ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : / ÎMAN VE İSLÂM
Okunma Sayısı: 4429
Yazar: Ali Eren
MİRAC KANDİLİ TEBRİĞİ VE BİR YAZI

Doğruluş okuyucusu kardeşlerimizin ve bütün İslâm âleminin Mirac Kandili'ni tebrik eder, nicelerine sağlık-sıhhat içinde eriştirmesini Cenâb-ı Hak'tan dileriz. Doğruluş

Muhterem Ali Eren Hocamızın bu müberek gece ile alâkalı yazısını sunuyoruz.

 

Ali Eren

Mirac Kandilinde ne yapmalıyız?

Bu gece, Receb ayının 27. gecesine rastlayan Mirac Kandili…

Sene içindeki 5 kandilden biri olan Mirac Kandili, içinde bulunduğumuz Receb ayındaki iki kandilden de biri. Bu aydaki diğer kandil, ayın ilk Cuma gecesine rastlayan Regâib Kandili idi.

Peygamberimiz’in diliyle “Allah’ın ayı” olarak bildirilen Receb ayının, hem başında hem sonunda birer kandil bulunmakla, zaten kendisi nur olan bu mübârek ay, iki kandille ayrıca nurlandırılmıştır.

Kandiller, tarihte mühim hadiselerin, mühim tecellilerin meydana geldiği gecelerdir.

Bu geceler Allan indinde ayrı bir değere sahip olduğu içindir ki, Peygamberimiz zamanında o gecelerde ilk defa tecelli eden nur, feyiz ve bereket, her senenin aynı gecesinde yeryüzüne indirilir.

O gecelerde yapılan ibâdetler, işte bunun için daha değerlidir.

Bu husus, müslümanların zihnine adeta kazınmış olduğundan, kandil gecelerinde câmiler dolup taşmakta, evlerde o gece daha fazla ibâdet edilmekte, pastanelerde kandil simitleri satılmakta, Müslümanlar birbirlerine kandil simidi ikram etmekte ve birbirleriyle kandilleşmektedirler. Yani kandiller adeta hayatın içine sinmiştir.

Bunun bir gelenek halini alması, kandillerin bu milletin hayatının bir parçası olduğunun isbatıdır.

Lütfen şu noktaya dikkat edelim!

Kandillere milletçe gösterilen bu ilgi birleştirici unsurlardan biri olduğundan, milletimizin birliğini istemeyenler, Müslümanların kandillere olan hürmetini de bu hürmetin devamını da istemezler / istemiyorlar. Çünkü biliyorlar ki, kandillere olan ilgi ortadan kalkarsa, birleştirici unsurlardan biri de ortadan kalkmış olacaktır.

Onun içindir ki, bu makûle kimseler, kandil gecelerinde farklı bir durum olmadığını söyleyerek, bu gecelere olağanüstü bir değer verilmesini istemezler. Bu gecelerde farklı bir ibâdet etmeye lüzum yok diyerek bu gecelerin milletin zihnindeki değerinin silinmesini arzu ederler.

Onlar öyle söyleseler de biz inanıyoruz ki kandil geceleri mübârek gecelerdir ve o gecelerde yapılan ibâdetlerin sevabı elbette daha farklı daha fazladır.

Madem bu geceler diğer gecelerden farklı değil de niçin bu geceler “Kandil gecesi” olarak anılagelmiş?

Asırlardır bu gecelere hürmet edegelen ve içlerinden derya gibi âlimler çıkan milyarlarca Müslüman toptan yanılmış mı oluyor?

Asla!.. Çünkü sevgili Peygamberimiz, “Benim ümmetim sapıklık üzerinde birleşmez” buyuruyor.

Hem Peygamberimiz böyle buyuracak hem de bu ümmet asırlardır “Kandiller meselesinde” yanılmış olacak öyle mi?

Neyse… Bazı kimseler tersini söyleyedursun, biz bu gece ne yapacağız ona bakalım.

Okuyabildiğimiz kadar Allah kelamı olan Kur’an’ı okuyacağız.

