ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : / AKTÜALİTE
Okunma Sayısı: 2484
Yazar: Namık Açıkgöz
ÇAKMA VE KRAVATLI NEVRUZ

1970'li yıllarda bir grup aydın, ”Nevruz, eski bir Türk bayramıdır. Türk dünyasında kutlanmaktadır. Türkiye'de de kutlanmalıdır. Atatürk döneminde de kutlanmıştır.” dediklerinde, devlet bunları Turancılıkla suçlanmıştı. (Şimdi devlet Turancı oldu, eski Turancılar darmadağın… Kimi orda, kimi burada…)

1980 ortalarına Kürtler, PKK'nın dayatmasıyla Newroz kutlamaya başladılar. Bizim devlette bir telaş, bir telaş!...

O gün bu gündür devlet de Mevruz kutluyor….

Ama ne Nevruz!...

Çakma Nevruz!…

Tam anlamıyla “Çakma Nevruz”!...

Millet olarak Cumhuriyetin ilk yıllarına kadar kutlayacaksın Nevruz'u; sonra tüm Doğu değerlerine olduğu gibi “Doğulu bir şeydir” diye tu kaka edip vazgeçeceksin. Biri eline silah alıp “Newroz kutlaması” dayatınca, aklın başına gelecek ve devlet eliyle Nevruz kutlayacaksın…

Merak etmeyin, eline silah alıp Newroz kutlayanlar da daha düne kadar bilmiyorlardı bu bayramı. Onlar, yeni bir millet yaratma çabasına girince akıl ettiler ve Newroz kutlamaya başladılar. Hem de kanlı-canlı Newrozlar!... Daha düne kadar onlarca insanın kanı akmadı mı Newroz'da? Onlarınki de “çakma Newroz” idi. Hem de nevrotik Newroz haline getirdikleri bir Newroz.

Türkler Ergenekon, Kürtler Demirci Gave (Kawa)'nin Dahhak'a isyanı, Farslar Cemşid'in şarabı bulmasıyla ilgilendirdiler ve öyle kutladılar Nevruz'u.

Ne olursa olsun Nevruz, Türklerin, Kürtlerin ve Farsların ortak bayramıdır. İran bile Nevruz'u dinî anlamda kutlamıyor. (İran'da Ramazan ve Kurban bayramlarında tatil 1'er gündür, Nevruz'da 2 hafta.) Zaten Nevruz'un hiçbir dinî anlamı yoktur. Nevruz, tamamen bir mevsim ve buna bağlı olarak toprakla ilişkili bir bayramdır. Yani bir tarım toplumu bayramıdır.

21 Mart'ta, güneş Koç burcuna girer. Gece ve gündüz eşitlenir. Ve soğuklar bu günlerde sona erer. Toprak uyanmaya, bitkiler de yeşerip çiçek açmaya başlar. Yani, bugünlerde tabiat uyanır. Tabiatin uyanması, toprağı olanları sevindirir; bir de bencileyin pastoral takılanları. Sanayi toplumu için toprağın uyanmasının, bitkilerin yeşermesinin, çiçeğin açmasının pek önemi yoktur ki.

Dolayısıyla, sanayi toplumları için Nevruz hiçbir şey ifade etmez.

Birilerinin “millet bilinci oluşturmak” amacıyla hatırladığı tarihî olgu, sanayi toplumlarında sökmez.

Nitekim sökmüyor da…

Bakmayın siz bu yıllarda meydanların doldurulmasına; yarın öbür gün gerilim sona ersin Kürtlerin bile aklına gelmeyecektir Newroz.

Türklerin arasında da sökmüyor Nevruz.

Birkaç genç akademisyenin birbirinden tatsız “Falanca Türk kültüründe Nevruz” makalelerini de ciddiye almayın. Çoğu orijinal değildir ve hiç birinde yeni bir keşif yoktur. Hiç bir hayata dokunmaz. Sadece genç akademisyenin atama ve yükselmesinde birkaç puan almasına yarar.

Devletin 20 seneden beri kutlamaya başladığı Nevruz da, resmî tavırlı ve kravatlı adamların katıldığı “yapmacık gülümsemeli” bir sözde bayram havasında kutlanmaktadır.

Türk dünyasında büyük bir heyecanla kutlanıyor. Tamam… Türk'üyle, Kürd'üyle biz de kutlayalım ama emirle değil.

“Nevruz kutlanacaaaak!... Kutla!...” emriyle olmaz bu iş.

Öze ineceksin arkadaş, öze... Sindireceksin Nevruz'u. Yapmacık tavırlarla kutlamayacaksın. “Damar” işi bu, “emir” işi değil…

Yıllarca Nevruz törenlerinde kelli felli konuşmalar yapan biri olarak söylüyorum bunları… Yani tecrübe konuşuyor.

Yazının kaynağına ulaşmak için tıklayınız.

Yazar: Namık Açıkgöz
21-03-12
E mail: habervaktim.com
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
ÇAKMA VE KRAVATLI NEVRUZ
Online Kişi: 38
Bu Gün: 130 || Bu Ay: 1.078 || Toplam Ziyaretçi: 2.227.205 || Toplam Tıklanma: 52.224.717