ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : / TEFEKKÜR
Okunma Sayısı: 2108
Yazar: Ali Revaha Bilir
TARİHTE KÖTÜ BİR HÂTIRÂT OLARAK KALACAKSINIZ!

Bu yazı 3 aydır yaşanmışlığın üzerinde 2-3 aydır düşünülen fakat kısa bir sürede yazılan bir yazıdır.

Söz konusu tanıklığımız sadece içinde bulunduğumuz süreç içerisinde kaybeden bir yapıya değil önümüzdeki 100 yılda da kaybedeceği aşikar olan bir yapıya dairdir.

Aslında kaybettiğiniz yıllar ‘Fırka-i Naciyesiniz/Seçilmiş Fırka’ tarzındaki sohbetlerde bu imada bulunan ‘vaizinizin’ bu tür söylemlerine ‘hayır’ d/iy/emediğiniz yıllardır.

Aslında kaybettiğiniz yıllar gördüğü rüyayı tanıklık gösteren ve ‘cehenneme giden bir topluluğu kollarıyla engellediğini ve o topluluk bu topluluktu’ diyen’ vaizinizi dinlerken ‘hayır bu nasıl bir şey böyle’ d/iye/emediğiniz yıllardı.

Aslında kaybettiğiniz yıllar Filistinli çocuklar ölürken rüya gör/e/meyen ve Filistin çocuklarına dair rüyalarını aktar/a/mayan İsrailli çocukları rüyasında gören onların acılarına empati duyan ve sizden onlar için merhamet dileyen vaizinizi dinlerken ‘ya Filistinli çocuklar nerede? Onların acılarını ne yapacağız?’ d/iye/emediğiniz yıllardı.

Aslında kaybettiğiniz yıllar Filistin’de çaresizlikten intihar bombacısı haline gelen insanları ‘cehennemin ortasına’ yerleştiren aynı içtihat ve fetvayı Filistinli kadınları, çocukları ve Ahmet Yasirleri öldüren katillere vermeyen vaizinizi dinlerken ‘hayır veya neden’ d/iye/emediğiniz yıllardı.

Aslında kaybettiğiniz yıllar ‘beceremiyorsanız gidin’, ‘bir hükümeti düşüremiyorsanız bu gazeteyi çıkarmayın’ diyen kanaat önderinize itiraz etmediğiniz ve 28 Şubat tertibinin içinde bulunmasını sinenize çektiğiniz yıllardı.

Aslında kaybettiğiniz yıllar Filistin’de yaşanan zulme dikkat çekmek için içinde ateistin bile olduğu gemide 9 Müslüman Türk’ün katil devlet İsrail’in öldürmesi için ‘otoriteden izin alınmalıydı’ diyen kanaat önderini sorgula/ya/madığınız yıllardı.

Aslında kaybettiğiniz yıllar 2. Dünya Savaşından sonra yaklaşık 10 milyon Müslüman ölürken -affına ve hürmetine sığınarak- görmediğiniz Hz. Peygamberi (S.A.V.) ‘Türkçe Olimpiyatlarında gördük’ diyerek şarkılı-türkülü eğlence merkezi olan olimpiyatlarınızı kutsamaya çalıştığınız yıllardı.

Aslında kaybettiğiniz yıllar ülke Müslümanları ve Dünya Müslümanlarıyla sıfır ilişki kurarken, Hıristiyanlarla hoşgörü için Kuran okunurken içilen meclisler kurup ve evenjalist bir kültürle mesihyen perspektiflere sahip olduğunuz yıllardı.

Aslında kaybettiğiniz günler Mısır meselesinde kuru bir hüsnü niyet içerdiği zannına sahip bir demeçle darbeyi selamlayan gazetede yayınlanacak köşe yazılarına kadar fetva veren zatı muhteremin vesayetinde olan gazetenizdeki Haaretz gazetesiyle rekabet halinde olan darbeyi selamlayan yazılarınızı yazdığınız ve okuduğunuz günlerdi. Bkz. Kerim, Şahin ve İhsan abinize.

Aslında kaybettiğiniz günler gezi olaylarında sinik, eleştirel ve hükümete yönelik sizde hak ettiniz tarzında çıkan yayıncılığınıza, takiyyeci tutum takındığınız kurnaz stratejinize ve ülkenin altını üstüne getiren eyyamcılara, çapulculara onlara çapulcu demeyen vaizinize itiraz etmediğiniz günlerdi.

Aslında kaybettiğiniz günler öğrenci evleri manşeti yapıp hükümetteki liberal oyları kaydırmaya çalıştığınız, hükümet içinde fitneye yol açtığınız, ‘Sözcü’vari yayıncılığınızın başladığı günlerdi.

Aslında kaybettiğiniz günler “Gece Baskını” şeklinde manşet yaptığınız dershaneler taslağı mazeretinize sığınıp yolu dershaneden geçmiş olan tabanınıza manipüle etmeye ve kurşun asker hale getirdiğiniz günlerdi.

Aslında kaybettiğiniz günler tüm insani, İslami, ahlaki ve felsefi yaklaşımları yitirip mevcut hükümete arsızca saldırdığınız günlerdi. Ta kaybedeceğiniz o günlerden belliydi.

Aslında kaybettiğiniz günler sistematik bir şebekenin içine girdiğiniz ve küresel bir ihaleyi aldığınız gündü. Bir şebeke olarak ABD’de görüştüğünüz bir -porno kaset sonrasında- genel başkan ola zatla ve heyetiyle görüştüğünüz sonrasında Çevik Bir’i -şu an hakkınızda gıkını çıkarmayan- Mustafa Balbay’ı salıverdiğiniz, tuzluğunuzu istifa ettirdiğiniz -beddua dahil- her türlü gayri ahlaki operasyonlara start verdiğiniz günlerdi. Gelinen noktada CHP’yi dizayn eden bir unsur olarak anılacaksınız.

