ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : / DÜNYADA NELER OLUYOR
Okunma Sayısı: 2005
Yazar: Abdullah Muradoğlu
'KASAP'IN ÖLÜMÜ

İsrail ordusu 1982'de Lübnan'ı işgal etmiş, havadan ve karadan yapılan saldırılar sonucunda 20 bine yakın insan hayatını kaybetmişti. Lübnan'a saldırı emrini veren İsrail Savunma Bakanı Ariel Şaron idi. İsrail'in gözetimi altındaki 'Sabra' ve 'Şatilla' muhacir kamplarına giren Hıristiyan falanjistler ise binlerce Filistinliyi, yaşlı, kadın ve çocuk demeden vahşice boğazlamışlardı. İsrail kendi kirli işlerini gördürmek, yani daha fazla Filistinliyi öldürmeleri için Falanjist katillerin ellerini serbest bırakmıştı. Lübnan'daki katliamlar nedeniyle Ariel Şaron 'Kasap' olarak anıldı hep. Sabra ve Şatilla'da yaşanan bu vahşet sırasında İsrail'in oynadığı rol Batı medyasındaki dostları tarafından silinmeye çalışılırken, sıra dışı Fransız şairlerinden Jean Genet bu ölüm kamplarına giderek gördüklerini 'Şatilla'da dört saat' başlıklı yazıyla anlatmıştı(Bak: Dünün ve Bugünün Defterleri, Dünya Sorunları, Orta Doğu Dosyası, 1988/1, Alan yayıncılık). Genet, Şatilla'da gördüğü bir vahşet karesini şöyle anlatır:

'Aşk ve ölüm. Bu iki kelimeden bir tanesi yazıldığı vakit yek diğerini akla getirir. Aşkın ve ölümün sefihliğini anlamam için Şatilla'ya gitmem gerekiyormuş. Her iki halde de vücudun saklayacak bir şeyi yok: pozisyonlar, bükülüşler, işaretler, hatta sessizlikler hem bu dünyaya hem de öbürüne aittir. Otuz, otuzbeş yaşında bir adamın cesedi yüzükoyun yatıyordu. Sanki bütün vücut, insan şeklinde, hava ile şişirilmiş bir tulumdan başka bir şey değildi, güneş ve kimyevi çözüşmeler sonucu o kadar çok şişmişti ki, pantalon nerede ise arka orta dikiş ve baldırlarından patlayacak gibi gerilmişti. Yüzünün görebildiğim kısmı mor ve siyah karışımı bir renkteydi. Diz kapağının az üstünde, pantalonunun yırtığından bir yara izi gözüküyordu. Yara sebebi: bir kasatura, bir bıçak, bir hançer? Yaranın üstünde ve etrafında sinekler. Başı bir karpuzdan biraz daha büyüktü, bir siyah karpuz. İsmini sordum; bir Müslüman'dı.'

Jean Genet'nin Şatilla'da gördüğü vahşet tablosundan sadece bir karesini aktarabildim. 'Beyrut Kasabı' olarak haklı bir şöhret kazanan Şaron bir keresinde, 'Mümkün olduğu kadar çok sayıda Filistinliyi öldürecek ve tutuklayacağız; geri kalanını ise Araplara bırakacağız' demişti. Kastettiği 'Araplar' Lübnan'daki Hıristiyan falanjistlerdi. Falanjist katillerden Eli Hobeika ile birlikte kamplardaki katliamlarından sorumlu görülen Şaron Savunma Bakanlığından istifa etmişti. 'İnsanlığa karşı işlenmiş suçlar' kategorisinde yer almasına rağmen Şaron'u yargılama girişimleri her defasında akim kaldı. Mesela 2001'de Belçika'da Şaron aleyhine açılan bir dava, İsrail ve ABD'nin baskısı yüzünden düşmüştü. Şaron'un katliamdaki rolünü açıklayacağını ilan eden Hobeika ise Beyrut'ta aracına konulan bir bombanın patlaması sonucunda ölecekti. Hobeika susturulduğunda Şaron 'Başbakan' idi.

Beyrut Kasabı Şaron Ocak 2006'da bir beyin kanaması sonucunda komaya girdi ve bir daha da ayağa kalkamadı. Kadere bakın, Şaron sekiz yıl komada kaldıktan sonra yine bir Ocak ayında öldü. Koma hayatında Şaron, Lübnan'da katledilen binlerce masum insanın ellerini boğazında hissetmiş midir bilemeyiz ama kabir azabının çok daha şiddetli geçeceğini ve yaptığı her kötülüğün 'Hesap Günü'nde adil bir şekilde görüleceğine inancımız tamdır.

Yazının kaynağına ulaşmak için tıklayınız.

Yazar: Abdullah Muradoğlu
14-01-14
E mail: yenisafak.com.tr
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
'KASAP'IN ÖLÜMÜ
Online Kişi: 24
Bu Gün: 126 || Bu Ay: 6.116 || Toplam Ziyaretçi: 2.215.028 || Toplam Tıklanma: 52.115.944