MEDYANIN GÖRME/DE/DİKLERİ!

ÂYET-İ KERÎME

Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.

Bakara, 120.

HADÎS-İ ŞERİF

Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.

Müslim, Rikak, 99.

SÖZÜN ÖZÜ

Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.

İsmet Özel

Kategori : / AKTÜALİTE

Okunma Sayısı: 1816

Yazar: Cihangir İşbilir

MEDYANIN GÖRME/DE/DİKLERİ!

MEDYANIN GÖRME/DE/DİKLERİ! Avrupa kamuoyundaki İslam ve Müslümanlarla ilgili ‘İslamofobik kanaatler’ Paris saldırıları ve sonraki operasyonlar sayesinde güncellenmekle kalmadı; küresel basına İslam karşıtı algı operasyonunda başrol aynattırıldı ve önümüzdeki dönemin gündemi de belirlenmiş oldu… Artık uluslararası basın ve savunma psikolojisindeki bölgesel uzantıları bazı ‘hassas’ konuları yazıp yayınlayamayacak…

Türkiye’deki “Hepimiz Charlie Hebdo’yuz” deme yarışına giren gazete ve televizyonlar ve İslam Dünyası’ndaki katliamlarda tek sayfa karartmayan paralel medya, Paris için siyah sayfa basarak ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’la terör örgütlerini ilişkilendirme cüretinde bulunarak çoktan gündem ayarını yaptı bile.

Gelelim Batı basınına…

Paris saldırıları sebebiyle 2015’te neleri yaz/a/mayacak, görmezden gelecek ve bize “görme!” diyecek küresel medya?

1- Paris saldırılarının yapıldığı gün olan 7 Ocak saat 9.30’da, 11 Eylül olaylarının iç yüzünü ve teröristlerin arkasındaki ‘el’i açığa çıkartacak 28 Sayfalık dosyanın kamuoyuna duyurulmasını isteyen bir basın toplantısı yapıldı. Toplantıya Kongre üyeleri Walter Jones, Stephen Lynch ve bazı 11 Eylül mağdurları katıldılar. İçlerinde Müslüman Kongre Üyesi Keith Ellison’un da bulunduğu 21 kişinin desteklediği ve muhtemelen birçok karanlık noktayı aydınlatacak bu dosya ile ilgili çağrı Paris saldırılarının görünmeyen kurbanı oldu. (Bkz: 28pages.org)

2- 30 Aralık’ta Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK)’ne Filistin’le ilgili bir karar tasarısı sunuldu malum. Tasarının hazırlanış ve sunuş tarzı Filistin’deki tüm kesimler tarafınan benimsenmese de eğer geçseydi İsrail işgali bir kez daha tescillenmiş ve uygulanmayacak olsa da işgalin sonlandırılması adına önemli bir adım daha atılmış olacaktı. 8 evet oyuna karşılık iki hayır oyu (ABD ve Avustralya) verildi. 9 “Evet” oyu beklenen oturumda Nijerya’nın son anda çekimser oy vermesi planları altüst etti. İslam İşbirliği Teşkilatı ve D-8 üyesi Nijerya’nın Paris saldırılarından bir gün sonra Boko Haram eliyle hizaya çekildiğini hatırlatalım. Bu oylama da gündemden düştü!

3- Paris saldırılarından günler önce, Filistin’in Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM)’ye müracaatından hemen sonra İsrail, her ay Filistin hükümetine ödediği vergi gelirlerini dondurduğunu açıkladı. İsrail’den birkaç gün sonra, Senatör Rand Paul, ABD’nin Filistin’e yapacağı 440 milyon dolarlık yardımın Filistin’in UCM’ye başvurma kararına misilleme olarak durdurulmasını teklif etti. Paul bu teklifi Yahudi Lobisi’nden bağışçılarla görüşmesinden saatler önce verdi. Paul’un danışmanı verdiği beyanatta “ABD’nin UCM’de İsrail karşıtı propaganda yapacak Filistin’le işi olamaz” dedi. (Bkz: freebeacon.com) Paris saldırılarının İsrail ve ABD’nin ekmeğine hangi kalitede yağ sürdüğünü söylemeye gerek var mı artık? Medya bunu yazmadı, bundan sonra da üzerinde dur/a/mayacak!

Bu üç konu dışında Ebola tehlikesinin geçmesi, CIA’nın işkence raporu, petrol fiyatlarının düşüşü, Mısır’daki darbe, Suriye ve Gazze’deki insani kriz, Irak’ta işgalin ve sonraki hükümetlerin bıraktığı enkaz gibi konular da bir süre uluslararası medyada ötelenecek. Paris saldırılarının açtığı o kadar başlık ve bunları işlemeye teşne o kadar medya kuruluşu var ki, biz onların görme/de/diklerini görmemeye ve konuşmamaya devam edeceğiz anlaşılan…