ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : İKTİBAS / ÂKİF EMRE
Okunma Sayısı: 1736
Yazar: Akif Emre
AVRUPA'DA MİLLİYETÇİLİK YÜKSELİRKEN

Avrupa bisikleti

'Avrupa bisiklet gibidir, ilerlemezse düşer.'

Yukarıdaki cümle AB'nin kurucuları arasında bulunan Belçikalı Paul H. Spaak'a ait. Pazar günü yapılan Avrupa Parlamentosu seçimlerinden sonra ortaya çıkan tablonun bana hatırlattığı ilk cümle bu oldu.

Aşırı sağcıların İslamofobik karakteri, baskın milliyetçi partilerin önemli oranda ilerlemeleri, hatta Fransa gibi AB'nin lokomotif ülkelerinde öne geçmeleri Avrupa fikrini savunan merkezi aklı karıştırdı. Üstelik sadece Fransa değil İngiltere ve Almanya'da da önemli kazanımlar edindiler, AP'deki sayısal dengeyi altüst ettiler. Dahası Avrupalıların kronik sorunu olan, aslında siyasete yabancılaşma olarak okunması gereken 'seçimlere katılımdaki düşük oran' bu kez görece yükseldi. Seçimlere katılım arttıkça, Avrupa'nın en büyük iddiası olan demokratik katılım güçlendikçe istenmeyen sonuçların çıkması gibi ironik bir durum var ortada.

Avrupa'nın sadece coğrafi bölge, ekonomik organizasyon ya da siyasal bir proje olmasından öte bir 'uygarlık modeli' olduğunu savunanlar ya da böyle görmek isteyenler için seçim sonuçları can sıkıcı bir kâbusa benziyor. Ne kadar can sıkıcı olsa da Avrupa fikri olarak takdim edilen bu modelin kültürel arkaplanı, tarihsel tecrübesi, toplum modellerine bakılarak geleceğinin nasıl şekillenmesi gerektiğine karar veren, yönlendiren bir mühendislik boyutu olduğu söylenebilir. Ulusdevletler üstü bir yapı oluştururken müphem geleceğinin geçmişteki ortak köklerine inerek romantize edilen bir Avrupalılık kimliği inşa edilmeye çalışıldı bu zaman kadar.

Bir uygarlık projesi olarak AB için idealize edilen ortak değer ve ortak geçmiş yeniden icat edilirken, yok sayılan, bastırılan ve tarih boyunca Avrupalıların neden birleşemediğini açıklamaya yetecek dinamik haldeki kimi özellikler de görmezden gelindi. Belki AP seçimlerinde ortaya çıkan tablo, bu hatırlanmak istenmeyen dinamizmle alakalı.

Avrupa'da yabancı düşmanlığıyla öne çıkan 'aşırı sağın yükselişi'nin adlandırma düzeyindeki tanımın eksik bıraktığı iki temel sorunun yeniden uç vermeye başlamasıyla alakalı olduğunu epeydir ihtar ediyordu. Bunlardan biri Avrupalıların tarihini teslim alan, belirleyen milliyetçilik, ikincisi de bu uygarlığı besleyen nehrin kurumaya başlaması, yani ekonomik tıkanmışlık.

Evet, Avrupa Birliği sadece ekonomik mekanizmadan ibaret değil ama gerçek şu ki, evrenselleştirilen tüm değer ve normlarının pratiğe geçirilmesi, göz kamaştırıcı görüntüye hayatiyet katan temel dinamizm. Avrupa'nın teknik üstünlüğü ve ekonomik zenginliği sürdükçe bu AB uygarlık normlarının yaşatılması sorun değildi. Ekonominin daralması, sömürgecilik çağından bu yana alışılan ve her ne pahasına olursa olsun sürdürülmek istenen refahın, tüketim alışkanlıklarının bozulmaya başlamasıyla Avrupalıların gündelik hayatlarındaki küçük kısıtlamaların bile beğenmedikleri, küçümsedikleri Batı dışı toplumlara benzediğini, hatta vahşileştiklerini Batı toplumunu biraz gözleyen herkes bilir. Nehrin kuruması romantize edilen Avrupalılık değerlerini de, uygarlık projelerini de bir anda ayaklar altına alabilecektir.

Aşırı sağ, yabancı düşmanlığı olarak ortaya çıkan zor zaman eğilimleri, aslında Avrupalıların tarihsel kökenlerinde de hep diri olan milliyetçiliklerinin ilkel biçimde öne çıkması, iradelerini teslim almasıdır. Avrupalıları teslim alan milliyetçiliğin faturasının ne olduğuna tüm insanlık yeterince tanıklık etti. Burada yabancı düşmanlığı, İslamofobi olarak tezahür eden şey ilkel bir milliyetçiliğin modern siyasal forma bürünmesidir.

Avrupalıların milliyetçiliği sanılanın aksine sadece yabancılara, göçmenlere, Müslümanlara yönelik bir tehlike arz etmiyor, aynı zamanda hatta daha çok kendilerine karşı cepheleştirici bir ayrımcılığı körüklüyor. Avrupalılar milliyetçi hislerle birbirlerine karşı üstünlük duyarlar, yabancılara ve özellikle Müslümanlara karşı da düşmanlık beslerler. Bu ikisi arasındaki fark şu, yabancılara karşı ortak hareket edebilirler, 'öteki'ne karşı Avrupalılıklarını hatırlayabilirler. Bunca farklılıklarına karşın tarihteki Avrupa'nın Batı dışı toplumlara karşı ortak tavırları buna işaret eder. Milliyetçiliği modern bir ideoloji olarak tarihe kazandıran Avrupalılardır; daha çok birbirlerine karşı geliştirdikleri tavırdır ve diğer türden daha tehlikeli ve parçalayıcıdır.

AP seçimlerinde ortaya çıkan husus, bu açıdan ilk planda ulusüstü bir yapı olarak Avrupa Birliği içinde tek tek ulus devletlerin kendilerini koruma refleksidir. Bunun bir sonraki aşaması olarak Avrupa içi etnik, bölgesel milliyetçiliklerin alevlenerek siyaseti belirleyecek hale gelmesidir.

Hem Avrupa içi etnik milliyetçilik ateşinin alevlenmemesi, hem de ekonomik tıkanmışlığı aşabilmek Avrupa hattının ortak bir düşman, çıkar korkusuyla aşılmasına, savunulmasına bağlı gözüküyor.

Avrupa'yı bisiklete benzeten AB kurucu aklı, Avrupalıların bu refah ve gelir düzeyine mecbur olduğunu da itiraf etmiş oluyor. Bisikletin devrilmemesi, insanlığın felaketine yol açacak siyasal, askeri kaosa sürüklenmemesi için bu refahı, hayat tarzını sürdürmeye mahkûm!

AB aklını temsil edenler biliyor ki, tek tek ulus ve ulusdevlet çıkarlarını gözeterek Avrupa uygarlık projesinin hiçbir çekiciliği, küresel iddialarının hiç bir anlamı kalmaz. Bu kritik süreci, 'yeni dalga 'yeni emperyalizm'ler devrini mi açacak yoksa eski günlerin yadıyla mukadder olana razı mı olacaklar' tartışması belirleyecek; bekleyip göreceğiz.

Yazının kaynağına ulaşmak için tıklayınız.

Yazar: Akif Emre
28-05-14
E mail: yenisafak.com.tr
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
AVRUPA'DA MİLLİYETÇİLİK YÜKSELİRKEN
Online Kişi: 32
Bu Gün: 336 || Bu Ay: 5.249 || Toplam Ziyaretçi: 2.235.629 || Toplam Tıklanma: 52.296.450