ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : İKTİBAS / Muhtelif Mevzûlar, Yazarlar, Yazılar
Okunma Sayısı: 1638
Yazar: Mustafa Çelik
BİZİM 'MÜSLÜMAN'DAN BAŞKA İSMİMİZ YOK (2)

BİZİM 'MÜSLÜMAN'DAN BAŞKA İSMİMİZ YOK (1)Kur’ân’da Allah’ın hükmünden ve hâkimiyetinden gayrisinin hükmünü ve hâkimiyetini kabul etmeyenlerin ismi “Müslim” olarak geçiyor. Müslim isminin içini iman ölçüleriyle doldurup, kendini Müslüman olarak tanımlayanları “şu”cu veya “bu”cu ilan etmek, onlara Allah yerine Rablik etmeye kalkışmaktır.

“De ki: ‘Ey Kitap Ehli, bizimle sizin aranızda müşterek (olan) bir kelimeye (tevhide) gelin. Allah’tan başkasına kulluk etmeyelim, O’na hiçbir şeyi ortak koşmayalım ve Allah’ı bırakıp bir kısmımız (diğer) bir kısmımızı Rabler edinmeyelim.’ Eğer yine yüz çevirirlerse, deyin ki: ‘Şahid olun, biz gerçekten Müslümanlarız.” (Âl-i İmran Sûresi/ 64)

Dikkat edilirse “Müslim”, Allahû Teâla tarafından inzal olunmuş taşıyıcı bir kavramdır. Bu kavramı Türkçe’de Müslüman olarak kullanırız. Dolayısıyla Müslüman ismine razı olmayıp Müslüman ismi yerine üretilmiş birtakım isimlerle kendilerini tanımlayanların dini; indirilmiş din değil, üretilmiş dindir. Rabbimiz kendini hayatının her aşamasında bilen ve birleyenlerin, razı olduğu İslâm dini çerçevesi dahilinde bir hayat yaşamaya karar veren bütün insanların Müslüman kimliklerini açıkça ifade etmelerini buyurmuştur. Tabii bu ayetlerin vahyolunduğu dönemde insanlar Müslümanım dediklerinde neleri kabul edip neleri reddettiklerinin ve bu ismin getireceği sorumlulukların bilinciyle Müslüman olduklarını veya olmadıklarını açıklıyorlardı. Müslümanların güçsüz oldukları ve Müslümanlara karşı her türlü kınamanın tecridin ve işkencelerin uygulandığı dönemlerde korkmadan Müslüman olduğunu açıklayanlar bu sözlerinin gerektirdiği şahitliği de en güzel şekilde ortaya koyuyorlardı. Saadet asrında Müslümanlar kendi Müslümanlıklarının şahidliğini yapıyorlardı. Ama müruru zamanla/geçen zaman içerisinde çoğu kavramımızın içi boşaltıldığı gibi, Müslüman kavramının içi de boşaltılmıştır ve geldiğimiz bu aşamada Müslüman ismi ne anlama geldiği dahi bilinmeden doğuştan kazanılıp asla kaybedilmeyen bir hak gibi görülmekte ve bu söz adeta hiçbir sorumluluğu gerektirmeyen bir tanımlama gibi algılanılmaktadır. İslâm düşmanları açısından ise Müslüman ismi her zaman için yürek hoplatan, en büyük tehlike ve tuğyanın karşısındaki en güçlü söz olarak konumunu devam ettirmektedir. Bu aşamada birileri bu kavramın içinin boşaltıldığını öne sürerek kendilerini “şu”cu, “bu”cu , “İslamcı” gibi üretilmiş kavramlarla tanımlamakta, kimileri Müslümanlığının önüne liberal, kapitalist, antikapitalist, solcu veya demokrat gibi ekler getirerek tanımlamakta, kimileri de grubunu, tarikatını veya cemaatini Müslümanlığın önüne geçirerek tanımlamaktadırlar. Artık Allah’a iman ettiklerini iddia edenler Allah’ın bir isimlendirmesi olan “Müslüman” ismini yetersiz hatta gereksiz görerek kendilerini “şu”cu veya “bu”cu olarak tanımlamakla iftihar etmektedirler. Bu tamamen Allah’ın dininden bir inhiraftır. Allah’ın dinini parçalamak manasına gelen dinde tefrikadır.

Allah’ın bir isimlendirmesi olan “Müslüman” isminin yerine ve önüne geçirdiğimiz bütün isimler, kendi dillerimiz ve ellerimizle icad ettiğimiz putlarımızdır. Bilerek ve inanarak Allah’ın razı olmadığı üretilmiş kavramlarla, isimlerle, isimlendirmelerle kendilerini tanımlamaya çalışanların dinlerinin Allah’ın indirdiği dinin karşıtı üretilmiş din olduğundan şüphe edilmez.

“Müslüman” ismi “Âmentü Billah” diyenleri birleştirici ve bütünleştirici bir dindir. (isimdir). Asrımızda genelde İslâm coğrafyasında özelde ise ülkemizde gündeme getirilen “İttihat Terakki İslamcılığı”, “Anadolu İslamcılığı”, “Osmanlı İslamcılığı”, “Türkiye İslamcılığı”, “Din temelli İslamcılık”, “Çıkar amaçlı İslamcılık”, “Evrensel İslamcılık”, “Demokrat Müslüman”, “Muhafazakâr Müslüman”, “Liberal Müslüman” , “Selefi Müslüman”, “Sofi Müslüman”, “Radikal Müslüman” gibi hem hakkı hem de bâtılı kastetmek üzere kullanılan tanımlamalar, bize Rabbimizin verdiği en güzel isim olan “Müslim/Müslüman” ismini unutturmaya matuf olan üretilmiş tanımlamalardır. İndirilmiş dinin mensuplarının üretilmiş dinin kavramlarına itibar ve iltifat etmeleri mümkün değildir.

Allah’ın bir isimlendirmesi olan “Müslüman” ismine razı olmak, bir iman meselesidir. Müslüman ismine itiraz edenler, sadece ve sadece “Ben Müslümanım” demekten kaçınanlar, henüz iman etmemiş olanlardır.

İslâm’dan başka dinimiz, Müslüman isminden başka ismimiz yoktur. Hakeza İslâm’ın ve Müslümanların düşmanlarından da başka düşmanlarımız yoktur.

Yazının kaynağına ulaşmak için tıklayınız.

Yazar: Mustafa Çelik
14-12-15
E mail: yeniakit.com.tr
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
BİZİM 'MÜSLÜMAN'DAN BAŞKA İSMİMİZ YOK (2)
Online Kişi: 16
Bu Gün: 182 || Bu Ay: 3.186 || Toplam Ziyaretçi: 2.232.164 || Toplam Tıklanma: 52.269.739