Allah’ın ayı olan bu ayın bu 27. gecesinde, Allah’ın varlığından ve birliğinden bahseden İhlas sûresini çok okuyacağız.

Peygamberimiz’e bol bol selevât getireceğiz.

Çokça istiğfar edip Allah’tan affımızı isteyeceğiz.

Kılabildiğimiz kadar nâfile namaz kılacağız.

Kılmasını bilenler ayrıca Tesbih namazı kılmalıdırlar.

Çünkü Tesbih namazı bütün vücutla yapılan bir istiğfardır, af dilemektir ve Peygamberimiz’in ifadesine göre, büyük-küçük, gizli-aşikâr, bilerek-bilmeyerek, önce-sonra işlenen günahların affına sebeptir.

Peygamberimiz sallallâhü aleyhi ve sellem’in, amcası Hazreti Abbas radıyallâhü anhe tesbih namazı hakkındaki tavsiyesi şöyledir:

“Ey amca! Bu namazı her gün kıl. Her gün kılamazsan haftada bir defa kıl. Haftada bir defa kılamazsan ayda bir kıl. Ayda bir kılamazsan senede bir kıl.

Senede bir de kılamazsan hiç olmazsa ömründe bir defa kıl.”

Değerli okuyucular! Her Müslüman bu gecede az-çok ibâdet etmelidir.

Hazır bu gece ayaktayken bir de sahur yemeği yeyip ikinci gün de oruçlu olmalı, ama sadece Cuma günü değil Cumartesi günü de oruç tutmalıyız. Çünkü, sadece Cuma günü oruç tutmak mekruhtur.

Recep ayında oruç tutmak zaten çok sevap iken, Mirac günü oruçlu olmanın ayrıca bir sevabı vardır.

Bütün mübârek gecelerin sevap ve bereketleri gecenin bitimiyle beraber sona ermeyip ondan sonraki gün de devam ettiği gibi, Mirac Gecesi’nin sevabı da öyledir. Ondan sonraki gündüz de feyiz, nur ve bereketi gün boyunca devam eder.

Onun için, Cuma günü öğle ile ikindi arasında 4 rek’at şükür namaz kılarak, Mirac Gecesi’nde kazandığımız sevaplar için rabbimize şükürde bulunmak uygun ve yerinde bir amel olur.
***
Üçaylar gelince insanlar biraz daha fazla ibâdet etmeye çalışıyorlar. Üçayların ilki olan Receb ayı bu gayretlerle geçiyor. Fakat ondan sonraki Şaban ayında insanlara biraz gevşeme gelip Ramazan ayını bekliyorlar.

Oysa, Peygamberimiz’in, “Şaban ayı benim ayımdır” buyurarak benimsediği ve üç gün sonra girecek olan önümüzdeki Şaban ayı ayrı bir değere sahiptir.

Peygamberimiz sallallâhü aleyhi ve sellem, “İnsanların çoğunun ibâdet cihetinden gâfil olduğu Şaban ayının unutulmaması gerektiğini” hatırlatmaktadır.
Peygamberimiz’in ifadesine göre, Receb ekme, Şaban sulama, Ramazan da mahsul toplama ayıdır.

Recep ve Şaban aylarında ibâdet bakımından dağınıklıktan kurtulamayanların, Ramazan ayında toparlanmaları zordur.

Mirac Kandilimizin, okuyucularımıza ve bütün İslam âlemine hayırlar getirmesi dileğiyle…

Yazının kaynağına ulaşmak için tıklayınız.

Yazar: Ali Eren
08-07-10
E mail: habervaktim.com
 
 
Yorumlar: 1
hasab
miraç
Tarih : 03-03-13

çokuzunolmuş

 
MİRAC KANDİLİ TEBRİĞİ VE BİR YAZI
Online Kişi: 13
Bu Gün: 384 || Bu Ay: 9.640 || Toplam Ziyaretçi: 2.221.616 || Toplam Tıklanma: 52.168.631