İDEALİSTLER HAYATIN GERÇEKLERİNİ AŞAN İNSANLARDIR

ÂYET-İ KERÎME

Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.

Bakara, 120.

HADÎS-İ ŞERİF

Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.

Müslim, Rikak, 99.

SÖZÜN ÖZÜ

Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.

İsmet Özel

Kategori : İKTİBAS / Muhtelif Mevzûlar, Yazarlar, Yazılar

Okunma Sayısı: 1084

Yazar: Remzi Çayır

İDEALİSTLER HAYATIN GERÇEKLERİNİ AŞAN İNSANLARDIR

İDEALİSTLER HAYATIN GERÇEKLERİNİ AŞAN İNSANLARDIR İdealizm ile Realizm Çarpışınca...

Hayat hep umduğumuzu sunmaz. Çoğuz kez hayatın dayattıklarıyla, inandığımız, hayallerimiz karşı karşıya gelir... Apışıp kalırız.

Ne yapacağımızı bilemez halde, kararsızlık içinde yalpalayıp dururuz.

Ancak öyle inanmış ve hayatını imana adamış insanlar vardır ki, dünyanın gerçekleri realizm diye bize dönen süngüleri, imanın idealizmi ile püskürtürler.

Hesap yapmazlar, matematiğe başvurmazlar. Kazanmanın ölçeğini, dünyalık tartılara mahkûm etmezler.

Aslında Allah yolunda cenneti dünyada kurmalı, adaleti ayakta tutmak için can verenlerin kazandığı bir sistem... Şehitlik... Ölmemek... Diri olmak.

Davanın özü ve sözü... Zamana, şartlara göre şekillenmeyen akideler... Dava bu.

Hayatı kendi inandığa göre değiştirmeyi amaçlayan bir yaklaşım... Dava adamlığı.

Şartların değişmesiyle, inandıklarını değiştiren, halini farklılaştıranların umutları ve iddiaları olamaz.

Dolu da yağsa, sel de aksa, ektiklerimizi alıp götürse siz dönüp yeniden yeryüzünü yeşertmenin gerekleriyle hareket edersiniz, Allah’ın halifesi olmaya adaysınız.

Umutla korku arasında yaşamak güzeldir.

Pervasızca öfke ile... Arzuların patlamasıyla yol alanlar, dünyanın kabarmasına yenilirler. Mazlumiyetin sözcülüğünü yapanlar, depremleri metanetle ve şükürle karşılarken, durup tefekkür ederler.

Ve zamanı müsavi olmaktan kurtarırlar.

Realizmin dayattığı zorlukları, insanın kendisi yok eder, alt eder.

Dünyanın meşakkati, zorluğu, güçlüğü, insanı çukura atarsa ve boğarsa insan hüsrandadır. Allah’ın birliğinde kurtuluşu bulanlar, Allah’ın gölgesinde medeniyet kuranlar, hayatın gerçeklerine boyun eğmezler.

Müslüman için elbet hayatın resmi gerçekliği vardır. Lakin inancın reddettiği yaklaşıma ram olamazlar, boyun eğemezler.

Yazının kaynağına ulaşmak için tıklayınız.