Ama orta yaşlardayken Alev hanım , kitaplarıyla benim hem beynimi , hem de kalbimi tutuşturdu! Alev hanımın eserleri beyni ve kalbi olanlara birer ilaçtı. O , bir beyin ve kalb doktoru edasıyla yazdığı şaheser kitaplarıyla bizere hep ışık saçtı.
O, beyin ve kalbler de fırtınalar estiren bir yazardı. Kitapları kadar yaptığı sohbetlerle de insanlarımızın gönlüne su serperdi . Duyunca onun vefat haberini çok üzüldüm . Bu acıyı kelimelere dökmete aciz kaldım. Gönlüm birden hüzünlendi. Ölüm , insanları biribirinden ayıran hicrandır. İnancımızda bu hicranın sonu firak değil, cinana vuslattır. Bu vuslat da inananlar için bir halvettir. Ne mutlu bu yolda ruhunu Yaradanına teslim edene. Beden topraktan olup, yeniden toprak olacaktır . Ancak ölümsüzlük yurdu ervah aleminden gelen ruhlar yeniden ervah alemine dönecektir .
Bu hafta çok değerli yazarlarımızı peş peşe ahirette gönderdik. Önce Türk Edebiyatının iyi bir romancısı olan Mario Levi’yi, şimdi de Alev Alatlı ve Orhan Türkdoğan hocayı yoluluyoruz öte aleme. Orhan Türkdoğan hoca; hocaların hocası idi. İyi bir sosyolog idi. Sosyolojik hadiseleri yazmak için yazacağı o yörede bizzat yaşayarak yazardı kitabını. Köy Sosyolojisinde olduğu gibi .
Alev Alatlı hanım tam bir Filistin aşığı idi. O mazlumların dostu ve kan emici siyonistlerle sömürgeci müstevlilerinin de can düşmanı idi. O, hanım aydınlarımız içinde bizim yüz akımızdı. İyi bir düşünür ve iyi bir yazardı. Onun kalemi hakkı yazmaya adanmış bir kalemdı.
Onun yazdığı her kitab bizim için bir hazine idi. Bu hazineleri de insanlarımıza ulaştıran değerli kardeşim, Mehmet Faruk Bayrak’ın yanında vicahen tanımıştım onu. Onun bir kültür hazinesi , sevecen müşfik bir anne, sizi sarmalayan bir abla ve konuşurken de ağzından dökülen kelimelerin birer mücevher olduğu dikkatımı çekmişti. Bayılmıştım bu sohbette. Onunla kültür deryasında kulaç attığımız bu sohbette beni hayran bırakmıştı kendine. O günden bugüne dostluğumuz devam etti onunla.
Anadolu Aydınlarının başı sağ olsun. Düşünce ve edebiyat dünyamızda kalem oynatan , fikir serdeden ve yazı alemimizden çok kıymetli yıldızlar birer birer kayıyor bu alemden. Bizlere bıraktıkları o unutulmaz eserleri onları yad edecektir yüreklerimizde senelerce . Dünyada insanlara ışık ve rehber olan yazarları eksildikçe o milletlerin kederleri de artar. Bu kederlere ilaç ; o aydınlarımızın bıraktığı eserlerdir.
O,münevver bir yazardı. O, benim hem beynimi , hem de kalbimi kitaplarıyla çalandı. Kendi gitti kitapları kaldı yadigar. Unutma seni sevenlerin kalplerinde her dem yerin var.
Yazdığın kitaplar sana rahmet okutturacaktır. Senin bu dünyada bize bıraktığın ölümsüz onlarca eserlerin var. Ne mutlu önden gidip, ardından da bıraktığı nice kitaplarıyla yüreklere ışık saçan kalem güzeli insanlarımıza.
Adı Alev idi, ama o tam bir gönül meltemi idi. O, Anadolu erenlerine hayrandı. Meşru ile yasalı biri birinden hakkıyla ayırandı. Helalın önemini, yasal olandan önce geldiğini halka her fırsatta anlatandı Batıya ve Doğuya yön veren değerleri Türkiye de en iyi bilenlerdendi. O, Çağlayan bir kültür nehri idi. Onun kitapları bu nehrin sularını gönül bahçelerimize taşıyan sakalardı. Susuz gönüllere birer ab -ı hayat gibi onun kitapları. Aydın Despotizmini yazarken hakkını vermişti .
Seni tanımaktan keyif almıştım. Alev hanım iyi ki seni yakından tanımış ve kitaplarını doyumsuzca okumuşum . Bu dönülmez aleme gidişin de beni çok üzmüştür bilesin. Her canlı bu şerbeti tadacaktır. Bizim içinde o gün mukadderdir. Bu fani dünyadan baki aleme kanatlandınız. Yolunuz açık olsun. Kabriniz nurlarla dolsun.
Başta kederli evladına, seni seven edebiyat camiasına ve tüm aydın dostlarına Yüce Rabbim’den sabırlar diliyorum.
İnna lillahi ve inna ileyhi raciün