Aslında kaybettiğiniz günler birbiriyle alakasız üç dosyaya birleştirip ağabeyciklerinizle yaptığınız 17 Aralık sabahının baskını ve medyanızla topyekün saldırdığınız gündü. Bir hayrı gerçekleştirmek için çok safça hareket eden bir genel müdürü, hanımını, çocuklarını, anasını-babasını itibarsızlaştırıp haysiyetiyle oynadığınız günlerdi.

Aslında kaybettiğiniz günler ‘hoşgörü’ diye hoplayıp zıplayan operasyon sonrasında hop oturup hop kalkan aliminizin daha önce adını dahi bilmediğiniz adına ‘müalene’ deyip kapsam alanı geniş bir bedduayı ‘lanetleşme’ diye yutturmaya çalıştığınız, daha önce adını bile zikredemeyenlere yutturduğunuz çevirip çevirip yayınladığınız o beddua seanslarının döndüğü günlerdi.

Aslında kaybettiğiniz günler alim olduğu söylenilen bir zatın maliye jurnalciliği yaptığı, rafine ihale ettiği ve postmodern bir münasebet olan –haşa- Hz. Peygamberin ‘tweetleri ikiye katlayın’ şeklindeki uyduruk rüyalarınızı ve rezil mistik kurgularınızın ifşa olunduğu konuşmaların yayınlandığı günlerdi.

Aslında kaybettiğiniz günler –haşa- Hz. Peygamberi o kamyonun üstüne indirme fetvasını aldığınız, kamyona indirdiğiniz ve o kamyonu sürdürdüğünüz ve bunları savunduğunuz günlerdi.

Aslında kaybettiğiniz günler Müslüman bir annenin başına gelenlere rağmen sizin için artık güvenilir bir kaynak olan Doğan Haber Ajansının servis yaptığı görüntülere sahip çıkıp ‘Kabataş Muamması’ diye manşet attığınız günlerdi. O ikinci kez şiddete uğrayan ve Fadime Şahin benzetmesi yapılan o annenin hakkını nasıl ödeyeceksiniz.

Aslında kaybettiğiniz günler bu ülkede imam-hatiplerin ve hafızlığın önünü açan, okullarda Kuran’ı Kerim ve siyer/Hz. Peygamberin (S.A.V.) hayatının okunmasını sağlayan, başörtüsünü üniversitede ve kamuda serbest kalmasını sağlayan bir Müslüman’a savaş açtığınız günlerdi.

Aslında kaybettiğiniz günler Filistin de, Somali’de, Suriye’de, Mısırda, Arakan’da, Bosna’da Müslümanların umudu olan ve öyle görülen bir adamı Firavun’a, Karun’a, Yezide, Cengizhan’a benzettiğiniz ve kellesini almaya çalıştığınız gündü.

Aslında kaybettiğiniz günler size her türlü imkanı sunan yakınındakilerinin kirli ilişkilere atıfta bulunarak yaptıkları uyarılara rağmen ‘namaz kılan insanlardan zarar gelmez’ diyerek size sahip çıkan adama ihanet ettiğiniz günlerdi.

Aslında kaybettiğiniz günler HSYK’yı, MEB’İ ve Emniyeti vesaire önemli kurumları ele geçirmeyi düşündüğünüz ve geçirdiğiniz günlerdi.

Aslında kaybettiğiniz günler porno kaset neticesinde genel başkanlığa gelmiş bir zatla müşterek hareket ettiğiniz ve montajla/nmış/dığınız, önce cemaat evlerinde tatbik ettiğiniz[i] görüntüleri bu zavallı zevatla ve şer odaklarıyla paylaştığınız ve Başbakan ve oğluna atılan iftiraya sahip çıktığınız günlerdi. Ali Ulvi Kurucunun hatıratındaki gibi ‘kalaysız bir kabın içine girdiniz bir kere’…

Aslında kaybettiğiniz günler 'Yarın benim elime de kelepçe vurabilirler. Buna hazırlıklı olmalıyız. Ama aslâ Demokrat Parti iktidarını karşımıza almaya kalkışmamalıyız. Çünkü onlar, bu ülkenin, bu dinin ve bu aziz milletin önünü açtılar. Eğer onları karşımıza alırsak, onların önüne takoz koyarsak, bunun hesabını veremeyiz!' diyen Bediüzzaman’ı anlamayacak hale geldiğiniz günlerdi. Tarih sizi İsrail’in küresel ve yerli şer odaklarının istemediği bu odaklarla birlikte hareket eden bir yapı ve hatırat olarak anacaktır. Yüz yıl geçse de böyle olacaktır. Tarihteki yeriniz bunda ötesi olmayacaktır. Bu yazıyı da bir yere kaydedin ömür verirse 20-30 yıl sonra beraberce tahlil ederiz. vesselam…

[i] http://www.internethaber.com/sirada-erdoganin-bu-kasetleri-var-15658y.htm

Yazının kaynağına ulaşmak için tıklayınız.

Yazar: Ali Revaha Bilir
01-03-14
E mail: timeturk.com.tr
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
TARİHTE KÖTÜ BİR HÂTIRÂT OLARAK KALACAKSINIZ!
Online Kişi: 12
Bu Gün: 231 || Bu Ay: 1.614 || Toplam Ziyaretçi: 2.228.499 || Toplam Tıklanma: 52.239.206