ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : / SANAT
Okunma Sayısı: 2904
Yazar: Yalçın Çetinkaya
ŞARKILARIMIZ MEYHÂNE VE GAZİNOLARDA, TÜRKÜLERİMİZ TÜRKÜ BARLARDA

Şarkılarımız ve türkülerimiz, kültürümüzün en önemli hazineleri arasındadır ve bir bestecinin veya bir ozanın gönlünden bir lâhzada çıkıveren şarkılar veya türküler, aslında bu ülkenin ve hatta medeniyetimizin ses cevherini, duygu birikimini, günlük hayatının en küçük ayrıntısına kadar pekçok şeyi anlatmaktadır. Bir toplumun hissiyatını, yaşama biçimini ortaya koyduğu melodilerinden, daha geniş anlamda müziklerinden anlamamız mümkündür. Meselâ İstanbul müzikleri, İstanbul'un geçmişten günümüze neredeyse bütün hikâyesini anlatır. Sivas türküleri, Erzurum türküleri, urfa türküleri, Elâzığ Harput türküleri de böyledir. Fransız şansonları da böyledir, Portekiz'in fadoları, Napoli'nin müzikleri de böyledir. Dünyanın her yerinde müzikler, ait olduğu ülkenin tarihinin ve bütün hikâyesinin yazılmamış, anlatılmamış detaylarını içinde barındırırlar. Bu yüzden müzik önemlidir, şarkılar, ezgiler, türküler, deyişler önemlidir, korumak gerekir.

Toplumumuzun mûsikî kültürüne ait ziynetleri hebâ ediliyor, değersizleştiriliyor, yozlaştırılıyor. Önce şarkılarımız meyhanelerde, içkili gazinolarda meze hâline getirildi. Ses kültürümüzün en önemli değerleri olan mûsikîmiz çok düşük seviyelerde dolaşıyor, meyhane gibi, türkü bar gibi yerlerde hebâ edildi ve ne yazık ki ediliyor. Meyhâneler ve özellikle İstanbul'un büyük gazinoları mûsikîmizin önemli sanatçıları sâyesinde müşteri topluyorlardı. Safiye Ayla'sından Zeki Müren'ine, zamanın en önemli sanatçılarının mutlaka bir gazino hayatı olmuştur. Bir zamanlar, mûsikî kültürümüzün en önemli sâzende ve hânendeleri sultanların himâyesinde sanatlarını icrâ ederlerken, cumhuriyet döneminde mûsikîmizi icrâ eden sanatçılarımız maalesef gazino ve meyhanelerde icrâ etmişlerdir ve mûsikîmiz sarhoşların, ayyaşların eğlence aracı hâline gelmiştir. Şimdi aynı şey, türkülerimizin başına gelmektedir.

Türkü ve bar. Bir tanesi, yâni türkü, bu toplumun yüreği yanık insanının sesi, duygusu… her şeyi. Diğeri, yani bar, alkol tüketiminin had safhalarda olduğu ve düzeysizliğin, salaşlığın kol gezdiği basit eğlence mekânları. Birbirinin yanına asla yakışmayacak, uymayacak iki şey… türkü ve bar. Türkü barlar, bu toplumun yüksek duyarlığının göstergesi olan türküleri, içki mezesi hâline getirmektedir ve kültürel değerlerimizin yozlaşmasına katkıda bulunmaktadır. Yüreğimizi titreten güzel şarkılarımızı ve türkülerimizi üretmek, meydana getirebilmek için emek sarfetmediğimizden dolayı olsa gerek, onların kıymetini de bilmiyoruz.

Bazı kimseler türkü barların türküleri yaşattığına inanıyor, bazıları da özellikle Amerika'daki caz barları örnek gösterip cazın bu barlarda pekâlâ çalınıp söylendiğini ifade ediyorlar.
...

Yazının devamı için tıklayınız.

Yazar: Yalçın Çetinkaya
05-05-13
E mail: yenisafak.com.tr
 
 
Yorumlar: 1
AHMET
SUÇLU!
Tarih : 06-05-13

Benim kanaatim, bu seviyesizliğin suçu sazı-türküyü bir ibadet ritüeli gören bir inanç grubunun üzerindedir. Maalesef "bar" denen içki yuvalarını kendilerine çok da ırak görmüyorlar ve yeni nesilleri sazın sözün değerini kendileri kadar olsun bilecek seviyede yetiştirmediler. Yeni nesil o türkülerin hangi târihî maceralardan akıp geldiğini bilemedi; bilse bile o târihî akışı kaale almadı. Ve türküler sarhoş masalarına meze oldu. Yazık!

 
ŞARKILARIMIZ MEYHÂNE VE GAZİNOLARDA, TÜRKÜLERİMİZ TÜRKÜ BARLARDA
Online Kişi: 19
Bu Gün: 575 || Bu Ay: 9.798 || Toplam Ziyaretçi: 2.201.609 || Toplam Tıklanma: 51.946.154