ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : / MAÂRİF (Eğitimle İlgili Yazılar)
Okunma Sayısı: 3897
Yazar: Burak Ertürk
Abdülmuttalib’in Develeri, ‘Hizmet’in Dershaneleri

Son söyleyeceğimi en baştan ifade edeyim: Dershanelerin kapatılmasıyla ilgili teknik bir değerlendirme yapacak olursam, kapatma gerekçesi olarak önümüze konan argümanları totalde çok da ikna edici bulmadığımı söylemeliyim.

Başbakan’ın bir bildiği vardır, yoktur; bunu bilme şansına sahip değiliz ama en azından bizim durduğumuz yerden bakılınca, medyada dönüp duran ve hergün muhatap olduğumuz kapatma demeçlerinin, meselenin özüne dair fikir oluşturacak bir etkinlikten mahrum olduğu görülüyor.

Mesele, hakikaten de ‘dershane meselesi’ değilmiş intibâı veriyor.

Kendi gözlerimle de gördüğüm, özellikle doğuda okuma salonlarında çok ciddi fedakârlıklarla çalışan ve yöre insanına el uzatan gönüllülere değinmemek de olmaz.

Bunlar bu yazının ana temasını oluşturmuyor, temas edip geçiyorum.

Ben, hizmet hareketinin -teknik olarak haklı olduğu bir mevzu olduğu halde- kamuoyundan, özellikle dindar kesimden beklediği desteği neden alamadığı üzerinde îmal-i fikirde bulunuyorum.

Bunda, ‘karşı tarafta’ başbakan ve ekibi gibi yine kamuoyunda dinî hassasiyeti ile temayüz etmiş kişilerin olması etkili oluyor şüphesiz…

Ama bence daha önemlisi, insanların -en azından belli bir çoğunluğun- zihninde hizmetin, ümmetin sair zamanlardaki ortak hassasiyetlerine sahip çıkmadığı yönünde bir önkabulün mevcut oluşudur.

Dershane mevzuundaki gayet kabule şayan çıkışların bilhassa dindar cenahta çok ciddi bir karşılık bulamayışının, bu cenahın son yirmi yıllık hafızasına yer etmiş “28 Şubat, Refahyol iktidarı, Mavi Marmara, uluslararası güç dengeleriyle ilişkiler” gibi başlıklarla ilgisi olmadığını kimse iddia edemez.

“Kendilerine dokununca veryansın ediyorlar, başkaları için kıllarını bile kıpırdatmıyor, hatta düşene bir de onlar vuruyorlar” şeklinde özetlenebilecek bir algının doğru olup olmadığını bilemem, hatta bu cümle olayı vulgarize ediyor da olabilir ama sadece bir durum tespiti yapma adına da olsa, böyle bir bakış açısının mevcudiyetinin açık emareleri bulunduğunu teslim etmek zorundayım.

Her şeyde bir hayır var derler; belki de hizmet hareketine gönül vermiş kardeşlerimiz ve özellikle harekete yön veren üst yapı nezdinde bu durum bir özeleştiri sürecini tetikleyerek, ümmetin genel hassasiyetleri noktasında daha ortalama ve içeriden bir üslûp benimsemeyi beraberinde getirebilir.

İnsanlara, gerçeğe, var olana parmak bastıkları için kızabilirsiniz ama kamu vicdanında karşılığı olan yaygın bir tavrı görmezden gelmekle hayırlı bir iş yapmış olmazsınız.

Abdülmuttalib, Ebrehe’nin Kâbe’ye tasallutu hengâmında, Kâbe için değil develeri için telaşlanmış, Ebrehe ayıplarcasına bu durumu kendisine sorduğunda da: “Kâbe’nin sahibi onu korur, ben develerin sahibiyim” cevabını vermişti.

İçinde bulunduğu şartlar açısından Abdülmuttalib için takdir edilecek bir durumun habercisi olan bu vak’a, öteden beri, ümmetin davasına sahip çıkmayıp, kendi meselesiyle uğraşan kimselerin yaklaşımlarına meşruiyet üretmek için kullanılır. Büyük fotoğraftaki dava düşüncesine omuz vermeye yanaşmayanlar, ‘gücüm buna yetiyor’ savunusu eşliğinde kendi problemleriyle meşgul olurlar ve muhtemel eleştirilere karşı zihinlerinin bir köşesinde hep Abdülmuttalib örneğini hazırda tutarlar.

Abdülmuttalib gitti ve ondan sonra torunu (sav) yepyeni bir bakış açısıyla ümmetini mükellef kıldı: Develere değil, Kâbe’ye sahip çıkmak…

Kâbe’ye sahip çıkarsak, develerimizi de yalnız aramak zorunda kalmayız!

Yazının kaynağına ulaşmak için tıklayınız.

Yazar: Burak Ertürk
28-11-13
E mail: muratturker.net
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
Abdülmuttalib’in Develeri, ‘Hizmet’in Dershaneleri
Online Kişi: 12
Bu Gün: 108 || Bu Ay: 7.920 || Toplam Ziyaretçi: 2.240.434 || Toplam Tıklanma: 52.356.786