MENDİL-İ ŞERÎF

ÂYET-İ KERÎME

Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.

Bakara, 120.

HADÎS-İ ŞERİF

Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.

Müslim, Rikak, 99.

SÖZÜN ÖZÜ

Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.

İsmet Özel

Kategori : İKTİBAS / Muhtelif Mevzûlar, Yazarlar, Yazılar

Okunma Sayısı: 1376

Yazar: Serdar Demirel

MENDİL-İ ŞERÎF

MENDİL-İ ŞERÎF 12-25 Kasım tarihlerini yoğun programlar eşliğinde Hindistan’da geçirdik. 8 şehirde bazı üniversiteleri, dinî medreseleri, alim ve kanaat önderlerini ziyaret ettik. İki ülke arasında işbirliğinin yolları üzerine fikir teatisinde bulunduk.

Bu geziye Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi (FSMVU) öğretim görevlisi Hamdi Arslan Hoca’yla beraber çıktık. Rehberliğimizi ise Hindistan’ın dünya çapında tanınan âlimi Şeyh Selman el-Huseynî Nedvî’nin mahdumu genç âlim Yunus Nedvî yaptı. Çok şey gördük, bilmediğimiz çok şey öğrendik. Dolayısıyla yazacak çok şey var, ancak bugün mukaddime niteliğinde Mendili Şerif’in hikâyesini yazacağım.

Hindistan denince ilim ehlinin aklına ilk gelen Diyobend şehrinde 1866 tarihinde kurulmuş olan Darul Ulum olur. Hindistan’a gidip de oraya gitmemek bizim için olmazdı. Hint alt kıtasında dinî eğitime damga vuran bu merkezin hocaları bizi çok sıcak karşıladılar, ikramla ağırladılar, lutüf gösterip kitaplarını hediye ettiler, merkezi gezdirdiler.

Darul Ulum’un kütüphanesini gezerken Mendili Şerif’ten bahsettiler. Mendil ve şerif terkibi garip geldiğinden önce espiri yapıldığını sandım. Ancak meseleyi anlayınca çok duygulandım. Bunu Türkiye’nin de bilmesi gerekir diye zihnime not ettim.

İstanbul Birinci Dünya Savaşı döneminde İngiliz işgaline maruz kalır. Hilafet merkezi tehdit altındadır. Hint ulemâsı, halkı, Hindistan’ı işgal altında tutan İngilizlere karşı ayaklanmaya çağırır. Amaç İngilizleri burada meşgul etmek, gücünü zayıflatmak, Osmanlı’nın moralini yükseltmek ve dolayısıyla İngilizleri bu hamlelerinde başarısızlığa uğratmaktır.

Ulemâ Hilafeti kurtarmak amacıyla İngilizlere karşı ayaklanma başlatır. Literatüre Hilafet Hareketi diye geçen bu direnişle Hint Müslümanları ağır bedeller öderler. Bunun hatırası hâlâ zihinlerde canlıdır. Bu hareketi başlatan ve 1957 yılında vefat eden Seyyid Hüseyin Ahmet Medeni’nin oğlu Arşad Medeni’yle de tanışıp sohbet etme fırsatı yakaladık.

Hint Müslümanlarının yardımına mukabil Osmanlı Halifesi Sultan Mehmet Reşat 1913 yılında kendilerine şükranlarını ifade etmek üzere Topkapı Sarayı’ndaki Hırkayı Saadetin sarılı olduğu destimali (Üzerinde âyet ve hadislerin yazılı olduğu tülbent) gönderir.

Bu destimale Hint Müslümanları Mendili Şerif ismini vermiş, Diyobend şehrinin ve Darul Ulum’un sembolleri arasında yerini almıştır. Kütüphanenin özel bir yerinde bir cam çerçeve içerisinde muhafaza edilmektedir. O gün bugündür Hindistan Müslümanları uzaktan yakından Halifemizin yâdigârı diye Mendili Şerifi mübarek gece ve günlerde ziyarete gelirler.

Destimalin üzerine Hilafet makamınca mesaj yazılmıştır. Ortasında Arapça, Nûrul Hüda nilnâ bihi tekrîmâ. Sallu aleyhi teslîme. (O Allah’ın nurudur, kendisiyle büyük bir ikrama nâil olduk. Siz de ona selatu selam eyleyin) yazılıdır. Altında ise Osmanlıca şöyle yazar, Hırkayi pâki Resûle mesh olunmuş destimal. (Resulün tertemiz hırkasına değmiş destimal)

Mendili görüp hikâyesini dinleyince çok etkilendim. Bu mendili gözleri gibi koruyorlar. Fotoğraflarını çektik. Bu mendilin varlığını ise Türkiye’den ilk öğrenen kişi Hamdi Hoca olmuş. O da olaydan şöyle haberdar olmuş:

Cemiyeti Ulamâ Hint Başkanı Arşad Medeni tarafından Diyobend’i ziyaret etmeye davet edilmiştir. 2007 Şubat ayında Diyobend’i ziyarete gider. Türkiye’den bir misafir geldiğini duyan başta dönemin rektörü Mevlana Marğubu Rahman olmak üzere ulemâ tarafından ağırlanır.

‘Şimdiye kadar neredeydiniz, zira Türkiye’den bizi ziyarete gelen ilk kişi sizsiniz’, siteminde bulunurlar. ‘Biliyor musun, burada ceddiniz Osmanlı’nın bize gönderdiği Mendili Şerifi hâlâ muhafaza etmekteyiz’, derler.

Kısaca naklettiğim bu tarihî olay Hint Müslümanlarının Hilafete bağlılığını ve Türkiye Müslümanlarına muhabbetini gösterir.

Yazının kaynağına ulaşmak için tıklayınız.