ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : İKTİBAS / Muhtelif Mevzûlar, Yazarlar, Yazılar
Okunma Sayısı: 474
Yazar: Ergün Yıldırım
TANRILARIN MİTOLOJİLERİ, ALLAH'IN KISSALARI VARDIR

TANRILARIN MİTOLOJİLERİ, ALLAH'IN KISSALARI VARDIRMitoloji, mitbilim demek. Mitlerin kökenlerini, anlamlarını ve dönüşümlerini inceleyen bilim. Modernite ile beraber ortaya çıktı. C. Taylor, Malinowski, Frazer gibi antropologlar bu bilimi keşfetti. Freud gibi psikologlar bu bilimden epeyce yararlandılar. Freud, Odipus ve Elektra komplekslerini Yunan mitolojisinden üretti. Nietzsche ve Burckhardt gibi filologlar, Yunan mitolojisini araştıran ve bu konuda derinleşen şahsiyetler. Nietzsche’nin bütün felsefesi Yunan mitolojisinin tragedyasıdır adeta. Zeus gibi coşar, kavga eder, kadere hükmetmeye çalışır, gücü her şeyin üstünde tutar, sınır tanımaz. Üstün İnsan yaklaşımı Zeus arketipidir. Modern dönemde öldürdüğü Tanrı yerine icat ettiği yeni tanrıdır. Goethe de de farklı yansımalarıyla karşılaşırız. Schopenhauer, onun Yunan mitolojisindeki cinsel tatmini yaşamın ötesine taşıma düşüncesini sürdürdüğünü söyler. Aslında Faust, modern bir Prometheus. Zincire Vurulmuş Prometheus mitolojinin modern versiyonu. Trajedidir. Mutluluk için annesini öldürmeyi ve şeytan rehberliğinde hakikat yolculuğunu meşru gösteren bir bakış. Bu trajik mitoloji bütün Yunan Tanrılarının hayatında karşımıza çıkar.

Modernite, görünürde mite karşı. Onun akıldışı, bilim dışı, düşsel ve rüya alemiyle gerçekliği ayıramayan insan bilincinin dışa vurumu olduğunu söyler. Bunda bir hakikat payı da var. Mitoloji Çağı, bilim ve akıl çağının gerisine düşen ilkel toplumdaki insanın muhayyilesidir. Olağanüstü temelinde yürüyen bir bilinç var. Aslında bilinç de yok. Hegel’den bakarsak Sokrat ile beraber düşünce doğdu. Öncesinde mitlerin dünyası ve insanın mitler dünyasında gelişmeyen duyguları vardı. Pozitivizm bilim ve nesnel gerçekliği yüceltince bunların ötesinde yer alan bütün bilgileri, anlatıları ve olayları ret etti. Ancak bu işin bir yüzü. Oysa yukarıda da gösterdiğimiz gibi bir yandan Hristiyanlığa ve ortaçağ geleneksel yaklaşıma karşı mitolojiye reddiyeler dizildi ve mitoloji modern dünya görüşüne transfer edildi. Antropoloji, psikoloji, resim ve mimaride öne çıktı. Bugün Avrupa’nın herhangi bir müzesinde ya da tarihi eserlerinde Zeus baş aktördür.

Mitoloji, insan bilincinin nesnel hayatı kurgulaması. Varlığı muhayyilesinde üretmesi. Bu açıdan da mitoloji beşeridir. Beşeri kurgulardır. Semboller, teşbihler ve anlatılar beşeri muhayyilenin doğasından fışkırırlar. Yunan inancında mitoloji baskındır. Tanrılar da mitolojiktir. Homeros’un destanlarında ve Heseidos tragedyalarında bunu görüyoruz.

Kur’an kıssaları, mitolojik değildir. Bunu bizzat yine Allah bize söylüyor. Mesela, Hz. Davut Kıssası’nı anlatmaya başlamadan önce bunlar “hak haberler” diyor( Bakara, 252). Yani kıssalar, Kur’an’da bildirilen hak haberlerdir, hakikatlerdir. Beşeri kurmaca değildir. Her kurmacada “yalan”, çarpıtma, eğip bükme vardır. Ancak bunlar beşeri kurmacalardır. Kıssalar, tarihte olmuş veya olacak olaylar. Allah tarafından tebliğ, ibret, anlam ve amaç, tevhit için “kurgulanmıştır”. Allah kurgusu vardır. Nitekim ünlü tefsirci Zemahşeri de Allah’ın kurgusuna işaret eder. Onun teşbihleri, mecazları ve anlatımı bunu ortaya koyar. Ancak bu kurgu beşeri olandan bütünüyle farklı. Bizzat Allah kendisi “hak haberler” diye niteliyor. Bu haberler zaman üstü ve evrensel bir anlatım içine taşınıyor. Böylece bütün çağlara seslenebiliyor. Mitte de zaman üstü bir anlatım vardır. Bu açıdan benzerlik taşır. Ancak kimi benzerliklerden yola çıkarak ve temeli göz önünde bulundurmadan kıssalara mitoloji diyenler derin bir sapma içindeler. Çünkü onlar, “hak haber” mesajını es geçiyorlar. Kelamı beşeri bilinçle eşitliyorlar. Allah’ın hak haberlerini insan muhayyilesinin bir ürünü olan mitoloji ile aynı kefeye koyuyorlar. Bu da Kur’an’ın bir kısmını beşeri kabul etmek demektir. Kur’an’da kıssa ve mitoloji arasındaki farka işaret eden ifadeler de var. “Geçmişlerin esatiri” ifadesi budur. Allah, Mekke toplumundaki inançsızların Kur’an kıssalarına geçmişlerin mitolojisi dediğini söylüyor. Kur’an kıssalarına mitoloji/efsane demenin bir inkarcılık karakteri olarak ifade ediyor. Çünkü “hak haberler” inkar ediliyor.

Elbette Kur’an kıssaları tarih içinde Müslüman sanatçılar, mimarlar, edebiyatçılar ve şairler tarafından çeşitli efsanelerle genişletildi. Miraçnameler bunlardan biri. Bu eserler toplumun miraç inancını estetize eder ve onu çağının anlatımları içinde konseptleştirir. Zamanlar üstü bir dil içinde dokunulabilecek bir yakınlığa taşır. Mevlit okumalarında bunu hissediyoruz. Vahyin, Müslüman sanatçıların muhayyilesinde bir kültüre dönüşerek toplumu beslemesidir bu.

Mitoloji, yeniden keşfediliyor. Kimi ilahiyatçılar, Kur’an kıssalarını da mitoloji seviyesine indiriyor. Allah’ı da beşeri vasıflarıyla da öne çıkan (dikkat edin bu ilahiyatçılar, Allahtan kendileri ile eşit düzeyde konumlanan bir beşeri varlık gibi bahsederler) Yunan Tanrıları haline getirmeye çalışıyorlar. Sapmanın ve çarpıtmanın dehşet halleri…

Yazının kaynağına ulaşmak için tıklayınız.

Yazar: Ergün Yıldırım
22-06-20
E mail: yenisafak.com
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
TANRILARIN MİTOLOJİLERİ, ALLAH'IN KISSALARI VARDIR
Online Kişi: 28
Bu Gün: 398 || Bu Ay: 6.388 || Toplam Ziyaretçi: 2.215.553 || Toplam Tıklanma: 52.119.893