || Bu Ay: 9.860 || Toplam Ziyaretçi: 2.222.380 || Toplam Tıklanma: 52.175.987