ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : / MAÂRİF (Eğitimle İlgili Yazılar)
Okunma Sayısı: 3528
Yazar: Mustafa Yahya Coşkun
TALEBELERE BURS KAZANMA TEKNİKLERİ

İslâmcılar nasıl burs verir?

Öğrencilik hali herkesin malumudur... Gittiğin yerden dönecek paran yoktur. Çoğu zaman yiyecek yemeğin yoktur. Hülasa var olan tek şey yokluktur. Bu yoklukta öğrencinin sarılacağı yegane şey burstur. Ancak burslar sayesinde ayakta kalınabilir. Bu burslarla okumaya devam edilebilir. Fakat bunun için önce bursları bulabilmek lazım.

Burs mevsimi başlayıca öğrenciler havayı koklamaya başlar. Burunlar burs kokusu alır. Kokuya; bursun bulunduğu kişi ve kurumlara doğru yavaş yavaş ilerlenir. Öğrenciler arasında bir bilgi akışı başlamıştır artık: “Şurası burs veriyormuş, burası burs verecekmiş” diye... Bu bilgiler doğrultusunda çantasını kapan öğrenci, daha önceden hazırlamış olduğu; öğrenci belgesi, ikametgah ilmuhaberi ve babasına ait maaş bordrosu ile yola koyulur.

Gidilecek yere göre kıyafet seçimi yapmak elzemdir. Eğer Çağdaş Yaşamı Destekleyenlerden burs alacaksanız kot pantolonlu ve renkli tişörtlü olmanız gerekir. Tercihan uzun saçlı ve top sakallı olunmalıdır. (Not: Bu makalede konu edilen öğrenci erkektir) Eğer bir Nurcu esnaf abinin mekanına doğru yol aldıysanız kumaş pantolon ve beyaz gömleği tercih etmelisiniz. Kısa saç ve ince bir bıyık olmazsa olmazdır. (Cematten değilseniz bütün bu çabalarınızın boşa gitme ihtimali yüksektir)

Eğer Milli Görüşçülerin kapısını aralayacaksanız ömrünüzden ömür gidecek demektir. Bir burs koparana dek akla karayı seçersiniz. (Not: Burs almaya gideceğiniz günün Milli Gazetesine muhakkak bakın ve manşeti hıfz edin.)

Yok eğer son dönemin geç kalmış islamcılarından birine rastladıysanız işiniz daha da zor… Testi geçmeniz gerekmektedir. Kişisel gelişminiz ve kendinizi ifade ediş tarzınız mütekamil olmalıdır. Ve muhakkak gelecek vaadetmelisiniz. Çünkü size bir yatırım yapılacaktır. (Not: Bu yatırım daha sonraları nakte çevrilecektir.)

Diyelim ki burs bulma safhasını başarıyla geçtiniz. Muhatabınızın gözüne burs verilebilecek bir öğrenci olarak göründünüz. İlk karşılaşacağınız soru şu olacaktır: “Başka bir yerden burs alıyor musun?” Bu soruya hazırlıklı olmak gerekir. Bu soruya cevap verirken yalan söylemenin caiz olup olmadığı münakaşasına girmeyeceğim ama cevabınızda başka bir yerden burs aldığınızı söylerseniz o günkü çabalarınız da boşa gitti demektir. İçinizde biriken cümleleri de söyleyemezsiniz ki: “Ulan vereceğin elli lira burs. Başka yerden almazsam nasıl geçineceğim?” Bu kendinize saklamanız gereken bir cümledir…

Usta bir manevrayla buradan da sıyrılmış olun. Asıl zulüm şimdi başlıyor demektir. Her ay o kapıya gideceksiniz. Muhatabınızın nasihatlarını can kulağıyla dinleyeceksiniz. Hayata dair bütün incelikleri ondan öğreneceksiniz. (“Aldığınız bursları unutmayacaksınız ve zamanı gelince siz de burs vereceksiniz.” Bu cümleyi duyunca içinizden gelen “senin gibi burs vermeyeceğim” isyanını aşikar etmeyin.)

Bir müddet sonra diğer kurbanlarla birlikte birbirinize bakıp başınızı önünüze eğecek ve “Bitse de gitsek” diyeceksiniz. O elli liraya kavuştuğunuz an koşar adım dışarı çıkınca “Nankörlükle” suçlanacaksınız. Fakat siz bunu çoktan kabullenmiş olacaksınız.

Bütün bu sinir harbinden sonra muhtemelen bu burs doğru bir şekilde kullanılamayacaktır. Tasarruflu bir şekilde, bozdurup bozdurup harcamayı düşündüğünüz elli lira bir yemek masasında kalıverecektir.
...
Not: Bu yazı yazılırken genellemenin kolaycılığına sığınılmıştır. Ben öğrencileri hiç incitmeden ve onları rencide etmeden yüklü miktarlarda burs veren birçok müslüman tanıyorum. Adam gibi adam olan bu islamcılardan Allah razı olsun…

Daha önemli not: Kelam-ı kadimde birçok defa “Allah yolunda harcamanın” faziletlerinden bahsedilir. Müminlerin vasıfları sıralanırken “malları ve canlarıyla cihad edenler” örnek gösterilir. Tevbe 20, 44 ve 80’de, Hucurat 15’te ve Enfal 72’de olduğu gibi bu tasnifte önce mallar daha sonra canlar sayılır.

Allah yarattığı kulunu bilmez mi? Kulların eli cebine gitmeyeceğinden önce malına vurgu yapılır.

İnfakta cimrilik yapanlara da şöyle denir: “Cimrilik ettiğiniz şeyler kıyamet gününde boyunlarınıza dolanacaktır.”

Yazının tamamını okumak için tıklayınız.

 

NOT: Vurgular bize âittir.


Yazar: Mustafa Yahya Coşkun
22-01-10
E mail: mycoskun.ajanda@gmail.com
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
TALEBELERE BURS KAZANMA TEKNİKLERİ
Online Kişi: 31
Bu Gün: 7 || Bu Ay: 9.265 || Toplam Ziyaretçi: 2.220.844 || Toplam Tıklanma: 52.162.764