ÇÖZÜM SÜRECİNE FARKLI BAKIŞLAR

ÂYET-İ KERÎME

Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.

Bakara, 120.

HADÎS-İ ŞERİF

Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.

Müslim, Rikak, 99.

SÖZÜN ÖZÜ

Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.

İsmet Özel

Kategori : / AKTÜALİTE

Okunma Sayısı: 2217

Yazar: Ahmet Selim

ÇÖZÜM SÜRECİNE FARKLI BAKIŞLAR

Çözüm süreci

Bazen basitmiş gibi gösterilen bir husus bana çok anlaşılmaz gelir.

Birileri silahları bırakıp dışarı çıkacaklar, yani Kandil’e gidecekler. Kandil’de yeniden silahlanırlar ve ileride yeniden sızmaya başlarlar ise ne değişmiş olacak? Zaten asıl silahlar ve kamplar yurt dışında değil mi? Peki PKK’nın silah bırakması, kontrol edilemez bir durum olarak ne ifade edecek? Bir şey anlamıyorum. Zaten ana yapısı öyle. Silahlı teröristler dışarıdan silahlarıyla saldırarak yahut sızarak eylem yapıyorlar. Buradan oralara gidip katılanlar da, silahlanmak üzere dışarıya çıkıyorlar. Bu trafiğin duracağının ve yeniden işlemeye başlamayacağının tedbiri ve yaptırımı nedir? “PKK silah bırakacak, PKK silahtan arınacak” hükmü içinde Kandil’dekiler yok ise, bunun ne gibi bir anlamı olur ki? Terör tehdidinin bir silah gibi devrede kalması anlamına gelmez mi bu? Sınırı düzlüklere indiren bir “emniyet bantı”nın gerçekleşmesi gibi bir tedbir alınacak olsa, bir derece anlarım. O da yok. Anayasa’da bazı statü değişiklikleri olacak, fakat terörün yapısal niteliği değişmeyecekse, terörün yeniden başlamasını imkânsız kılacak bir tedbir söz konusu olmayacaksa; çözümün teminatından söz edilebilir mi? Verilen, teminatlı; alınan ise teminatsız bir kavl-i mücerret. Dedim ya, anlayamıyorum. Böyle bir çözüm biçiminin emsali yok, çünkü mantığı yok. Çözüm dairesi, tam bir dairedir; meseleler onun içinde çözülür. Benim medyadaki bilgilerden edindiğim izlenimlere göre ise, ortada, bir tarafı açık bir elips şeklinde görünen bir manzara var. PKK dışarıda yine silahlı olacak ve muhtemelen uyuşturucu trafiğinden kazandıklarıyla dıştaki silahlanmayı daha da artırabilecek.

Kan dursun, elbette. Ama kalıcı olarak dursun, ileride daha çok kan dökülmesi gibi bir ihtimal ve tehlike asla bulunmasın. Duyarlılığımız bunun içindir.

“Âkil adam” kavramı lügatlerde yazmaz. Hayatın içindeki anlamı, “mutedil-müstakim-ilim, fikir ve hikmet nasiplisi adam” demektir. Bu anlam, ihtiyacın yerine ve çapına göre farklılıklar gösterir. Eskiden her çevrede bir âkil adam vardı, bulunurdu. İhtiyaç millî ise bu kavram da geniş bir muhteva gerçekliği kazanır... Uçlarda gezinenden, satıhta yüzenlerden “âkil adam”, “âkil insan” olmaz.
...