ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : İKTİBAS / Muhtelif Mevzûlar, Yazarlar, Yazılar
Okunma Sayısı: 4398
Yazar: Meryem Aybike Sinan
DUÂLARDA MI, BEDDUÂLARDA MISINIZ?

Dualar yüce Allah’a sunulan dilekçedir bir bakıma.

İki farklı dua biçimi vardır. Birincisi kendimizin yaptığı dualar, bir de başkalarının bizlere yaptığı dualar. Birincisini zaten sık sık yapıyor hatta her sıkıştığımızda özellikle de menfaatimiz mevzubahis ise daha sıklıkla dua ediyoruz.

Dualar önemlidir. Zira ruhumuzun güneş açması, yaralarımızın sağalması, bahçelerimizin yeşermesi, kalbimizin rahatlaması, ellerimizin nurla dolmasıdır dua.

Kendimizin dışında acaba ne kadar sıklıkla başkalarının dualarına mazhar oluyor adımız, dua edilecek birisi olduğumuzu düşünüyor muyuz? Duasız kalmak nasıl bir duygudur biliyor musunuz? Elleri dualı insanlarla münasebetiniz nedir?

Eski kültür ve medeniyet verilerine baktığımızda yapılan hür türlü iyilik ve güzellik, maddi değeri olanlardan tutunuz da, manevi iyilikler, hatta güzel bir söz, iyi bir hal, tatlı bir selamlaşmanın bile karşılığında “Allah razı olsun” sözcükleri dökülürdü dudaklardan.

Şimdilerde bunun adı “Mersi!dir”. Bu iğreti ve asla bizim coğrafyanın renklerini taşımayan sözcüğü sanırım biraz entel filan takılan bayanlar kullanıyor çoğunlukla.

Karşınızdaki biraz daha bu toprakların kokusunu üzerinde taşıyorsa “teşekkür ederim, sağ olasınız!” sözcüklerine muhatap olursunuz belki.  Beklersiniz, özellikle bekler yüreğiniz o öteleri çağrıştıran ve iyilik duygularımızı ayaklandıran, tazelendiren sözcükleri. Sanki “Allah razı olsun” sözcüğünü özellikle kullanmazlar bu tipten insanlar.

Oysa içten söylenmiş bir “Allah razı olsun” kalbimizin kandillerini yakmaya yeter de artar bile.

“Allah razı olsun, Teşekkür Ederim, Mersi, sağ olasınız!

Mesela dilenciler bu kelimelerin içinde en etkili olanını kullanıyorlar. Bir dilencinin “Mersi!” dediğini tahayyül edebiliyor musunuz?  Yaptığınız iyiliğin manevi hazzı bir anda kaybolup gidecektir. Soğuk ve anlamsız bir “Mersi!” için iyilik yapıldığına emin değilim açıkçası…

Hepimizin malumudur bizlere en çok dua eden kişi annemizdir. İşte bu yüzden Yavuz Bülent Bakiler annesinin ölümünden sonra şu dizelerde asıl yoksulluğunu ve yokluğunu anlatır gibidir:

         “Sensiz odalar bomboş

         Dualarda adım yok!

Bunun ne hazin bir duygu olduğunu annesini kaybedenler daha iyi bileceklerdir hiç kuşkusuz. Annelerimizin dışında bizlere içten bir duayı esirgeyen dostalara, arkadaşlara, tanıdıklara, bu güzel ve samimi dualarımızı sık sık hatırlatma babında da olsa kullanmayı ihmal etmeyelim.  Zira bu güzel ifadeler de özellikle yeni nesil arasında hızla kullanımdan düşüyor ve bizler hazin tablonun pek farkında değiliz!

         Duaları hayatımızdan çıkarmamak, günlük kullanıma sokmak gereklidir. Yarın amel defterimizde bizlere tek bir dua edilmemiş, tek bir iyiliğimiz yazılmamış, tek bir güzelliğimiz işlenmemiş olursa bunun müsebbibi biz olacağız başkaları değil!

         Günlük hay huy arasında muhabbet demlerini de unuttu yüreğimiz. Artık çevremizde sadıkane dostlarımız yok, içten sevenlerimiz yok, iyiliğimizi isteyenlerimiz yok, annemiz yok, babamız yok. Yalnız ve bir başınayız!

         Dualarımız azaladursun, beddualarımızın çoğaldığını söylemeye ise dilimiz varmıyor lakin bu öyle bariz bir şekilde hayatımızdaki negatif bir etkinin altında kolumuz kanadımız kırık sanki! Günlük telaşelerle her gün düzinelerce insanın kalbini kırıp, onların beddualarını alıyoruz belki de fark etmeden. Sürekli olarak kaybediyoruz aslında.  Besmelesiz başlayıp bitirdiğimiz her işin bize hayır ve saadet getirmediğini tecrübe ediyor ruhumuz erbabı.

         Yıllar önce sanatçı Yavuz Top’tan çok güzel bir Erzincan türküsü dinlemiştim. Sözlerini tam olarak hatırlayamazsam da diyordu ki türkü:

         “Beddua bilmem, güzel Mevlaya saldım ben seni”

         Ne kadar içten, ne kadar samimi ve sabır dolu dileklerdi bunlar, öylesine tesir etmişti ruhuma. Beddua etmemek ve sadece “Allah’a havale etmek”…

         Yine ünlü sanatçı Necdet Tokatlıoğlu’nun “dua” adlı şarkısının sözleri şu günlerde bugünün insanına yabancı gelecek cinsten dilekler değil midir:

          “Gitmesin gözlerinden pırıl pırıl arzular

         Eksilmesin yüzünde o tebessüm o bahar

         Tanrı seni korusun, kem gözlerden saklasın

         Ağartmasın saçını o geçen zalim yıllar!

          Şimdilerde böylesi güzel dileklerin artık sadece şarkılarda ve türkülerde kaldığını görmek hüzünlendiriyor, ruhumuzun kandilleri sönüyor bir bir, yüreğimiz acıyor.

          Bir de genç neslin beddualarına isterseniz bir göz atınız… Karşılaşacağınız tablo içinizi fena karartacak gibi görünüyor. İşte onların kullandığı beddualar:

         Allah seni kahretsin!

         Allah senin belanı versin!

         Allah cezanı versin!

         Geber!

         Evet, yeni nesil daha çok bu bedduaları kullanıyor. Beddua ederken bu dileklerin Allah tarafından gerçekleştirilmesi dilenirken ki bu sıkça kullanılıyor, ancak teşekkür edilirken sadece “teşekkür, mersi, sağ ol!” ifadelerinin kullanılması çok ilginç bir durum sahiden. Yani iyilik ifade eden minnet duygusunu anlatan sözcüklerimiz yavan, dayanaksız ve güçsüz ifadelerden seçiliyor!

         Zaman dua ve beddualarımızı bile çaldı bizden. Annelerimiz varsa dualarının içindesiniz bu garanti. Lakin bir anneniz yok ise sizin de “dualarda adınız yoktur” muhtemelen.

         Allah hepimizi duaların için bolca yer alan insanlardan eylesin.

         Muhabbetle efendim!

Yazının kaynağına ulaşmak için tıklayınız.

Yazar: Meryem Aybike Sinan
13-06-11
E mail: haber7.com.
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
DUÂLARDA MI, BEDDUÂLARDA MISINIZ?
Online Kişi: 7
Bu Gün: 397 || Bu Ay: 10.644 || Toplam Ziyaretçi: 2.224.196 || Toplam Tıklanma: 52.197.279