ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : / TEFEKKÜR
Okunma Sayısı: 3471
Yazar: Yusuf Kaplan
SÜRGÜN

Bizimle hiçbir ilgisi, ilişkisi olmayan yılbaşı olgusu, algısı ve kutlaması, daha önce de dikkat çektiğim yakıcı bir gerçeği bir kez daha doğruluyor: İçinde oraya buraya doğru sürüklendiğimiz çağ, hakikatin yitirildiği bir çağ değil yalnızca: Hakikatin yitirildiği hakikatinin de yitirildiği bir çağ: İnsan, salt varoluşunun anlamını yitirmekle malul değil çağımızda. Varoluşun/un bir anlamı olduğu gerçeğini yitirmekle de malul, aynı zamanda.

Bir bunalımlar çağının tam ortasında, dindirilemeyen ama görülemeyen yakıcı, yıkıcı, yok edici ve insanı oraya buraya savuran bir anafor hâlini, oraya buraya sürükleyen bir sürgün hâlini yaşıyor insan: İnsan, isyanda değil sadece, nisyanda / unutma ve "kış uykusu"nda. Nisyanı1 bile insanı isyana sürükleyebilecek bir nisyan aslında.


* * *
İnsanlık tarihinin daha önceki dönemlerinde benzerine rastlanmayan çok katmanlı bir bunalımlar çağı bizim çağımız: Bütün çağları, bütün çağrıları ağlarına alan, bağlarıyla bağlayan ve boğan, anlamsızlaştıran ve değersizleştiren bir dekadans2, bir dekadansla dans ânı. Anlamsızlığı anlamlı, değersizliği değerli kılan topyekûn bir türbülanslar/ alt üst oluşlar, savruluşlar, estetize yok oluşlar, pornografik ayartılar, "sessiz" ama ışıltılı uyutuluşlar ve yutuluşlar zamanı.

İnsanın fıtratı bu kadar tarumâr3 olmamıştı hiçbir zaman. İnsan, kendisine ve kendisinden bu kadar uzaklaşmamıştı hiçbir ân. İmajların, imaj üreten makinaların "dünya"yı insanın evine, evinin içine kadar getiriverdiği, yakınlaştırdığı bir zaman diliminde, insan, sürgit kendinden uzaklaştığı, evsizleştiği, yersiz-yurtsuzlaştığı, kendisine, tabiata ve tabiî, Tanrı'ya, özetle sürgün yiyerek hakikate yabancılaştığı postmodern bir absürdlükler4 ve ayartılar, parodiler5 ve pastişler6, izafilikler ve nihilizmler7 çağında imajların güdümünde oraya buraya doğru sürüklenip duruyor. Bir türlü bitmek bilmeyen çok yönlü, çok katmanlı bir sürgün hâli yaşıyor: Işıltılı ve ayartıcı, haz'la ve hız'la uyutarak, uyuşturarak bayıltıcı ve yok edici imajların pençesinde ve peşinde sürgününe koşuyor: Oysa bilmiyor ki, insan, ışıltıcı ve ayartıcı imajlar, hiçbir zaman, gerçeğe, hele de hakikate, nüfûz edemez; yalnızca indirger, tarumar ve yok eder hakikati de, insanın hakikatini de.


* * *
İnsanlık tarihinde daha önce bir benzeri görülmeyen bir "fırtına"dan sözediyorum: Önceleri, "fırtına"lar, daha çok dışarıdan gelirdi; kasıp-kavurur, yakıp-yıkardı: Bir dış patlama / explosion yaşardı insanlık, daha çok da insanlığın bir bölüğü: Moğol istilâcılarının, Roma lejyonerlerinin, Haçlı sürülerinin estirdiği fırtınalarda, Haçlıların çocuklarının modern sömürgecilik saldırılarında olduğu gibi, dışarıdan yapılan ve yaşanan fizikî bir saldırıydı bu: Esen kış rüzgârları, sert ve dondurucu olurdu.

Ama şimdi, ilk kez, metafizik bir felâketle sonuçlanan, insanın iç dünyasını, en derin yapısını alt üst eden kavurucu, ayartıcı, ayartarak yok edici benzersiz bir iç patlama, insanın iç dünyasını yangın yerine, cehenneme çeviren bir "implosion"la8 karşı karşıya. Tanrı fikrinin yitirildiği, tabiatın düzeninin tahrip edildiği, insanın iç ve dış dünyasının en muhkem, en korunaklı, en dayanıklı derin ve engin yapılarının yerle bir edildiği, ruhunun delik deşik edildiği ontolojik9 bir yok oluş, sürgit uzayan ve hiçbir zaman görülemeyen metafizik10 bir sürgün hâli yaşıyor insan, bütün insanlık.

Yazının devamı için tıklayınız.

1 nisyan: Unutma.
2 dekadans: Gerileme, yozlaşma, inhitat.
3 târumar: Darmadağın.
4 absürd: Acaip, tuhaf.
5 parodi: Ciddî bir eserin gülünçleştirilmiş taklidi.
6 pastiş: Bir sanatkârın eserini taklîden meydana getirilmiş eser; nazîre.
7 nihilizm: Felsefede hiççilik.
8 implosion: İçe çökme, içe doğru infilâk.
9 ontolojik: Varlık bilgisi ile alâkalı.
10 metafizik: Fizik ve madde ötesi; mânevî.


Yazar: Yusuf Kaplan
01-01-12
E mail: yenisafak.com.tr
 
 
Yorumlar: 1
Fuat Özgen
Teşekkür
Tarih : 02-01-12

Değerli yazara yozlaşma hakkında yaptığı vurgudan dolayı teşekkür eder; eline sağlık, kalbine kuvvet dileriz. Bununla birlikte nefis çorbaya düşmüş kıl misali iştah bozan o Noel torunlarından alınma kelimeleri kullanmadığı ve safkan Anadolu evladını dipnotlara müracaat etmeye mecbur bırakmadığı takdirde daha tutarlı olabileceğini de hatırlatmayı dostane bir vazife telakki ederiz.

 
SÜRGÜN
Online Kişi: 18
Bu Gün: 281 || Bu Ay: 9.538 || Toplam Ziyaretçi: 2.221.339 || Toplam Tıklanma: 52.166.059