ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : / DÜNYADA NELER OLUYOR
Okunma Sayısı: 2345
Yazar: Nagehan Alçı
ABD, PARTNERLERİNİ YENİDEN Mİ DİZAYN EDİYOR?

Ilımlı İslâm'ın sonu

On yıldır Türkiye-Amerikan ilişkilerinin arka planında hep kilit bir kavram durur. Bu kavram 'ılımlı İslam'dır. Her ne kadar şimdiki ABD yönetimi bunun artık geçerli ve istenilen bir kavram olmadığını iddia etse de hala akıllara gelen, Bush dönemine damgasını vuran bu kavram.

***
'Ilımlı İslam'ın fikir babası Graham Fuller. Bu isme dikkat. Amerikan istihbaratının önde gelen Ortadoğu, İslam ve Türkiye uzmanlarından olan Fuller,  CIA istasyon şefliği yaptı ve RAND adlı düşünce kuruluşunda çalıştı. Fuller, 'Gülen Hareketi'ne yakın bir isim olarak biliniyor.

***
Fuller'ın tezi şuydu: Türkiye'nin 'laiklik' vurgusu ve salt 'Batı ile iyi geçinme' ısrarı onu kendi içine hapsediyor, güçlenmesini önlüyor. Bu tezi geliştirmek için şöyle bir çıkarım yapıyordu: 'TC'nin 85 yıldır kendi çıkarlarını savunan bir aktör haline gelememesinin temel nedeni 85 yıllık yanılgıda gizli. Türkiye çağdaş medeniyetler seviyesine çıkmak için Batı'yı örnek alması gerektiğini düşündü. Bu politikayı tamamlayan ve TC'nin dış politikası haline gelen temel düstur 'yurtta sulh cihanda sulh'tur.' (Yeni Türkiye Cumhuriyeti adlı kitabından)

***
Yani Atatürk'ün 'yurtta sulh cihanda sulh' ilkesini askerin içeriye bakması, militarizmin yüksek olması ile eşanlamlı kullanıyordu Fuller. Türkiye'nin bundan çıkması gerektiğini söylüyordu.

***
Fuller'ı bugün hatırlatmamın çok önemli bir sebebi var: Perşembe günü bu köşede ABD Büyükelçisi James Jeffrey'nin İstanbul Dedeman Otel'de yaptığı konuşmanın detaylarını yazdım. O konuşmada Jeffrey 'Sizin başarınızın nedenlerinden biri Atatürk ve onun 'yurtta sulh cihanda sulh' söylemi' demişti. Atatürk'ün evrensel bir lider olduğunu dile getirip, bu ilkenin önemine değinmişti.

***
Jeffrey'nin söylediği, Fuller'ın iddiasına taban tabana zıt. Üstelik büyükelçi bu zıtlığı aynı terminolojiyi kullanarak vurguluyor. Fuller 'yurta sulh cihanda sulh' sizi içinize kapatır, askerin içeriye odaklanması anlamına gelir' diyor, Jeffrey ise özellikle bu ilke ile dünyaya örnek oluyorsunuz iması yapıyor.

***
Böyle bir değişiklik tek bir anlama geliyor:  ABD 'ılımlı İslam' politikasından tamamen vazgeçti. Atatürk'ü yeniden ve yükselen bir değer olarak görüyor. Bunu yaparken AK Parti Hükümeti'ni karşısına almıyor, onlarla iyi ilişkilerini sürdürüyor. (Jeffrey aynı konuşmada Davutoğlu'nun politikalarını övmeyi ihmal etmedi) Ancak aynı tavrı Gülen Hareketi için sergilemiyor.Bu hareketle arasına mesafe koyuyor. Onunla özdeşleşen 'ılımlı İslam' tezine karşıt bir tavır alıyor.

***
Bu tavrın ABD'ye nasıl yansıdığına ve Fethullah Gülen'in  yeni ABD yönetimi ile ilişkilerinin ne yönde geliştiğine dikkatli bakmak gerek. Ama ılımlı İslam'ı yadsırken hükümete olumlu mesajlar vermek anlamlı. Bu, ABD'nin AK Parti'yi Gülen hareketinden ayrıştırdığını ve AK Parti'nin Atatürk vurgusunu pekiştirerek devam ettiği sürece, ABD'nin desteğine sahip olacağını anlatıyor.

Yazının tamamı için tıklayınız.

NOT: Vurgular bize âittir.

AÇIKLAMA: Yazarın görüşlerine katılmak mecburiyetimiz yok; ama  dünyada -dolayısıyla Türkiye'de de- olup bitenler üzerinde tefekkür edecek okuyucularımıza farklı bir zâviyeden de bakabilme imkânı sunmak istedik. (Doğruluş)

AKŞAM

Yazar: Nagehan Alçı
30-01-10
E mail: nagehan@nagehanalci.com
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
ABD, PARTNERLERİNİ YENİDEN Mİ DİZAYN EDİYOR?
Online Kişi: 16
Bu Gün: 115 || Bu Ay: 1.498 || Toplam Ziyaretçi: 2.228.149 || Toplam Tıklanma: 52.235.396