ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : İKTİBAS / Muhtelif Mevzûlar, Yazarlar, Yazılar
Okunma Sayısı: 3913
Yazar: Mustafa Durdu
SANSÜRSÜZ HAYÂLLER

Vaktiyle bir avuç içkici adına içki serbestisini getiren yasanın iptal edilmesi olarak iyi niyet değerlendirmesinde bulunabileceğimiz düzenleme nihayet meclisten geçti.

Şurası mutlaka bilinmesi gerekir ki içkicilerin hoşlanmadığı bu düzenleme içkicilerin kıblesi olan AB standartlarına uygun olduğu için çıkarıldı. Tıpkı zinanın suç olmaktan çıkarılması ve domuz etinin serbest bırakılması hadisesi gibi.

Buna rağmen içkiciler ve blumum dünyacılar menfaatlerine, nefislerine ve şehvetlerine ters düştüğü için yegâne hüküm sahibi (!) olarak tanıdıkları AB’ye bile karşı geliyorlar. Yani kendi helvadan ilahlarını yemeye bile cüret ediyorlar. İşlerine gelince böyle, işlerine gelince öyle!

Görünen o ki daha uzun bir zaman İslâm’ın direktifleri yerine getirilmeyecek. Bununla birlikte, yapılan anketlere göre Türkiye’de halkın %15’İ Allah’ın hükümleri ve peygamberin sünneti ile idare edilmek istiyor. Bu şu demek, bu %15’lik kesim ile Doğu’da Riyad ve Tahran’a Batı’da Belgrad ve Roma’ya bile İslâm sancağı dikilir.

Şimdi gözümüzü kapayalım ve aydınlık gelecek için bir hayal kuralım. Hayalimizi biraz uzun vadede kuralım ki dosta güven, düşmana korku versin! Geleceği Allah’tan başka kimse bilemez. Biz sadece gelecek on yılın hayalini kuralım. Şöyle bir tablo olabilir mi acaba?..

(Yıl 2021, yıllardır yeni anayasayı hazırlayamayan TBMM, İslâm hükümlerini temel alan Teşkilât-ı Esasî’de uzlaştı.

1 Kasım 2022, bürokrasinin sultası tamamen sona erdi.

17 Şubat 2023, İstanbul’da düzenlenen ekonomi zirvesinde son yüz yıllık dönemde bazı dönme ve sabatayistlere hediye olarak takdim edilen veya müstekbirlerce talan edilen hazine arazileri ve çeşitli vakıfların gayrimenkulleri sahiplerine iade edildi.

3 Mart 2024, TBMM’nin şahsımanevisinde mündemiç olan halifelik kurumu yeniden payidar oldu.

20 Nisan 2024, İslâm esaslı Teşkilat-ı Esasî’de yeni düzenlemeler yapıldı.

2024, suç işlemeyi özendiren, kısası kaldırarak eli kanlı canileri hapishanelerde besleyen İtalya kökenli ceza kanunlarını işleten kurumlar yerine mazlumları sevindiren, suç oranının düşmesini sağlayan Şeriyye Mahkemeleri  yeniden açıldı.

3 Mart 2024, misyoner okulları kapatılarak “Teksiritedrisat” kanunu yürürlüğe girdi. Böylece eğitim ve öğretim çeşitlendirildi.

2025, uyguladığı faizlerle çiftçilerin kanını emen Tarım Kredi Kooperatifleri kaldırıldı yerine çiftçilere faizsis destelemelerde bulunan Tarım Kooperatifleri kuruldu.

17 Şubat 2025 milleti canından bezdiren onlarca kalem vergi yerine insanı zora sokmayan şer’î vergiler ihdas edildi.

25 Kasım 2025, sarık ve takke gibi serpuşlara uygulanan yasak kaldırıldı.

30 Kasım 2025, mason locaları ve bütün modern ve geleneksel türbeler kapatıldı.

2025-2035, İslâm aleminin ortak takvimi olan Hicrî takvim kabul edildi ve alaturka saat kullanımı özendirilmeye başlandı.

2026-2034, Türk kadınına İslâm’ın tanıdığı haklar iade edildi ve bedenleri metalaştıran her türlü eylem ve yayın yasaklandı.

17 Şubat 2026, muharref Tevrat’a dayanan İsviçre Medenî Kanunu lağvedilerek Kur’an ve sünnete dayanan yeni Mecelle kabul edildi.

28 Mayıs 2027, yabancılardan ziyade Müslüman iş adamları için Sanayi Teşvik Kanunu kabul edildi.

1 Kasım 2028, İslâm âleminin ortak alfabesi olan Kur’an alfabesi kabul edildi. Bütün yurtta okuma seferberliği başlatıldı.

12 Temmuz 2032 Türk Dil Kurumu’nda reform yapıldı, uyduruk kelime ve deyimler lağvedildi. Bin yıldır kullanılan kelime ve tabirler basın yayın organlarında yeniden kullanılmaya başlandı. Türk dünyasının ortak dili Türkiye Türkçesi oldu.

26 Kasım 2034, millete vaktiyle icbar edilen genel ahlaka aykırı soyadlarının kullanımı yürürlükten kaldırıldı. İsteyen her vatandaşın aile soyunun adını ve unvanını ifade eden soyadlarını alabilmesinin yolu açıldı.

3 Aralık 2034, şer-i şerifin tasvip ettiği örfe uygun kılık ve kıyafet kabul edildi.

14 Kasım 2034, Ayasofya başta olmak üzere haksız yere gasp edilmiş bütün camiler yeniden ibadete açıldı. Harap olmuş cami ve külliyeler onarıldı. Cemaati olmayan kiliseler müze yapıldı. Türkiye böylece tam bağımsız bir İslâm ülkesi olduğunu ispatladı.

2035, Kudüs kurtuldu. Orta Asya, Afrika, Myanmar, Pakistan, Doğu Türkistan ve Kafkaslardaki istilacılar püskürtüldü. Afganistan’daki Haçlılar bertaraf edildi. Mekke ve Medine, hâkimlerden hâdimlere geçti.)

İtiraf etmeliyiz ki biz Müslümanlar böyle güzel hayaller kurarak biraz daha beklemek zorundayız. Bunlar elbet bir gün gerçek olacak (inşaallah). Yeter ki herkes üzerine düşen görevi tam olarak yapsın!

Yazının kaynağına ulaşmak için tıklayınız.

Yazar: Mustafa Durdu
29-05-13
E mail: habervaktim.com
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
SANSÜRSÜZ HAYÂLLER
Online Kişi: 18
Bu Gün: 325 || Bu Ay: 6.342 || Toplam Ziyaretçi: 2.237.395 || Toplam Tıklanma: 52.313.598