DİL KALESİ Kategorisine Ait Yazılar |
Kendi diliyle düşünemeyen bir millet, kendi geleceğini de başkasının eline bırakmış demektir |
Bir ülkenin kaybettiği toprak geri alınabilir; ama kaybolan dil bir daha kolay kolay dönmez. Çünkü dil, sadece kelimelerin toplamı değildir; o, bir milletin hafızası, düşüncesi, inancı ve varoluş tarzıdır. Toplumların kökleri dille tutar, medeniyetler dille filizlenir. Dil zayıfladığında düşünce bulanır; düşünce bulanırsa iman, ahlak ve irade de zedelenir. Devamı...
|
Kişiliğimizi kimliğimizi konuştuğumuz kelimeler belirler |
“Ana dilimiz, ata mirasımız Türkçemiz, geleceğe güvenle bakmamızı sağlayan, milletimizin en sağlam teminatlarından biridir.
Milletimizin varlığının sembolü, kültürümüzün ve medeniyetimizin, edebiyatımızın ve sanatımızın ortak mecrası olan dilimiz, bugün de birlik ruhumuzu pekiştiren en sağlam köprülerimizden biridir”. Cumhurbaşkanı R. Tayyip E Devamı...
|
DİL DÜZLEŞMESİ |
Seyredenler iyi bilirler. Eski Türk sinemasının Türk edebiyatıyla güçlü bir bağı vardı. Özellikle içtimai sorunları ele alan filmlerde konu tespitinin yanı sıra karakterler ve konuşmalar güçlü edebî tahkiyelerin görselleştirilmiş hali gibiydi. Yeşilçam sonrasında Türk sineması peyderpey edebiyattan özellikle hikâye geleneğinden Devamı...
|
TÜRKÇENİN YAĞMALANMASI |
Türkiye’de üzerinde en çok durulması gereken meselelerden biri sanırım Türkçenin son yüz elli yıldaki dönüşümüdür. Osmanlı’nın son döneminde kitle iletişim araçlarının ortaya çıkmasıyla başlayan dilde sadeleştirme temayül ve hareketi, Batılılaşmanın resmî ideoloji haline geldiği Cumhuriyet döneminde Türk&cce Devamı...
|
DİLİMİZE SAHİP ÇIKMAK ZORUNDAYIZ |
Sosyal medyada Üsküdarlı Hafız Ali Efendi’nin Baki Süha Edipoğlu’nun “Yedi Tepeden Yankılar” adlı radyo programındaki röportajına denk geldim. 1963 yılına ait bir ses kaydı bu.
Sonra Cemil Meriç’in 1975 tarihinde TRT kanalında yaptığı bir konuşmayı da ben yayınlamıştım.
Bu iki videoyu kaç kez izledim sayısını unuttum. Öyle ki çıkan her keli Devamı...
|
EDEBİYAT DEVRİMİ |
Kurtuluş Savaşı’ndan ve iç iktidar mücadelelerinden galip çıkan Kemalistler, Cumhuriyet’i kurduktan sonra yeni bir toplum inşasına girişirler. Yeni bir toplum, hayatın her alanında çok radikal değişiklikleri gerekli kılar. Dil ve edebiyat da bu alanların başında gelir. 1920’lerin sonu 1930’ların başında, eski ile bağı koparmak ve tamamen hayallerdeki toplumu yaratma Devamı...
|
HER SÖZÜN VARDIR TÜRKÇESİ |
Dilimiz uzun yıllar boyu bilimsel metinlerde Arapçanın, edebi metinlerde Farsçanın etkisi altında kalmıştır. Anadolu Selçukluları zamanında bu iki dilin gölgesi altında kalan Türkçemizin yerine resmi yazışmalarda Farsça kullanılmıştır. Bu etki, Osmanlı Devleti’nde daha garip bir duruma bürünmüş, resmi yazışmalarda üç dilin bir araya gelmesi Devamı...
|
DÎVÂNÜ LUGATİ'T-TÜRK VE SÖZLÜK GELENEĞİMİZ |
Alman düşünür Martin Heidegger’in Türkçeye “Dil varlığın evidir.” şeklinde tercüme edilen meşhur bir sözü vardır. Bu cümle, asırlar önce Hacı Bektaş-ı Veli’nin dilinden çıkan “Eline, beline, diline sahip ol!” şeklindeki sözü hatırlatır bize. Hünkâr’ın bu vecizesi, yalnızca günlük hayat Devamı...
|