ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : / GEÇERKEN UĞRAYAN YAZARLAR
Okunma Sayısı: 3509
Yazar: S. BÜYÜKBAŞ
SEVGİLİ ANNELER VE BABALAR!

Başarının üç aktörü, iki de bedeli vardır:

1.Aktör: Talebeler(gençlik)

2.Aktör: Hocalar(Öğretmenler))

3.Aktör: Veliler(anne babalar)

Bir nevi bu denklem sacayağın üç ayağı mesabesindedir. Biri eksik olursa diğerlerinin hedefe ulaşması mümkün değildir. Fidan dikme hikâyesinde olduğu gibi:

Hikâye:                         

FİDAN DİKME

Bir tarlada üç adam müşterek fidan dikme faaliyeti icra ediyorlarmış. Birinci adamın görevi elindeki kazma ile çukur kazmakmış. İkinci adamın görevi kazılan çukurlara kendisine verilen fidanları dikmekmiş. Üçüncü adamın görevi ise dikilen fidanların çukurlarını elindeki kürekle doldurmakmış. İkinci adam görev mahallini terk eder. Birinci ve üçüncü adam görevlerini yerine getirirler. Ancak netice boşunadır.

Bu çalışmayı gören bir vatandaş çalışmaya bir mana veremez ve sorar.”Allah aşkına siz ne yapıyorsunuz, ben hâlâ anlayamadım. Cevap verirler. Biz üç kişiydik. İkinci arkadaşımız görev mahallini terk ettiği için çalışmamız bir netice vermiyor.

Başarının maddî ve mânevî olmak üzere iki de şartı vardır:

1.Manevi şartı: Başaracağına mutlaka inanmaktır. Talebe, hoca ve velilerimizin bu ortak gaye ve gayretle  mutlaka başaracaklarına inanmaları gerekir. Mefâhir dolu şanlı tarihimize baktığımız zaman ecdadımızın hangi zor şartlarda ne kadar büyük zaferler, muvaffakiyetler kazandığını görürüz ve ilham alarak başaracağımıza tam inanırız.

2.(maddi) şartı: Bedel ödemektir. Ben bu bedeli üç aktörün vazifeleri (borçları) olarak tarif ediyorum. Üç aktörün de vazifeleri (borcu) vardır: Vazifeler farklıdır, ama birbiriyle irtibatlıdır. Üç aktörden birisi vazifesini yerine getirmezse diğer iki çarkın çalışması ve başarması mümkün değildir.

Peki, öyleyse nedir bu vazifelerimiz?

1)Talebenin vazifesi: Talebe(Öğrenci) hedefli ve hevesli olacak. Talebe kendi istek ve istîdâdına(içindeki öz cevherine) uygun hedefini tayin edip hedefine ulaşıncaya kadar bitmez tükenmez azim, aşk, ve hevesle çalışacak.

2)Hocalarımız da(Öğretmenlerimiz) hedefine ulaşmak isteyen bu talebelerimizin hevesine nefes olacak, her dem ve dâim taze, yenilenmiş, heyecan verici, öğrenme arzusunu ateşleyen kuvvetli nefes sahibi olacak

3)Velilerimiz de okumak ve okutmak isteyen bu iki müstesnâ zümrenin mânevî destekleyicisi maddî kesesi olacak

VELİLERE TAVSİYELER

İnsan hata yapabilir. Önemli olan hata yapmak değil, hatada ısrar etmemektir. Çocuğunuzun hatadan kurtularak faziletli bir insan olmasını öğütleyiniz.

Çocuğunuzun, size yardımcı olmak ya da müstakil olarak iş yapmak için gösterdiği alâmetleri gözden kaçırmayın ve onu bu tür teşebbüslerinden dolayı teşvik edin, ödüllendirin.

Çocuğunuzun tecrübelerinden elde ettiği neticeleri rencide edici tarzda tenkit etmeyiniz. Onun bir şeyler yapma teşebbüsünü gönlünü kırmadan müspet yönlendirmelerle teşvik edin, mükafatlandırın. Çocuğunuzun yaşına, istidat ve kabiliyetine, gelişim seviyesine göre vazife ve mesuliyetler yükleyin. Muvaffak olması için rehberlik edin, teşvik edin  -isterse bir güler yüz ve tatlı sözle olsun- mutlaka mükâfatlandırın ki çocuğunuz üretici, teşebbüs ruhlu olsun.

Çocuğunuza inandığınızı, güvendiğinizi, sevgi dolu olduğunuzu hem söyleyiniz hem de hareketlerinizle hissettiriniz.

Çocuğunuza ulaşabileceği hedefler gösterin. Başarabileceği işler verin; ama mutlaka takip ve kontrolü elden bırakmayın.

Ceza vermek yerine ikaz ediniz. Samimi ilgi, alâka gösteriniz. Sizin sıcak ilginiz ve verdiğiniz değer onu utandırsın. Başarısı için teşvik ediniz. Başarılı olunca manevî taltifinizi ve maddî mükâfatınızı alenî olarak yapınız. 

Çocuğunuz belirli hataları sürekli yapıyorsa problemden ziyâde sebep ve neticesine odaklanınız. Çocuk bu hatayı niçin yapıyor? Bu hatadan kurtuluş yolu, çözümü nedir?

Onun adına düşünmek yerine, kendi başına düşünmesini öğretin. Doğruları, güzellikleri kendisinin bulmasına yardımcı olunuz, rehberlik yapınız, fırsat veriniz. Fırsatı iyi değerlendiren çocuk kendi doğrularına sahip çıkacak, aynı zamanda üretici ve teşebbüs ruhlu olacaktır.

Çocuğunuzun tercih hakkını kullanmasına izin verin.

Tatbik edeceğiniz cezayı hiçbir zaman korku, baskı ve tehdit vasıtası olarak kullanmayınız. Her insan ikâz şırıngasına her zaman muhtaçtır. İkâzlarınızın yapıcı ve müspet olmasına dikkat ediniz. Çocuğunuz hakkında söylediğiniz sözleri mutlaka yerine getiriniz.

Çocuğunuza zan ve medih de ölçülü olunuz. Aşırı  tenkit ederseniz kendinizden soğutursunuz. Aşırı övgü ve taltife giderseniz şımartırsınız. Övgü ve iltifatlarınızı içten gelen duygularla, samimi olarak yapınız. Bu çocuğunuzun uzun süre motive olmasını sağlayacaktır. Unutmayın ki, çocuğunuzun hisleri ve sezgileri çok kuvvetlidir.

Çocuğunuz hakkındaki beklentilerinizi açık bir dille, samimî bir üslupla belirtiniz.

 

Yazar: S. BÜYÜKBAŞ
14-02-10
E mail: s.bahadır@hotmail.com
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
SEVGİLİ ANNELER VE BABALAR!
Online Kişi: 34
Bu Gün: 361 || Bu Ay: 9.617 || Toplam Ziyaretçi: 2.221.538 || Toplam Tıklanma: 52.167.567