Kategori : / DİL KALESİ | Okunma Sayısı: 2090 |
Bekir COŞKUN
(Hukukun Bittiği Yerdeyiz – 30 Haziran 2011 – Cumhuriyet)
“Yok eğer deliller yargıcın önünde değilse, neyle tutuluyor bir sürü insan üç yıl hapiste, delil yoksa…”
Bekir COŞKUN’un cümlesindeki “deliller yargıcın önünde değilse” ve “delil yoksa…” faraziyeleri birbirinden farklı hâlleri mi anlatıyor acaba?
Benim bildiğim şu: Bir dava için “delil” teşkil eden unsurlar o davanın hâkimine sunulduysa “var” demektir.
“Hâkimin önünde değilse” delil “yok” demektir; “delil yoksa” zaten “hâkimin önünde” de o delil “yok”tur...
Şu hâlde COŞKUN “deliller yargıcın önünde değilse” sözüyle de “delil yoksa…” derken de aynı şeyi belirtmiş oluyor…
Buna neden ihtiyaç duymuş acaba?
Belki “Neyle tutuluyor bir sürü insan üç yıl hapiste?” şeklindeki itirazını güçlü göstermek istemiştir…
Bunun için de faraziyenin biri kendisine az gelmiştir, cümlesine bir de stepnesini almıştır…
Her ihtimale karşı...
***
(İleri Demokrasinin Gerisi – 1 Temmuz 2011 – Cumhuriyet)
“Başbakan ‘Şimdi ileri demokrasiye geçiyoruz’ dediğinde, zaten ben acaba nereye geçtiğimizi düşünmüştüm…”
Bu ifade “ileri Türkçenin gerisi” mi acaba?..
Bekir COŞKUN bu cümlede “acaba” kelimesini niçin kullanmış olabilir acaba?
(Bakın, ben de “acaba” diyorum ama tam yerinde…)
COŞKUN “ben acaba nereye geçtiğimizi düşünmüştüm…” derken ne demek istiyor acaba?
A) Ben “Acaba burası da neresi?” diye merak içinde kalmış idim.
B) Nereye geçtiğimiz hususunda acaba o zamanki fikrim neydi?
Bekir COŞKUN’un bir fikri var mıydı, bilemem.
Ama onun yukarıdaki cümlede ne demek istediğine dair benim başka bir fikrim yok.
Benden bu kadar, aklıma başka bir şey gelmiyor.
COŞKUN ne dediğini belki kendisi de bilmiyor...
Yazar: C.Yakup Şimşek |
05-07-11 |
||
E mail: c.yakup_simsek@dogrulus.com Yazar Hakkında Bilgi ve Diğer Yazıları |
Tweet | ||