EBÛ YAKUB İSHAK NEHRECÔRÎ (rahmetullahi aleyh) DEN ALTIN SÖZLER)

ÂYET-İ KERÎME

Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.

Bakara, 120.

HADÎS-İ ŞERİF

Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.

Müslim, Rikak, 99.

SÖZÜN ÖZÜ

Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.

İsmet Özel

Kategori : / ŞU GİDENLER (Tasavvuf Büyüklerinden Levhalar)

Okunma Sayısı: 4311

Yazar:

EBÛ YAKUB İSHAK NEHRECÔRÎ (rahmetullahi aleyh) DEN ALTIN SÖZLER)

-Doyması yemekle olan hep açtır, zenginliği malla olan hep fakirdir, ihtiyacı halka arz eden mahrum kalır, işinde Allah’tan yardım istemeyen sürekli olarak başarısızlığa mahkum olur,

-Şükrettiğin sürece nimete zevâl yoktur, nankörlük yaptığın sürece nimete bekâ yoktur.

-Dediler ki:

-Siyasetin ve kendini mâhirâne kullanmanın esâsı az yemek, az uyumak ve nefsânî arzuları terk etmektir.

Neş’eyi şöyle tarif eder:

-Neş’e şu üç haslettir:

1-Allah’a ibâdet ve tâattan hâsıl olan neş’e.

2-Halktan uzak, Hak’la yakın olmaktan hâsıl olan neş’e.

3-Halkın zikrini unutup izzet ve celâl sâhibi olan Allah’ı zikretmekten hâsıl olan neş’e.

Allah sebebiyle vücuda gelen neş’enin nişânı şu üç şeydir:

Birincisi kulun dâimâ tâatte olması.

İkincisi dünyadan ve dünyacılardan uzak durması.

Üçüncüsü halkı gözetmemesi, Hak Teâlâ için yaptığı bir şeyle sadece onun rızâsını gözetmesidir.

Ebu Yakup İshak Nehrecôrî Rahmetullahi aleyh buyurdular ki:

-Namaz kılıyorum ama bunun hazzını ve halvetini gönlümde bulamıyorum.” buyurdular. Tabii, gönül O’nu sadece namazda taleb ederse halâvet bulamaz. Nitekim meşhur meseldir, merkebe yokuşun dibinde arpa verirsen yokuşu aşamaz.

Ebu Yakup İshak Nehrecôrî şöyle buyurmuştur:

-Tavaf esnasında tek gözlü bir adam gördüm. “İlâhî, Sen’den sana sığınırım.” diye duâ ediyordu. “Bu ne biçim duâdır?” diyenlere dedi ki:

-Bir gün gözüme hoş gelen birine şöyle bir bakıvermiştim. Havadan inen bir yumruk evvelâ görmekte olan gözümde patladı ve gözüm bu hâle geldi. Bu esnâda bir sesin şöyle dediğini işittim:

-İbret gözüyle baktın, biz de sana gayret okunu attık. Şâyet şehvet gözüyle baksaydın hiç şüphe etme ki hicran okunu atardık. Yani bir bakışa bir sille. Eğer sen artırırsan biz de artırırız.

Ebu Yakup İshak Nehrecôrî Rahmetullahi aleyh tevekkül bahsinde şöyle buyurmuştur:

-Hakîkî mütevekkil zahmet ve külfetinden halkın âzâd oldukları kimselerdir. Başına gelen şeyler sebebiyle kimseden şikayetçi olmadığı gibi mahrum kaldığı şeyler sebebiyle de kimseyi kötülemez; çünkü o men’ ve atâyı Hak Teâlâ’dan gayrısından görmez.

Ebu Yakup İshak Nehrecôrî Rahmetullahi aleyh tevekkül bahsinde şöyle buyurmuştur:

-Ârif Allah’tan başkası için gam çeker mi?

Dedi ki:

-Ârif, Allah’tan başka hiçbir şey görmez ki gamını çeksin.

Dediler ki, “Ârif hangi gözle bakar?”

Buyurdu ki: “Fenâ ve zevâl gözüyle…”

Ebu Yakup İshak Nehrecôrî Rahmetullahi aleyhe tasavvuftan sordular. Buyurdu ki, “Tasavvuf bezm-i eleste duyulan hasrettir.” Tasavvuf ehli ise, onlar geçip gitmiş olan bir ümmetti; kazandıkları kendilerine.

Sohbetin alındığı kaynağa ulaşmak için tıklayınız.