YENİ BİR MEDENİYET YÜRÜYÜŞÜNÜN KROKİSİ

ÂYET-İ KERÎME

Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.

Bakara, 120.

HADÎS-İ ŞERİF

Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.

Müslim, Rikak, 99.

SÖZÜN ÖZÜ

Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.

İsmet Özel

Kategori : / KÜLTÜR ve MEDENİYET

Okunma Sayısı: 3282

Yazar: Yusuf Kaplan

YENİ BİR MEDENİYET YÜRÜYÜŞÜNÜN KROKİSİ

Dünya bizi bekliyor

Soru: Gök kubbeyi nasıl inşa edeceğiz yeniden? Bu konuda somut önerileriniz var mı?

Yusuf Kaplan: Elbette var… Fütuhat-ı Medeniyye başlığıyla yayımlanacak 5 ciltlik medeniyet tasavvuru kitabının omurgasını bu mesele teşkil ediyor. Kitabın adını ilk kez burada kamuoyuyla paylaşmış oluyorum. Orada geliştirdiğim eğitim modelini vülgarize etmek pahasına da olsa burada kısaca özetleyeyim: Önce genelden özele doğru bir okuma sürecine girilmesi gerekiyor. En genelden, yani medeniyetler tarihinden başlayıp sistematik, disiplinler bir okuma yapmak gerekiyor. Herkesin kendi ilgi alanı, kabiliyetleri ekseninde belli bir alanda ve bu alana komşu alanlarda derinleşmesi gerekiyor.

Ama İlim, irfan ve hikmet menzilleri olarak tarif ettiğim süreçlerin bütün disiplinleri hakkında genel ve doyurucu bir bilgilenme şart. Her şehirde, yerleşim biriminde bir grup insan bir araya gelip düzenli, disiplinli programlar yapmalı. İyi bir okuma, araştırma, münazara programı çıkarılmalı; bunlar yetkin kişilerin rehberliğinde okunmalı. Okumayla yetinilmemeli, mutlaka yazı çalışmalarına, “okul” veya “ekol” çalışmalarına yönelinmeli. Bu iş aileden başlatılıp yerleşim birimine teşmil edilebilir. Öncelik öncü dolayısıyla sınırlı sayıda iyi yetişmiş kişiler üzerinde yoğunlaşmaya verilmeli.

Bendeniz söz konusu çalışmamda, öncelikli olarak bir ilimler tasnifi yaptım. İlim, irfan ve hikmet menzilleri ekseninde: Asıl ilimleri, usul ilimleri, alet ilimleri gibi. Bugün kadar geliştirilmiş bütün ilimleri sil baştan yeniden tarif edip tasnif ettim. Kanaatimce bütün bir İslâm medeniyeti tarihine de bir şekilde damgasını vuran sekülerleştirici tasnif biçimlerini yıktım; hakikatle ilişkisine göre derecelendirerek tasnif ettim bütün ilimleri.

Bu tür tasnifler üzerinden genelden özele doğru geliştirilen, her alanın kendine özgü müfredat veya okuma programının ve metodolojisinin belirleneceği bir çalışma yapmak gerekiyor her yörede. Başka türlü çocuklarımızı bile kurtaramayacağız. Daha önemlisi de, sizin sorunuzda da özenle vurguladığınız gibi, İslâmî bir ilim geleneği ve gök kubbesi inşa edemediğimiz sürece bu dünyaya, dünyanın tam bize en fazla ihtiyaç hissettiği bir zaman diliminde esaslı şeyler söyleyebilme imkânını ve imtihanını kaybetmiş olacağız, Allah korusun. Dünya bizi bekliyor; biz bizi beklemeye ne zaman koyulacağız acaba?

Yolcu Dergisi: Teşekkür ederiz.

Yazının kaynağına ulaşmak için tıklayınız.