ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : İKTİBAS / Muhtelif Mevzûlar, Yazarlar, Yazılar
Okunma Sayısı: 662
Yazar: Ergün Yıldırım
CİHATÇILAR, İSLÂMCILAR VE SELF-SÖMÜRGECİ AYDINLAR

CİHATÇILAR, İSLÂMCILAR VE SELF-SÖMÜRGECİ AYDINLARBeyaz Türk aydını, bütün Ortadoğu’da ve Türkiye’de ana tehdit olarak “cihatçılar”ı ve “İslamcı teröristleri” görüyor. Bunların oryantalistler kadar bile ahlakı yok! İdlip’te yakından gördüm. Milyonlarca insan Halep ve Şam gibi tarihi güzel mekanlarını ve yurtlarını bırakıp çamur ve sefalet içinde yaşıyorlar.

Onlarca yetim yurtları yükseliyor. Binlerce yetim çocuk ve dul kadın hayatının sillesini yemiş. Cihatçı dediği insanlar çoğunlukla bunların çocukları. İsyan ve terörle Esed rejiminin katliamlarına, bombalarına ve zalimliğine karşı savaşıyorlar. Teolojik argümanlarına ve çıkış noktalarına karşı her zaman tepki gösterdim. Cihadi hareketleri her zaman eleştirdim. Ama bunların doğduğu sosyolojinin sefaletini ve zulmünü görmeyen bir dilsiz, kalpsiz ve hissiz insan da olmaktan Allaha sığınırız.

Self-sömürgeci aydın, tonla argümanla cihatçıları ve “terörist” İslamcıları tehdit diye sıralarken şehirlere, ailelere, çocuklara ve doğaya uçaklarıyla bombalar yağdıran zalim devletlere tek laf etmiyor. Devlet üzerinden en büyük terörü bölgede yapan Suriye rejimi, ABD, PKK ve Rusya’ya tek cümle sarf etmiyor. En gelişmiş bombalarla hayatları cehenneme çeviren, toplumları savuran, dünyalarını ve yurtlarını onlara dar eden bölge rejimlerine ve küresel emperyalizme çıt yok! Dünya düzeninin sefil halinde en önce devletler mesul. Devletlerin ürettiği bombalar, geliştirdiği istihbarat ağları, kullandıkları gayri meşru yöntemler dünyayı kaosa sokuyor. İsyan buradan doğuyor. İsyanlar bu devletlerin çalışamamasından, krize girmesinden ve siyasetsizliklerinden doğuyor. Rüşvet mekanizmaları, oligark siyasetleri, hukuku hiçe sayan egemen aileleri, her çeşit kanunu kendine göre kullanan burjuvazi… Bu düzen artık “nizamı alem” değil, “nizamı şeytan”. Beşeri kozmosun kaotik halleri. Devletler isyan, terör ve kaosla mücadele ederek düzeni, adaleti ve harmoniyi sağlama amaçlarından uzaklaşıyorlar. Tam tersine isyancı gruplar, terör grupları ve profesyonel katillerden oluşan özel gruplar yetiştirerek dünya toplumlarını ateşe veriyorlar. En çok “dünyayı beşten ibaret sayan” iradeler bunu yapıyor. Beşin dışındakilere bunu yapıyorlar. Beşin içinde yer almayan İslam toplumlarına karşı acımasız bir biçimde yapıyorlar.

Bizim Nişantaşılı, beyaz Türk self-sömürgeci aydının umurunda değil bunlar. İdlip’te çamurların ve savaşların çöplüğü içinde yaşayan halk umurunda değil. Demokrasi ve hukuk sadece kendi beyaz sınıfı, egemenleri, çağdaş kitleleri için değerli. Ortadoğu, zaten onun olmak istediği modern Batı’nın ötekisi. Hatta onun dünya düzenindeki ötekisi. Zalim rejimler, emperyalist küresel güçler ve en gelişmiş modern rejimlerin her şeyi yapmalarını meşru görüyor. Çünkü varlığı bunlara bağlı. O nedenle onlara itiraz etmiyor. Onların ürettiği devasa kötülükleri görmüyor. İnsanları cihatçı yapan, isyancı İslamcı yapan ve terörist yapan bu yapıları ve ekonomileri gördüğü yok.

Sömürgeci self-aydın, Türkiye’nin belasıdır. Türkiye’ye yabancılaşmıştır, mankurtlaşmıştır. O nedenle kendi toplumsal gerçekliğine karşı tamamen yabancıdır. Yabanidir. Ancak ona görünen onun dışındaki kültürün, inancın ve toplumun yabaniliği. Bu nedenle her çeşit aşağılama ve damgalama hakkını kendinde görüyor. Aslında yaptığı şey “küresel devşirmelik”. Küresel emperyalist ve modern tahakkümcü düzenlerin devşirmesi. Toplumuna ve nizamına inancını kaybeden, başka nizamların kapısında köpekleşmeye can atan bir devşirme türüdür bu.

Ey kendi sosyal varlığına ve memleketine yabancılaşan mahluk! Neden Ortadoğu’ya her gün attığı bombalarla insanların dünyasını başlarına yıkan Esed Rejimi’ne, Rusya’ya, ABD’ye tek kelime etmiyorsun? Neden bölge devletlerini adaletle hükmetmeye, adil ekonomik paylaşıma ve siyasal katılıma çağırmıyorsun? Neden cihatçıları üreten bu siyasi ve ekonomik yapıları sorgulamıyorsun? Neden İslamcıları terörist sıfatıyla anıyorsun? Neden İslamcıları terörize eden darbeci diktatörlere bir sözün yok? Sende cevap verecek yürek yok. Ben cevap vereyim: Çünkü self-sömürgeci aydın konformist. Zihniyeti, ruhiyatı ve içtimaiyatı konforun mahkumiyetinde. En zengin mahallede, en zengin araçlarla, en zengin tatillerle, en zengin güvenlik yapılarıyla yaşar. Sonra da fukaraların, zalimden tokat yiyenlerin ve hayatları ellerinden çalınanların içinden çıkan isyancılara efelik taslıyor. Senin sahtekâr efeliğin, küresel devşirmeliğinden. Sen kim, efelik kim! Efe, bu topraklarda haksızlığa karşı meydan okuyan, adalet için ortaya atılan ve cesur olan tiptir. Cesur ve adil, Türk erkeği arke tipi. Emperyalizme karşı kavga veren tarihsel Egeli erkek tipi. Sen ise paralı tetikçisin, devşirmesin, ülkene yabancılaşmışsın, dininden firar etmekle kalmayıp ona düşman kesilmişsin.

Yazının kaynağına ulaşmak için tıklayınız.

Yazar: Ergün Yıldırım
06-10-19
E mail: yenisafak.com
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
CİHATÇILAR, İSLÂMCILAR VE SELF-SÖMÜRGECİ AYDINLAR
Online Kişi: 23
Bu Gün: 376 || Bu Ay: 9.632 || Toplam Ziyaretçi: 2.221.584 || Toplam Tıklanma: 52.168.072