ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : İKTİBAS / Muhtelif Mevzûlar, Yazarlar, Yazılar
Okunma Sayısı: 2887
Yazar: Asım Yenihaber
DEVŞİRMELER VE YANAŞMALAR

Sarsıntı anlarında en fazla ses çıkaranlar kimlerdir?

Devşirmeler ve yanaşmalar!

Kişilik böyle zamanlarda belli olur. Kimi, “hakikatin hatırı her şeyin üstündedir”, diyerek tavrını değiştirmez. Kimi ise, kendini göstermek için ısbat mecburiyeti hissederek en ön safta cephe tutar...

Hayali hallerden bahsetmiyoruz; bugünlerde ayniyle vaki olanlardan konuşuyoruz...

Bakın bir gazetelere: Kimler seslerini yükseltiyor. Kimler yanlışları bile doğruymuş gibi savunuyor, kimler rakip tarafın defolarını bire bin katarak yazarken, içinde bulunduğu kurumun apaçık özürlerini görmezden geliyor?..

Sözünü esirgemeyen, bulunduğu mevkide söylemek isteyen ve fakat mümkün olmadığı için “bana müsade” diyenler de var...

Zor bir zamandayız... Bu zorluk, gazeteci taifesi sözkonusu olunca, bin kat oluyor. Her gün bir şeyler yazmak, konuşmak... Elbette insanı zora sokar. Bugünden konuşmamak olmaz. Üç gün beş gün idare edilir ama, ya sonrası?

Böyle zamanlar gerçek şahsiyetlerle, kapıkullarının kesinkes ayrıldığı günlerdir.

Bir takım yerleri dönüp dolaştıktan sonra bir yerde ve bir şekilde karar kılan bir hayli yazar-çizer var. Ve onlar bugün konuşmasalar olmaz.

Biri var ki, her dönemde bir şekilde pastadan pay almış... İrancı olup almış, radikal takılıp almış, sonra partici olarak belediyelerde danışmanlık yapmış...

Sonra en fazla muhalefet ettiği yere gelmiş demir salmış...

Tıkırı yerinde... Bu rahatı bırakmak zor... Eski kapılar da kalmamış. Neredeyse alternatif yok...

Bir taraftan da kendisi gibi tutum takınmayanları eleştiriyor. Hem de isim vererek. O isim de gereken cevabı veriyor elbette! Anlarsa ne âlâ!

Savunma psikolojisi tarafından kuşatılmış böyleleri bir süre yazmasalar, çizmeseler belki de düşünmeye fırsatları olacak.

Bir yazıda bakıyorsunuz, hükümetin islâmi dış siyaset takip etmediğini, neredeyse ittihatçı ve etnik siyaset izlediğini söylüyor, biraz sonra ne dediğini unutarak, “yaptıkları işler reel politiğe uygun değil, elbette böyle olur, tepe taklak giderler” diyor!

E tecrübe ile sabit! Reel politik takılanlar İsrail’le kanka, neo-conlarla sarmaş dolaş... Hükümet öyle mi ya?

İsrail’i küstürdü, neo-conları kızdırdı!

Bu arada, halt yemenin ingilizcesi de var. İngilizce gazete yayıncısı, sosyal medyadan mesajlar salgılıyor... Ortalık gaz kokusundan geçmiyor. Rivayet kendinden menkul:

 “Başbakan” yazıyormuş, ipadı “başcanavar” diye düzeltiyormuş... (Bunu türkçede ne denileceğini söylemeye terbiyem müsait değil.)

Burada iki ihtimal var: ipadın aklı bu gazeteci bozuntusunun aklının üstünde, onu böylece yönlendiriyor; ya da bu bozuntunun programını yapanlar onu terbiyesiz alıştırmışlar!

Mesela ben de şöyle yazsam: İngilizce halt yiyen presçinin adını yazınca ipadım “zağar”a tahvil ediyor; hatta fondan avaveler duyuluyor!

Zor devşirmelik, zor yanaşmalık!

Yazının kaynağına ulaşmak için tıklayınız.

Yazar: Asım Yenihaber
20-01-14
E mail: habervaktim.com
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
DEVŞİRMELER VE YANAŞMALAR
Online Kişi: 13
Bu Gün: 92 || Bu Ay: 7.603 || Toplam Ziyaretçi: 2.239.833 || Toplam Tıklanma: 52.345.241