ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : / MEDYADAN
Okunma Sayısı: 3411
Yazar: Yusuf Kaplan
TERÖR AYGITI OLARAK TELEVİZYON VE 'MUHTEŞEM' TERÖR!

Usta iletişimbilimci Arthur Asa Berger, televizyonu, bir terör aygıtı olarak tanımlar, "Television as an Instrument of Terror" başlıklı kitabında. (Bu kitabın omurgasını oluşturan bölümü, Enformasyon Devrimi Efsanesi başlıklı kitabıma da almıştım yıllar önce).

Gerek estetik, gerekse içerik açısından pespaye, ayartıcı Hollywood konvansiyonlarının (en tipik ürünlerinden "Tudors" dizisinin) handiyse birebir ve kötü bir kopyesi olmaktan öte bir özelliği olmayan "Muhteşem Yüzyıl" dizisi, televizyonun nasıl terör aygıtı olarak kullanılabileceğinin ürpertici örneklerinden biri: Dizinin üçüncü bölümünü burnumdan soluyarak izledim; ve tam anlamıyla tecavüze uğramış hissettim kendimi. İnsanları, bu kadar terörize etmeye hiç kimsenin hakkı yok, olamaz.

Bu diziyi milyonlarca insanın da burnumdan soluyarak izlediğinden kuşku duymuyorum. Gösterilen tepkiler ortada çünkü: Millet, ne kadar rahatsız olduğunu, RTÜK tarihinde görülmemiş bir demokratik tepkiye imza atarak bir günde gönderdiği 74 bin protesto e-mailiyle ortaya koydu.

Ama dizinin yapımcıları ve yayıncıları aldırış bile etmiyorlar; tam anlamıyla bir terör aygıtı gibi kullanıyorlar televizyonu: Ve kitleleri ihtiras, entrika, süflî bir aşk, ayartıcı Bizans oyunları, adi, çarpık ve sapkın ilişkiler, kadın şiddeti gibi pespaye ilkel dürtüler ve cinsellik sömürüsü üzerinden ayartarak ekrana kilitliyor; sahte, çarpık, patolojik, düzmece bir tarih algısı icat ederek, toplumun yüzyılların mücadelesi, çilesi sonrasında geliştirdiği, varlık nedenini oluşturan temel değerleri, anlam haritalarını, sembol dünyalarını ve tarihî kişiliklerini yerle bir ediyorlar.

Diziyi yapanların ve yayınlayanların zihinlerine kazımaları gereken yakıcı gerçek şu: Bu diziye tepki gösteren insanlar, tarihi, tarihteki kişileri vs. kutsadıkları için bu kadar büyük tepki göstermiyorlar: Sözkonusu dönemde kristalize olan ve zirve noktasına ulaşan bir medeniyetin, değerler sisteminin, anlam haritalarının ayaklar altına alınmasına tepki gösteriyorlar. Sömürgecilerin bile işleyemeye cesaret edemeyeceği bir cinayetin, Osmanlı'ya karşı en küçük bir aidiyet duygusu duymayan, o yüzden milletin hassasiyetlerini hiçe sayan yerli sömürgecilerce işlenmesine tepki gösteriyorlar.

Dün Yeni Şafak'ta yer alan bir haber, söylediklerimi tastamam doğruluyor. Haberden Ukrayna'da da benzer bir dizi çekildiğini ve dizinin başoyuncularından Olga Sumskaya'nın aynen şunları söylediğini öğreniyoruz: "Biz Ukrayna'da çektiğimiz dizide bile haremin mahremiyetine saygı gösterdik. Hele hele toplumun muhafazakâr olduğu Türkiye'de erotik sahnelere hiç girilmemesi lazımdı."

İşte benim de, kitlelerin de isyanının nedenini bu haber çok güzel özetliyor.

O yüzden, "Muhteşem Yüzyıl" dizisini yapanlar ve yayınlayanlar, "bu bir kurmaca" diyerek izleyiciyi aptal yerine koyduklarını bilmiyorlar mı? Ne yaptıklarını da, bugün dünyanın şiddetle ihtiyaç duyduğu, farklılıklara hayat hakkı tanıyan, dünyaya barış, adalet ve hakkaniyet düzeni armağan eden köklü bir değerler sistemini, medeniyet fikrini "kurmaca"ya dayalı bir "ikiyüzlülük"le yerle bir ettiklerini de çok iyi biliyorlar.

Yapılan şeyin adı düpedüz televizyon terörüdür: Üstelik de son derece ikiyüzlü bir mekanizmanın işlediği, yapımcıların ve yayıncıların, kapitalist barbarların ve para babalarının ceplerini doldurdukları, küçük bir azınlığın kontrolünde olan medyalar üzerinden ayartıcı yöntemlerle gerçekleştirilen bir televizyon terörü bu.

Çağımızda savaşlar, savaş meydanlarında gerçekleştirilmiyor artık; medyalarda ve medyalarla gerçekleştiriliyor öncelikli olarak...

Türkiye'de bu toplumun değerleriyle, medeniyet dinamikleriyle, ruh-kökleriyle hiçbir yakınlığı olmayan, hatta bunları kökünden kazımayı, yok etmeyi birincil vazife olarak gören küçük ve azman bir azınlık tam bir medya terörü gerçekleştiriyor ve sömürgecilerin yapamayacağı cinayetleri işliyor dizileriyle, filmleriyle, pespaye, vulger, bayağı televizyon programlarıyla... Milleti uyutuyor, uyuşturuyor, değerlerini topa tutarak yerle bir ediyorlar...

Türkiye'de bu ülkenin temel değerleriyle, dinamikleriyle kavgalı küçük bir azınlığın kontrolünde medya ve bu azınlık, gemi azıya almış durumda; hem hiçbir sınır tanımadan bu değerleri yıkıyor fütürsuzca, hem de inanılmaz paralar kazanıyorlar kitlelerin ilkel dürtülerini barbar yöntemlerle ayartarak, sömürerek...

Türkiye'de medya ve kültür sektörü, toplumun değerleriyle, ruh-kökleriyle kavgalı küçük bir azınlığın tekelinde. Tek kutsalı para ve güç devşirmek olan bir azınlığın.

Yazının devamını okumak için tıklayınız.

Yazar: Yusuf Kaplan
21-01-11
E mail: yenisafak.com.tr
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
TERÖR AYGITI OLARAK TELEVİZYON VE 'MUHTEŞEM' TERÖR!
Online Kişi: 18
Bu Gün: 43 || Bu Ay: 6.555 || Toplam Ziyaretçi: 2.216.002 || Toplam Tıklanma: 52.122.635