ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : EDEBİYAT / UNUTULMAYANLAR
Okunma Sayısı: 2673
Yazar: Zeynep Şahiner
ANADOLU ÇOCUKLARININ HÂMÎSİ: FETHİ GEMUHLUOĞLU
Fethi Ağabey benzersizdi!

Anadolu dâvâsının ancak ve ancak insan kazanmakla, insanı eğitmekle mümkün olacağına inanırdı.

Metin Eriş, hayatı boyunca tanışıp görüşüp ilişki kurduğu birbirinden değerli insanlarıyla ilgili hatıralarını bir kitapta topladı. 'Gönlümde Taht Kuranlar' adını verdiği kitapta Türkiye'nin kültür sanat ve siyaset dünyasında silinmez izler bırakan şahsiyetlerle ilgili hatıralarını anlatıyor.

İstanbul'da uzun yıllar kültür sanat camiasının nabzının attığı yerlerde sosyal ve siyasal örgütlenmeler içinde varlık gösteren Metin Eriş'in eseri bir döneme de tanıklık ediyor. Metin Eriş'in tanıklığında cereyan eden hadiseleri samimi ve akıcı bir üslupla okuyoruz. Dilinin naifliği akıcı üslubuyla Metin Eriş, okuyucularına bilgi verirken, dil ve üslup konusunda da güzel bir örneklik gösteriyor. Bir istanbul beyefendisinin dilinden yakın tarihimizin detaylarını öğrenmek bize çok şeyler kazandırıyor şüphesiz.

Kubbealtı Yayınları arasından çıkan eserde çok sayıda kültür sanat ve siyaset adamı ile ilgili hatıralar nakledilirken özellikle dikkat çeken isimler var.

Yesârî Âsım Arsoy, Tahsin Banguoğlu, Muharrem Ergin, Fethi Gemuhluoğlu, Ergun Göze, Selâhattin İçli, Turgut Özal, Ahmed Yüksel Özemre, Alâeddin Yavaşça, Sabahaddin Zaim gibi isimlerin de bulunduğu 28 mühim şahsiyet  ele alınıyor kitapta. Anadolu çocuklarının ağabeyi Fethi Gemuhluoğlu ile ilgili bölüm, belki de en üzerinde durulması gerekeni...

Gemuhluoğlu, Ahmet Aydın Bolak ve Türk Petrol Vakfı' aracılığı ile Anadolu'dan gelen üniversite öğrencilerine burslar verip okumalarına destek sağlıyordu. Fethi ağabey nev’-i şahsına münhasır bir alp-eren dervişti. Türk ve Müslüman durmanın bu denli zor olduğu bir zaman ve zeminde alp ve eren olma davası gütmek, hiç de kolay değildi.

Kendisi için hiç bir şey istemezken hep başkaları için verdi verdi, verdi... Onun en önemli hususiyeti mum gibi başkasını aydınlatmak için kendini yakmasıydı. Bir ülke ki kendisine çok şey borçlu olduğu insanları unutur o ülkeden ve o ülkenin insanlarından gelecek beklemek mümkün değildir.

Fethi ağabey millî mânevî değerlere bağlı bir Müslüman Türk Milliyetçisi olduğu halde asla ideolojik taassup içinde olmamıştır. Her zaman devrin solcuları ile konuşur arkadaşlık eder ve kendi değerlerinden taviz vermeden medeni ilişkileri sürdürmeye azami gayret gösterirdi. Anadolu davasının ancak ve ancak insan kazanmakla, insanı eğitmekle mümkün olacağına inandığı için özellikle köyünden gelmiş çocuklara ayrı bir önem verirdi.

Herkesin bildiği bir huyu vardı: Yeni gelen öğrencilere "sen hiç aşık oldun mu?" diye sorması aşık olmayan, ya da aşkını ifade etmeyen kişileri çok da önemsemezdi. Ona göre bir kişiye aşık olmamış birinin İlahi aşk iddiası da yalandı. Çünkü aşk insana ilahi aşkı  öğretmek için verilen bir nimetti.

Fethi ağabey hayatı boyunca gündelik suflî siyasetin dışında durmaya çalıştı; onun vatan davası daha büyük bir siyasetin ürünü olmalıydı. Öyle de oldu. Etrafında toplanan gençlere hep büyük düşünmeyi büyük davaları omuzlamayı öğütledi. Bir gün yazlıkta baş başa konuşurken bana ''Metin kadınlaşan bu dünyada erkek seslere ihtiyacımız var'' dedi.

Aradan yıllar geçmesine rağmen şimdi Fethi ağabeyin ne demek istediğini çok daha iyi anlıyorum. Fethi ağabey, hayatı boyunca hep çalışma halindeydi. Hiçbir zaman boş durmayı hoş karşılamazdı. Bu günden o günleri hatırladıkça Fethi Ağabey'in o gün attığı tohumların filizlendiğini, mayanın tuttuğunu görüyorum. Fethi Gemuhluoğlu, bu gün Türkiye'de entelektüel anlamda etkili olan çok kişinin hayatında söz sahibi olmuş bir isim olarak saygı ve muhabbetle hatırlanmayı hak ediyor.

“Gönlümde Taht Kuranlar” kitabıyla ahde vefasını ispatlayan Metin Eriş büyüğümüzün de hak ettiği gibi…

ZEYNEP ŞAHİNER / WWW.HABERKULTUR.NET

Yazının kaynağına ulaşmak için tıklayınız.

Yazar: Zeynep Şahiner
04-02-10
E mail: Mail Adresi Yok
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
ANADOLU ÇOCUKLARININ HÂMÎSİ: FETHİ GEMUHLUOĞLU
Online Kişi: 25
Bu Gün: 231 || Bu Ay: 9.454 || Toplam Ziyaretçi: 2.201.129 || Toplam Tıklanma: 51.942.076